Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker, Konya'da Açıklaması
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, şu anda Türkiye Cumhuriyeti'nin tarım hasılası bakımından Avrupa'nın bir numaralı büyük ülkesi olduğunu belirterek, "Bu, atılan adımların, yapılan projelerin, uygulanan politikaların doğru olduğunu, verimlilik artışı sağlandığını gösteriyor" dedi.
Eker, partisinin Konya İl Teşkilatı'nca Konya Dedeman Otel'de düzenlenen "Tanıtım Medya Günleri" toplantısında, AK Parti iktidarları döneminde Türkiye'nin birçok alanda yeni bir siyaset anlayışını ortaya koyduğunu söyledi.
Bu 10 yıllık AK Parti iktidarı döneminde dünyada da önemli gelişmeler olduğunu ifade eden Eker, dünyada ekonomik krizin baş gösterdiğini, buna karşın geçen zaman içinde yeni siyaset anlayışının gereğini yaptıklarını, birçok alanda yeni reformları uyguladıklarını bildirdi.
Eker, bu reformları engellemeye çalışanlar olduğunu, buna karşın gücünü milletten alan AK Partili kadroların, dik durarak yeni siyaset anlayışının gereğini, demokratikleşme ve sivilleşme alanı başta olmak üzere birçok alanda adımlar atarak yerine getirdiğini aktardı.
-Tarımsal üretimde dünyada 7'nci, Avrupa'da 1'inci-
Türkiye'nin AK Parti iktidarı döneminde önemli mesafeler kat ettiğini anlatan Eker, şunları kaydetti:
"Türkiye'de 10 yıl önce 7,5 milyon insan, 24 milyon hektar olanda ekim yapıyor, karşılığında da 23 milyar dolar hasıla elde ediyordu. Türkiye'nin 10 yıl önce 23 milyar dolarla dünyadaki 190 küsur ülke içindeki sıralaması 11. olarak gerçekleşiyordu. 11. büyük tarım ekonomisi... Bugün 6 milyon 100 bin insan, 24 milyon hektar araziyi işliyor. Alan aynı, değişmiyor ama aynı alandan 6 milyon 100 bin insan bugün yine ekiyor, biçiyor, yetiştiriyor; 62,5 milyar dolar tarım hasılası elde ediyor. Yani 23 milyar dolarlık hasıla, 62 milyar dolara çıkıyor. Şimdi Türkiye'nin 190 küsur ülke içindeki sıralaması 11 değil 7. Türkiye, bugün dünyanın en büyük 7. büyük tarımsal ekonomiye sahip ülkesi oldu. Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde 10 sene önce Türkiye'nin sıralaması 4'tü. Fransa, İspanya ve İtalya bizim önümüzdeydi. Şu anda bu üçünü geçtik. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti tarım hasılası bakımından Avrupa'nın 1 numaralı büyük ülkesi. Bu, atılan adımların, yapılan projelerin, uygulanan politikaların doğru olduğunu, verimlilik artışı sağlandığını gösteriyor."
Eker, 10 yıl önce 500 bin çiftçinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi'den destek aldığını, bu kredilerin geri ödenme oranının ise yüzde 38 olduğunu vurgulayarak, "Bugün 1 milyon civarında çiftçi kredi kullanıyor. Bazıları 'çiftçi borç batağında, çiftçiyi borçlandırdınız' diyor. 20 milyar lira alıyor çiftçi, geriye dönüş oranı Ziraat Bankasında yaklaşık yüzde 99. Demek ki; 20 milyar lirayı alıyor, işini görüyor, bankaya da aldığı paranın yüzde 99'unu geri ödüyor" diye konuştu.
-Çözüm süreci-
Türkiye'nin gelecek yüzyılda bulunduğu coğrafyada uluslararası siyasi bir aktör olabilmesi için iç siyasi meselelerini, kronik meselelerini çözmesi gerektiğini anlatan Eker, şöyle devam etti:
"AK Parti, son 30 yılda kanayan bir yaraya dönüşen terör meselesini, akan kanın Türkiye'nin kanı olduğunu, akan gözyaşının Türkiye'nin gözyaşı olduğunu bilerek çözmeyi, kendisine program hedefi olarak koydu. Geçen zaman içinde de Türkiye'yi bu prangadan, bu beladan, bu sıkıntıdan kurtarma yönünde AK Parti, önemli mesafe kat etti. Bunu yaparken milletin desteği, sevgisi ve duasıyla yapıyor. Bu aşama da önemli bir aşamadır. Çünkü bu meseleyi çözdüğümüz anda, Türkiye sahip olduğu enerjiyle 21. yüzyılda sadece bölgesinin değil, dünyanın yıldız ülkelerinden biri haline gelir. Biz gittiğimiz tüm ülkelerde de uluslararası platformlarda bunun karşılığını görüyoruz. Bu çözüm süreci de inşallah Türkiye'nin huzuruna, kardeşliğine katkı sağlayacak."
