Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım Açıklaması

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a Işık Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verildi.

Bakan Yıldırım, Işık Üniversitesi'nin Maslak'taki kampüsünde düzenlenen törende, kendisine takdim edilen fahri doktora diplomasını alarak cüppe giydi. Yıldırım, törende konser veren Grup Ayışığı ile Aşık Veysel'in "Uzun ince bir yoldayım" türküsünü okudu.

Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nafiye Güneç Kıyak'ın okuduğu Senato kararında, Bakan Yıldırım'ın, ulaşım ve iletişim hizmetleri ile bilgi teknolojilerinin birbiriyle bütünlük sağlayan bir ulaştırma politikası benimseyerek denizcilik sektöründe toplu taşımacılığın denize kaydırılması yönündeki çalışmaları, hızlı tren ve Marmaray projelerinin hayata geçirilmesindeki etkin rolü, sivil havacılık sektörüne yaptığı önemli katkıları, insanların yaşam kalitesini artırma yönünde ulusal iletişim ve ulaşım ağlarının geliştirilmesindeki kararlı tutumu, ulaşım ve iletişim hizmetleri ile bilgi teknolojilerinin kaliteli, güvenli, çevreye duyarlı adil ve ekonomik olarak sunulması yönündeki çabalarından dolayı fahri doktora unvanı verildiği belirtildi.

Yıldırım, törende yaptığı konuşmada, büyük projeler yaptıklarını, zaman zaman böyle duygusal ve heyecan dolu anlar yaşamalarının yapacakları işler için kendilerine enerji sağladığını ifade etti.

Işık Üniversitesi'ne ve Üniversite Senatosu'na kendisine fahri doktora verme takdirinde bulundukları için teşekkür eden Yıldırım, Muallim Naci'nin "Marifet iltifata tabidir, alıcısı olmayan mal zayidir" sözlerine atıfta bulunarak, "Yaptığınız bu teşvikler, taltifler ancak ve ancak bizim gücümüzü artırır, daha fazla hizmet yapmamıza vesile olur, bir o kadar da sorumluluğumuzu artırır. Biz 100 bin kişilik büyük bir ekibiz. Bana verdiğiniz bu fahri doktora unvanını, benim şahsıma değil benimle beraber gece gündüz bu ülkenin kalkınması için çalışan bu 100 bin kişilik aileye verilmiş kabul ediyorum" dedi.

-"10 yıl içerisinde Güneydoğuya batıya nazaran 10 kat daha fazla yatırım yaptık"-

Geçen 10 yılı boşuna geçirmediklerini anlatan Yıldırım, "Güzel şeyler oldu. Ulaştırma, iletişim zor bir alandır. Ayıbını hemen gösterir. Laf cambazlığıyla yapılmamış işi yapmış gibi gösteremezsiniz. Yol varsa, orada insanlar gidebiliyorsa hizmet tamam demektir. Yol yoksa yapacağınız bir şey yok. Ahmet Kutsi Tecer gibi dizlerinizin önüne çöker, 'Orda bir köy var uzakta. O köy bizim köyümüzdür. Gitmesek de gelmesek de. O köy bizim köyümüzdür' dersiniz. 1930'larda Türkiye bu zor günleri yaşadı. Ama Allah'a şükür bugün Türkiye'nin doğusu da batısı da kuzeyi de güneyi de birbiriyle ulaşır erişir hale geldi" ifadelerini kullandı.

Terör sorunun arka planında bölgeler arasındaki dengesizliklerin yattığını dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:

"Biz bunu 10 sene boyunca gördük. Biz Hakkari'ye, Şırnak'a, Iğdır'a, Bingöl'e havaalanı, bölünmüş yol yaparken hep bu terör önümüze çıktı. Oralara yol gitmesini, havaalanı, okul, hastane yapılmasını engellemek için ellerinden geleni arkalarına koymadılar. Şantiyelerimizi yaktılar, insanlarımızı kaçırdılar ama biz ısrar ettik, inat ettik. Sonunda da orada yaşayan vatandaşlarımız bizim gerçek niyetimizin oraları ihmal etmek değil, oraları ayrıştırmak değil, doğru ile batıyı, kuzey ile güneyi buluşturmak olduğunu anladı.

Kimse zannetmesin terör örgütü bu kararı kendiliğinden alıverdi. bunu arkasında çok büyük bir mücadele var. Güvenlik güçlerimizin olağanüstü fedakarca mücadelesi var. Bizim ısrarla bölgeye yaptığımız yatırımlar var. 10 yıl içerisinde güneydoğuya batıya nazaran 10 kat daha fazla yatırım yaptık. İzmir'de, Ege'de yapılan bölünmüş yol 3 ise Şırnak'ta, Van'da, Bitlis'te, Bingöl'de, Ağrı'da yapılan bölünmüş yol 11 kat. 10 yıl içerisinde bölgeye 34 milyar lira yatırım yapıldı. Bunun 22 milyar lirası Bakanlığımızın yatırımlarıdır."

-"Uzun ince yolları, uzun duble yollar haline getirdik"-

Yıldırım, artık iletişimde, ulaşımda güneydoğu ile batının farkı olmadığını, insanların da bunu gördükçe "Biz de bu ülkenin birinci sınıf vatandaşıyız" demeye başladıklarını ve onları terörün istismar alanından kurtarmayı başardıklarını söyledi.

Yol yaparken Aşık Veysel'den ilham aldıklarını ifade eden Yıldırım, "Aşık Veysel, 'uzun ince bir yol' derken hayatın, Türkiye coğrafyasının zorluklarını anlatmaya çalışıyordu. Biz o uzun ince yolları uzun duble yollar haline getirdik. Geçen 10 yılda 6 bin kilometre ile aldığımızı bölünmüş yol miktarını 23 bin 500 kilometreye çıkardık. Bu rekor dünyada yok" diye konuştu.

Ülkenin ekonomisine ve refahına getirdiği katkıların yanında bölünmüş yollarla geçen yıl trafik kazalarında 2 bin 500 vatandaşın hayatını kurtardıklarını belirten Yıldırım, "Yolculuklar yüzde 100 arttı. Motorlu araç sayısı son 10 yılda 2 katına artarak 8,5 milyondan 17 milyonun üzerine çıktı. Kazarlar da 3 kat artarak, 500 binden 1,5 milyona çıktı. Ama ölümlü kazalarda kaybettiğimiz insan sayısında yüzde 50 azalma var. Bırakın 2 bin 500 kişiyi eğer bu yollar bir kişinin bile hayatını kurtarmaya vesile olduysa bu bile herşeye bedeldir. Çünkü biz insanı yaşat ki devlet yaşasın felsefesiyle çalışıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Işık Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Sıddık Yarman ise 10 sene içinde gerçek anlamada ulaştırma uzmanı olarak sürekliği temin etmek adına ulaştırma, denizcilik ve haberleşmeyi bütünleştiren Bakan Yıldırım'ın ülkeye yaptığı katkıların paha biçilmez olduğunu ifade etti.

Yarman, "Türkiye, bilgili ve işin ehli bir bakanla 10 yıl içinde neler yapabileceğini gösterdi" dedi.

Muhabir: Mücahid Eker

Yayıncı: Yılmaz Yıldız
Kaynak: AA