Ekmek İsrafı ve Obezite Esogü’de Masaya Yatırıldı
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından, “Ekmek, Ekmek İsrafı ve Obezite” konulu bir panel düzenlendi.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Eskişehir İl Müdürü Dr. Halil Çankaya; emek, su ve buğday harcanarak yapılan ekmeğin israf edilmesi nedeniyle ülkemizde her yıl 600 ila 700 bin ton buğdayın israf edildiğini belirtirken, bu rakamın Eskişehir’in bir yılda ürettiği buğday miktarına eşit olduğunu ifade etti.
Ekmek israfının önüne geçilebilmesi için tüketilecek kadar ekmek alınması ve ekmeklerin küçük parçalar halinde derin dondurucuda saklanması gerektiğini ifade eden Dr. Halil Çankaya, kullanılmayan ekmeklerin hayvan yemi olarak kullanılmasının da aslında israf olduğunu söyledi.
Ülke olarak ciddi anlamda obezite riskiyle karşı karşıya olduğunuza dikkat çeken Dr. Halil Çankaya obezitenin sadece görüntüsel bir sorun olmadığını, işgücünden faydalanma oranını yarı yarıya düşürdüğü için aynı zamanda stratejik bir sorun olduğunu ifade etti.
Panelin ilk konuşmacısı Doç. Dr. Murat Olgun “Tarladan Soframıza Ekmek” başlıklı bir sunum yaptı. Tarladaki buğdaydan başlayarak üretim sürecini anlattığı ekmeğin aslında pahalı bir ürün olduğunu ve üretiminin aylar aldığını belirten Doç. Dr. Murat Olgun, ekmek israfı konusunda toplumun mutlaka bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi.
Ekmek israfının önlenmesinin yolları hakkında da bilgiler veren Doç. Dr. Murat Olgun, sağlık ve besleyicilik açısından beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği ve diğer tahıl ekmeklerinin tercih edilmesi gerektiğini belirtti.
Doç. Dr. Murat Olgun bugün piyasada 10’un üzerinde yüksek proteinli ekmek çeşidi bulunduğunu belirterek, bunun ziraat mühendislerinin bir başarısı olduğunu ifade etti.
Gıda Mühendisi Dilek Dündar Emir “Ekmek İsrafı” başlıklı bir sunum yaparken, ülkemizde günde 6 milyon adet ekmeğin israf edildiğini belirtti.
Her yıl israf edilen ekmeğin toplam bedelinin ülkemizin un ihracından elde ettiği yıllık gelire eşit olduğunu ifade eden Dilek Dündar Emir, ekmek israfı ile ilgili istatistiki verileri de katılımcılarla paylaştı.
Prof. Dr. Murat Ünalacak “Önemli Bir Sorunumuz: Obezite” konulu sunumunda obezitenin kısaca şişmanlık olduğunu ifade ederek, bu sorunun vücutta fazla miktarda yağ dokusu birikmesi sunucu ortaya çıktığını söyledi.
Dünyadaki obez kişi sayısının gittikçe artmakta olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Murat Ünalacak, ülkemizde ise erkeklerin ortalama yüzde 20’sinin, kadınların ise ortalama yüzde 40’ının obezite sorunu yaşadığını kaydetti.
Dünyada çocukluk çağı obezitesinin de 1970’li yıllara göre 10 kat arttığını belirten Prof. Dr. Murat Ünalacak, çocuklukta alınan kiloların yetişkinlikte alınan kilolara göre çok daha zor verildiğini vurgulayarak, çocukların fazla kilo almasının önlenmesi gerektiğini söyledi.
Obezitenin fazla yeme ve hareket azlığı sonucu ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Murat Ünalacak obezitenin; kalp rahatsızlıkları, tansiyon, şeker, kanserler, felç, uyku apnesi, gut ve psikolojik rahatsızlıklara neden olabileceğini ifade etti.
Obezitenin tedavisinin diyet, egzersiz yapma, davranış değişikliği ve eğer ciddi sağlık riskleri varsa cerrahi yolla olabildiğini belirten Prof. Dr. Murat Ünalacak, medyada reklamı yapılan “mucize diyet”lere kesinlikle inanılmaması gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Murat Ünalacak, obeziteden korunmak için sebze, meyve, tahıllı ekmekler yenilmesi ve su, maden suyu ve ayran gibi içecekler tüketilmesi gerektiğini ifade ederken; meşrubatlar ve alkol ile yağlı yiyeceklerden kaçınılması gerektiğini söyledi.
Egzersiz konusuna da açıklık getiren Prof. Dr. Murat Ünalacak, ara sıra yapılan ağır spor yerine her gün düzenli spor yapılması gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Murat Ünalacak, haftada en az 3 en çok 5 gün yapılacak örneğin ritmik yürüme gibi sporların obezite ile mücadelede yararlı olacağını da sözlerine ekledi.