Eker, PKK'nın sınır ötesine çekilmesi ile ilgili soru üzerine de şunları ifade etti:
"Bugün çekilmenin olacağına dair herkesin bildiği bir ilan var. Onu göreceğiz, ne olduğunu nasıl oluşacağını. Bu, Türkiye'nin bir sıkıntısı. Bunu huzurla, sorunsuz bir şekilde halletmek Türkiye'nin menfaatine. Akan kan Türkiye'nin kanı, dökülen gözyaşı Türkiye'nin gözyaşı, sönen ocaklar Türkiye'nin ocakları. Bu ne kadar kısa, ne kadar sorunsuz şekilde çözülürse; Türkiye o kadar kolay huzura ve rahata kavuşur. Bunu hep birlikte izleyeceğiz, takip edeceğiz."
-GDO'lu pirinç tartışması-
Daha sonra kendisine yöneltilen soruları cevaplandıran Eker, İçel Limanı'nda ele geçirilen ve GDO'lu olduğu öne sürülen pirinçle ilgili bir soru üzerine, zaman zaman yanlış haberlerin yayıldığını söyledi.
Türkiye'de insan gıdası olarak tüketilmek kaydıyla hiçbir GDO'lu ürünün ithaline izin vermediklerini dile getiren Eker, "Denetimler bu konuda çok sıkı. Hiçbir şekilde insanımızın endişe etmesine asla gerek yok. Ne üretiliyor, ne üretimine izin veriliyor, ne de ithalatına izin veriliyor" dedi.
Kamuoyunda pirinçle ilgili yer alan tartışmalarda, bir üniversitenin laboratuvarından kaynaklanan yanlış teşhisin olduğuna işaret eden Eker, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onun da bugün, yarın açıklamasını yapacaklar muhtemelen. Dünyada ticarete konu GDO'lu pirinç üretimi zaten yoktur. Orada bir tozlanmadan, bulaşmadan ibaret bir şey vardır. O da pirincin içeriğiyle ilgili, ürünün kendisiyle ilgili değil. Orada bir yanlışlık var. Onun açıklanmasını biz üniversiteden bekliyoruz, yanlış yapıldığına dair. Onun üzerinden maalesef medya da kamuoyu da yanlış bilgilendi. Sanki böyle bir şey tespit edilmiş, doğruymuş gibi. Bizim oradaki tutumumuz çok açık ve net. Vatandaşın kafasını karıştırmaya kimsenin hakkı yok."
Muhabir:Rıfat Yerlikaya
Yayıncı:Ahmet Kayır
Kaynak: AA
Bu 10 yıllık AK Parti iktidarı döneminde dünyada da önemli gelişmeler olduğunu ifade eden Eker, dünyada ekonomik krizin baş gösterdiğini, buna karşın geçen zaman içinde yeni siyaset anlayışının gereğini yaptıklarını, birçok alanda yeni reformları uyguladıklarını bildirdi.
Eker, bu reformları engellemeye çalışanlar olduğunu, buna karşın gücünü milletten alan AK Partili kadroların, dik durarak yeni siyaset anlayışının gereğini, demokratikleşme ve sivilleşme alanı başta olmak üzere birçok alanda adımlar atarak yerine getirdiğini aktardı.
-Tarımsal üretimde dünyada 7'nci, Avrupa'da 1'inci-
Türkiye'nin AK Parti iktidarı döneminde önemli mesafeler kat ettiğini anlatan Eker, şunları kaydetti:
"Türkiye'de 10 yıl önce 7,5 milyon insan, 24 milyon hektar olanda ekim yapıyor, karşılığında da 23 milyar dolar hasıla elde ediyordu. Türkiye'nin 10 yıl önce 23 milyar dolarla dünyadaki 190 küsur ülke içindeki sıralaması 11. olarak gerçekleşiyordu. 11. büyük tarım ekonomisi... Bugün 6 milyon 100 bin insan, 24 milyon hektar araziyi işliyor. Alan aynı, değişmiyor ama aynı alandan 6 milyon 100 bin insan bugün yine ekiyor, biçiyor, yetiştiriyor; 62,5 milyar dolar tarım hasılası elde ediyor. Yani 23 milyar dolarlık hasıla, 62 milyar dolara çıkıyor. Şimdi Türkiye'nin 190 küsur ülke içindeki sıralaması 11 değil 7. Türkiye, bugün dünyanın en büyük 7. büyük tarımsal ekonomiye sahip ülkesi oldu. Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde 10 sene önce Türkiye'nin sıralaması 4'tü. Fransa, İspanya ve İtalya bizim önümüzdeydi. Şu anda bu üçünü geçtik. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti tarım hasılası bakımından Avrupa'nın 1 numaralı büyük ülkesi. Bu, atılan adımların, yapılan projelerin, uygulanan politikaların doğru olduğunu, verimlilik artışı sağlandığını gösteriyor."
