Tembel Göz Genel Nüfusta Yüzde 2,5 Oranında

Dünyagöz Antalya Hastanesi'nde görevli Op.Dr. Hasan Tekin, kırma kusuruna bağlı tembel gözün tespit ve tedavisinde çoğunlukla geç kalındığını söyledi.

Tembel Göz Genel Nüfusta Yüzde 2,5 Oranında


Dünyagöz Antalya Hastanesi'nde, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü öğrencilerine seminer verildi.

Seminerde tembel gözle ilgili bilgi veren Dünyagöz Antalya Hastanesi'nden Op. Dr. Hasan Tekin, tembel gözün körlük veya görme kaybı değil, görme keskinliğinde oluşan düşüklük olduğunu kaydetti.

Op.Dr. Tekin, bu hastalığın zayıf görme olarak da tanımlanabileceğini ve nadir olarak her iki gözde görülebildiğini bildirdi. Tembel gözle sıklıkla tek taraflı olarak karşılaştıklarını ifade eden Op.Dr. Tekin, "Görme keskinliği oranlara göre yüzde 50’nin üzerinde ise hafif, yüzde 25-50 arasında ise orta, yüzde 25’in altında ise kuvvetli, yüzde 10’nun altında derin tembellik olarak tanımlanır” dedi.

Tembel gözün genel nüfusta yüzde 2-2.5 sıklığında izlendiğini ifade eden Op.Dr. Tekin, şaşılığa bağlı göz tembelliği dikkate alındığı takdirde içe kaymaya yüzde 79, dışa kaymaya yüzde 17, diğerlerinde yüzde 4 sıklığında rastlandığını bildirdi. Tembel gözün küçük açılı kaymalarda da sıklıkla görüldüğünü söyleyen Op.Dr. Tekin, yeni doğan bebeklerde, 3,5 ve 6 yaşlarında tembel göz için mutlaka tarama yapılması gerektiğini savundu

Tembel göz bakımından dikkatli olunması gerekilen hastalıkları sıralayan Op.Dr, Tekin, şöyle konuştu: “Çocuklarda düşük ağırlıklı doğum öyküsü, doğuştan göz anomalisi varlığı, ailede şaşılık öyküsü görmeyi tehdit eden sistemik hastalıkların varlığı tembel göz bakımından dikkatli olunması gereken faktörlerdir.” Çocukların rutin olarak üçüncü ayında, 2,5 ve 9 yaşlarında göz muayenesi edilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Op. Dr. Tekin, tembel gözün fonksiyonel ve organik olarak iki kısımda incelendiğini belirtti.

OLUŞMA MEKANİZMASI Tembel gözün oluşma mekanizması ile ilgili bilgi veren Op.Dr. Tekin, bunları şöyle açıkladı: “Tembel gözün oluşma mekanizmasını nöronal maturasyon eksikliği (hipermetrop, myop, astigmat, nistagmus), şaşılık, katarakt, korteks ve optik yol lezyonu olarak açıklayabiliriz.” Tembel gözde kritik sürenin normal koşullarda yaşamın ilk iki ayı ve yaşamın 3-6 ayı içerisinde ortaya çıktığını belirten Op.Dr. Tekin, bu kritik zaman diliminde gözlerin paralel ve net görüntüye sahip olması gerektiğini bildirdi.

Tembel gözün iki yaşına kadar önemini koruduğunu ifade eden Op. Dr, Tekin, sözlerine şöyle devam etti: “Tembellik riski 6 yaşına kadar devam eder. Bu yaşlardan 9 yaşa kadar düşük etkilidir. Her iki gözle görme için kritik dönem iki yaştan öncedir. Her iki gözle görme gelişimi 9-10 yaşına kadar devam etmektedir. Kırma kusuruna bağlı tembel gözün tespit ve tedavisinde çoğunlukla geç kalınmaktadır” GÖRSEL DAVRANIŞI TAKİP ETME YANILTICI OLABİLİR Tembel gözü belirleme noktasında bazı bilgilerin önem taşıdığına değinen Op. Dr. Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Konuşma öncesi dönemde görme keskinliği rakamlarla ölçülemez. Ayrıca, görsel davranışı takip etme yanıltıcı olabilir. Bu yüzden anne-babanın bilgisi çok önem taşır. Eğer hastada gözde titreme veya şaşılık varsa görme azlığını tespit etmek daha kolaydır.” Tembel gözü tedavi etmek için birkaç yönteme başvurduklarını belirten Op. Dr. Tekin, tedavi sürecinde doğru gözlüğü verme ve kapamanın önemine değinerek, ‘Atropin’ ile ‘Penalizasyon’, ‘Pleoptik tedavi’, CAM tedavisi, Medikal tedavi ve Nörovizyon tedavisini uyguladıklarını ifade etti.

Kaynak: İHA