14 Haziran Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü

Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Erdoğan Taş, yaptığı yazılı açıklamada tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de “A”, “B”, “O” kan grubu sistemini bulan, Nobel ödüllü Karl Landsteiner'in doğum günü olan 14 Haziran’nın her yıl, “Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü”olarak kutlandığını bildirdi.

14 Haziran Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü
Kanın evrensel bir ihtiyaç olup, bu ihtiyacın nüfusla doğru orantılı olarak arttığını belirten Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Erdoğan Taş açıklamasında, “Vatandaşlarının, güvenilir kana erişimlerini temin etmek için, her ülkenin düzenli kan bağışlayan gönüllü kan bağışçılarına ihtiyacı bulunmaktadır. 14 Haziran Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü ile güvenilir kan ihtiyacının önemini vurgulamak, kan bağışçılarını onurlandırıp teşekkür etmek, mevcut ve potansiyel bağışçıları düzenli ve gönüllü kan bağışlamaya teşvik etmek amaçlanmaktadır. Ayrıca amaç sadece yeni kan bağışçılarının kazanılmasını sağlamak değil, kanlarını hiçbir karşılık beklemeden, sadece hayat kurtardıklarının bilinciyle gönüllü bağışlayan bireyleri kutlamak ve onlara teşekkür etmektir. Nitekim, milyonlarca insan, hayatını, kanlarını hiçbir karşılık beklemeksizin bağışlayan tanımadığı insanlara borçludur” ifadelerine yer verdi.

KANIN TEK KAYNAĞI SAĞLIKLI BAĞIŞÇILAR
Kanın üretilemeyen bir doku olduğunu ve halen tek kaynağının sağlıklı bağışçılar olduğunu vurgulayan Dr. Taş açıklamasında şunları kaydetti:
”Yapılan araştırmalar sonucunda Türkiye’de her 20 saniyede bir kan ihtiyacı doğduğu, her üç kişiden birinin de yaşamı boyunca mutlaka kana ihtiyaç duyduğu saptanmıştır. Bunun için de gönüllü kan bağışçılarına duyulan ihtiyaç artmaktadır. 2005 yılından itibaren gönüllü, güvenli ve düzenli kan bağışı programını başarıyla yürüten Türk Kızılayı, her yıl kan bağışı oranında artış yaşamaktadır. Diğer taraftan halk arasında kan vermenin kansızlık yaratacağı endişesine kapılan kişiler de kan vermekten çekinmektedirler. Oysa ki erişkin bir insan vücudunda dolaşan 5000-6000 mililitre kan varken, kan alma sırasında sadece 450 ml kan alınmaktadır. Ayrıca 18-65 yaş arası 50 kg üzerinde olan herkes önemli bir sağlık problemi yoksa yılda 2-3 kez kan bağışında bulunabilmekte, bağıştan sonra ise her zamankinden daha fazla sıvı alıp, bir süre dinlendikten sonra günlük işlerini yapmaya devam edebilmektedir.”
Kan bağışında bulunan kişinin sağlık muayenesinden geçmiş olduğunu, sarılık, AIDS, Hepatit B, Hepatit C, Sifiliz kan grubu taramasından ücretsiz olarak yararlandığını, kadının yenilendığını ve kandaki yüksek yağ oranının düştüğünü vurgulayan Dr. Taş açıklamasında, “Antalya Kamu Hastaneleri Birliği olarak, bağlı hastanelerimizde tedavi gören hastalarımız için gerekli olan kan ihtiyacının büyük bir kısmını Kızılay’dan sağlamaktayız. Bu bağlamda her birimiz bir gün kana ve kan ürünlerine gereksinim duyabiliriz. Bu bilinçle hareket etmeli, kan vererek, Türk Kızılay’ına destek olmalıyız. Unutmamalıyız ki Kan Bağışı, Can Bağışı’dır. Kan vererek can bağışına vesile olan herkese teşekkür ediyor, herkesi bu konuda duyarlı olmaya davet ediyorum” sözlerine yer verdi.
Kaynak: İHA