Eker, 10 yıl önce 500 bin çiftçinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi'den destek aldığını, bu kredilerin geri ödenme oranının ise yüzde 38 olduğunu vurgulayarak, "Bugün 1 milyon civarında çiftçi kredi kullanıyor. Bazıları 'çiftçi borç batağında, çiftçiyi borçlandırdınız' diyor. 20 milyar lira alıyor çiftçi, geriye dönüş oranı Ziraat Bankasında yaklaşık yüzde 99. Demek ki; 20 milyar lirayı alıyor, işini görüyor, bankaya da aldığı paranın yüzde 99'unu geri ödüyor" diye konuştu.
-Çözüm süreci-
Türkiye'nin gelecek yüzyılda bulunduğu coğrafyada uluslararası siyasi bir aktör olabilmesi için iç siyasi meselelerini, kronik meselelerini çözmesi gerektiğini anlatan Eker, şöyle devam etti:
"AK Parti, son 30 yılda kanayan bir yaraya dönüşen terör meselesini, akan kanın Türkiye'nin kanı olduğunu, akan gözyaşının Türkiye'nin gözyaşı olduğunu bilerek çözmeyi, kendisine program hedefi olarak koydu. Geçen zaman içinde de Türkiye'yi bu prangadan, bu beladan, bu sıkıntıdan kurtarma yönünde AK Parti, önemli mesafe kat etti. Bunu yaparken milletin desteği, sevgisi ve duasıyla yapıyor. Bu aşama da önemli bir aşamadır. Çünkü bu meseleyi çözdüğümüz anda, Türkiye sahip olduğu enerjiyle 21. yüzyılda sadece bölgesinin değil, dünyanın yıldız ülkelerinden biri haline gelir. Biz gittiğimiz tüm ülkelerde de uluslararası platformlarda bunun karşılığını görüyoruz. Bu çözüm süreci de inşallah Türkiye'nin huzuruna, kardeşliğine katkı sağlayacak."
Eker, PKK'nın sınır ötesine çekilmesi ile ilgili soru üzerine de şunları ifade etti:
"Bugün çekilmenin olacağına dair herkesin bildiği bir ilan var. Onu göreceğiz, ne olduğunu nasıl oluşacağını. Bu, Türkiye'nin bir sıkıntısı. Bunu huzurla, sorunsuz bir şekilde halletmek Türkiye'nin menfaatine. Akan kan Türkiye'nin kanı, dökülen gözyaşı Türkiye'nin gözyaşı, sönen ocaklar Türkiye'nin ocakları. Bu ne kadar kısa, ne kadar sorunsuz şekilde çözülürse; Türkiye o kadar kolay huzura ve rahata kavuşur. Bunu hep birlikte izleyeceğiz, takip edeceğiz."
-GDO'lu pirinç tartışması-
Daha sonra kendisine yöneltilen soruları cevaplandıran Eker, İçel Limanı'nda ele geçirilen ve GDO'lu olduğu öne sürülen pirinçle ilgili bir soru üzerine, zaman zaman yanlış haberlerin yayıldığını söyledi.
Türkiye'de insan gıdası olarak tüketilmek kaydıyla hiçbir GDO'lu ürünün ithaline izin vermediklerini dile getiren Eker, "Denetimler bu konuda çok sıkı. Hiçbir şekilde insanımızın endişe etmesine asla gerek yok. Ne üretiliyor, ne üretimine izin veriliyor, ne de ithalatına izin veriliyor" dedi.
Kamuoyunda pirinçle ilgili yer alan tartışmalarda, bir üniversitenin laboratuvarından kaynaklanan yanlış teşhisin olduğuna işaret eden Eker, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onun da bugün, yarın açıklamasını yapacaklar muhtemelen. Dünyada ticarete konu GDO'lu pirinç üretimi zaten yoktur. Orada bir tozlanmadan, bulaşmadan ibaret bir şey vardır. O da pirincin içeriğiyle ilgili, ürünün kendisiyle ilgili değil. Orada bir yanlışlık var. Onun açıklanmasını biz üniversiteden bekliyoruz, yanlış yapıldığına dair. Onun üzerinden maalesef medya da kamuoyu da yanlış bilgilendi. Sanki böyle bir şey tespit edilmiş, doğruymuş gibi. Bizim oradaki tutumumuz çok açık ve net. Vatandaşın kafasını karıştırmaya kimsenin hakkı yok."
Muhabir:Rıfat Yerlikaya
Yayıncı:Ahmet Kayır