Türk, Tanzanya ve Masayi Kadınlarından 8 Mart Kutlaması

Türkiye’nin Tanzanya Büyükelçisi Ali Davutoğlu’nun eşi Yeşim Meço Davutoğlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen programda, Türk, Tanzanya ve Masayi kadınları
Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı.

Türk, Tanzanya ve Masayi Kadınlarından 8 Mart Kutlaması
Tanzanya’daki Türk Büyükelçiliği Rezidansı’nda gerçekleştirilen programda davetlileri “Selamun Aleyküm ve Karibu” diyerek selamlayan Yeşim Meço Davutoğlu, “Dilimiz, dinimiz, rengimiz farklı olsa da insanız ve kadınız. Büyük düşünür Hazreti Mevlana’nın dediği gibi ‘Aynı dili konuşamasak da aynı duyguları paylaşıyoruz’. Allah’ın kendinden sonra nasip ettiği ikinci yaratıcılarız. Doğurganız, anneyiz. Eşine her şartta ayak uyduran, elinden tuttuğumuz yolda yalnız bırakmayan eşiz. Her şeyden önce biz duyguları, düşünceleri, ümitleri ve hayalleri olan bireyleriz. Dünyadaki tüm kadınların sorunları birer insan hakkı sorunudur ve kadınların çok sorunları bulunmaktadır” dedi.

Cinsiyet ayrımcılığı ve aile içi şiddete maruz kalan kadınların eğitim imkanlarından yeterince faydalanamadığına dikkat çeken Davutoğlu, “Geniş Dışişleri Bakanlığı camiasının bir mensubu ve bir Türk kadını olmanın gururunu çeşitli ülkelerde eşimle birlikte yaşadım. Eşime Bosna-Hersek’te eşlik ettim. Orada büyük bir savaş geçirmiş ve bunun altından kalkmak, yeniden düzenini kurmak isteyen kadını tanıdım. Savaşta karşı taraf olan eşine hiç ses çıkarmadan savaşın bitmesini sabırla bekleyen sessiz kadını gördüm. Libya Bingazi’de savaş anında kardeşin kardeşi hedef aldığı anda Libya kadınının şaşkınlığını, gözyaşını gördüm. Bir yılı aşkın yaşadığım Afrika Tanzanya’da yokluk, zorluk içindeki kadının yüzündeki gülümseme, bir müzik duyduğunda dans edebilmesini görmek beni hayata sımsıkı bağladı ve bana hayata dair çok şeyler öğretti. Kadın bir güçtür ki, Masayi kadını sen nasıl bir güçsün. Bu yüzyılda, bu hayata bu şartlarda dört elle sarılmış, dizdikleri boncuklar kadar renkli olabilmeyi başarmış Masayi kadını kitlesini gördüm ve bugün Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği’nde sizler gibi güç üstü güç varlık olan Afrika kadınlarını ağırlamaktan gurur duyuyorum” diye konuştu.

Konuşmasında Türk kadınına da seslenen Davutoğlu, “Benim cefakar, inançlı, güzel Türk kadını bacılarım. Birçoğunuz kocam nereye ben oraya inancıyla ülkemizden saatlerce uzakta, şu gurbet elde verdiğiniz mücadelenin en yakın takipçisi ve en takdir edeninizim. Ama biz Türk kadınıyız. Biz Hz. Amineler’in, Hz. Fatmalar’ın, Nene Hatunlar’ın, Kara Fatmalar’ın, Halide Edipler’in devamıyız. Biz Türk bayrağına renk olmuş şehitlerin bacılarıyız. Biz derdini unutan, koca ve çocuk derdiyle kahrolan Türk kadınlarıyız. Bir Türk kadını olarak savaştan çıkmış Bosna’nın simgesi olan Mostar Köprüsü’nün UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’ne girmesi ve ülkeye bir gelir kazandıracak olması için 50 günlük bebeğimi bir kenara bırakıp eşimle birlikte mücadele verdim. Manevi güç verdim. Oruçlar tuttum. Savaş anındaki Libya Bingazi’de ilk uçakla ülkeme dönmek yerine eşimle Türk vatandaşlarımızın yanında yer aldım. Türk kadınlarını evimde topladım ve ülkemizin en büyük tahliyesinde Marmaris’e getirdiğimiz gemilerde vatandaşlarımıza can güvenliği oldum. 2011 yılı Bingazi’de yaşayan Türk işadamları eşleri tarafından yılın kadını seçildim. Bakanlığımıza benim adıma teşekkür mektubu gönderildi” şeklinde konuştu.

Afrika gerçeğini iyi bildiğini ifade eden Davutoğlu, “Afrika’ya geldiğim ilk hafta lüks yerlerini keşfetmek değil, yardım eli uzatabileceğimiz yerleri buldum. Yetimhanedeki çocuklara bir yıldız göstermek çabasına girdim. Eşimle ülkemizi hayırlarla temsil etmeyi kendime görev bildim ve bu şuuru öğrenerek büyümesini istediğim bir erkek çocuk yetiştirmek inancındayım. Son yıllarda ülkemizin örnek olacak şekilde büyüyüp gelişmesinden dolayı Türk kadını toplumsal hayata etkin bir biçimde katılmaktadır. Çalışan, üreten kadınların sayısı hızla artmaktadır. Gerçek bir sanatçı olan kadının en önemli eseri yetiştirdiği çocuktur ve örneği de kendisidir. Çünkü her çocuk annesini örnek alarak büyür. Yarın koca olacak erkek çocukları yetiştiren bizleriz. Yarın ülkesini yönetecek, dünyaya hakim olacak liderleri yetiştiren bizleriz. Bu yüzden kadın kendini sürekli geliştirmeli, yetiştirmelidir. İnanan, güzel ahlaklı, aile kavramını bilen kadın ülkenin en verimli kökü olur. Gelişir, yetişir ve meyve verir. Dünya biz kadınların elindedir. En sıkıntılı halinde bile bugün nasıl görünüyorum diye aynaya bakmayı bilen bir gücüz biz. Benim güçlü hemcinslerim, bugününüz ve gelecekteki tüm günleriniz sağlık, huzur, bereket ve mutluluk içinde geçsin. Hepinizi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, sizleri sevgiyle kucaklıyorum. İyi ki varsınız” dedi

Kaynak: İHA