Moro Cephesi Başmüzakerecisi İkbal: Barışta Herkes Kazanır
Moro İslami Kurtuluş Cephesi'nin (MILF) Filipinler hükümetiyle müzakereleri yrüten heyeti başkanı Mugahir İkbal, barışta herkesin kazandığını; savaşta ise herkesin kaybettiğini söyledi.
Filipinler yönetimiyle 40 yıldır süren savaşın ardından hükümetle anlaşma imzalayan heyet başkanı Mugahir İkbal, müzakere sürecine halkın büyük destek verdiğini belirtti.
Cihan Haber Ajansı'na konuşan İkbal, örgüt içinde çatlak seslerin çıktığını ancak bunun doğal olduğuna dikkat çekti. Başmüzakereci İkbal, anlaşmaya varmanın sürecin ilk parçası olduğu ancak en zor kısmın bu anlaşmaya hayata geçirmek olduğunu vurguladı.Filipinler'de 40 yıl süren ve 120 binden fazla insanın hayatına mâl olan çatışmanın ardından hükümet ile örgüt arasında anlaşma sağlandı. Anlaşmanın hayata geçirilmesine yönelik çalışmalar sürerken MILF Başmüzakerecisi Mugahir İkbal, Japonya ziyareti sırasında Cihan'a özel açıklamalarda bulundu. 1972'den beri çatışmaların sürdüğünü belirten İkbal, iki tarafın da müzakere masasına sebepleri olduğunu anlattı. İkbal, "30 yıldan fazla bir süredir çatışıyorduk. Ne biz üstünlük sağlayabiliyorduk ne de hükümet. İki taraf da bunun kazanılamayacak bir savaş olduğunu anladı. Bu yüzden müzakere masasında sorunu çözmeye karar verdik." dedi.
MILF'nin kurucusunun, merkezi hükümet ile yaşadıkları sorunu müzakere masasında çözmenin daha mantıklı olacağına yönelik bir metin de yayınladığını belirten Mugahir İkbal, "Ayrıca hükümet de bizi müzakere masasına davet etti. Dinimize göre düşman barışa eğilim gösterirse cevap verirsiniz. Biz de cevap verdik. Müzakere sürecinde herkes kazanır, savaşta herkes kaybeder." diye konuştu.
"ÇATLAK SESLER ÇIKTI"MILF Başmüzakerecisi Mugahir İkbal, Manila hükümetiyle müzakerelere başlamalarının ardından hem örgüt içinde hem de meclisteki muhalefet partilerinden itirazların çıktığını söyledi.
"Herkesi mutlu edemezsiniz." diyen İkbal sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim örgütümüz açısından bazı insanlar, Manila ile müzakerelere inanmadı. Boşuna bir çaba olduğunu savundular. Zafere kısa yoldan ulaşmak istiyorlardı. Ama 40 senedir mücadele halindeyiz. Her türlü fedakarlıkta bulundum. Direk ve hızlı bir sonuç göremedim. Özgürlüğe ulaşmanın kısa yolu, savaşmak ve kazanmaktır. Ama diğer taraf güçlü. Onları mağlup edemedik. Onlar da bizi mağlup edemedi. Grup içinde çatlak sesler vardı. Küçük bir grup yollarını ayırdı. Eğer iddianızda haklıysanız kanıtlayın dedik. Biz, içinde bulunduğumuz sürecin doğru olduğunu ve insanların bunu istediğini ortaya koyuyoruz. barış sürecinde ilerliyoruz. müzakereleri bitirmek üzereyiz. Manila ile yakında kalıcı bir barış anlaşması imzalayacağız. Kısacası muhalefetten kurtuluş yok. Bu insanın doğasında var." Mugahir İkbal, Manila'da da eleştirilerin yükseldiğini 2008'de yapılan anlaşmanın bu muhalefetin kurbanı olduğunu ifade etti.
"HALK BÜYÜK DESTEK VERDİ"Müzakere Heyeti Başkanı İkbal, bu süreçte halkın büyük destek verdiğini vurguladı. Uluslararası toplumun da sürecin bir parçası olduğunu belirten İkbal, Türkiye ve Japonya'nın Uluslararası Kontakt Grubu'nun üyesi olduğunu hatırlattı. Filipin hükümetiyle yaptıkları görüşmelerinde en zor konunun ise statükoyu değiştirmek olduğunu belirten Mugahir İkbal, yasalardan altyapı sorunlara kadar he rşeyin hükümetin elinde olduğunu söyledi.
İkbal, "Zor olan, statükoyu nasıl değiştireceğiz ve merkezi hükümet ile Moro halkı arasında nasıl yeni bir ilişki kuracağınız. Başından beri her şeye Manila karar verdi. Kendimizi nasıl yöneteceğimiz ve topraklarımızdan çıkan kaynakların nasıl paylaşılacağına hep Manila kararlaştırdı. Manila her şeye karar verir anlayışını değiştirmek zor oldu." diye konuştu.
"ANLAŞMAYI UYGULAMAK EN ZOR KISIMI"Bangsamoro Geçiş Komisyonu üyesi de olan İkbal, müzakerelerde gizlilik ile şeffaflık arasında bir denge bulunması gerektiğine dikkat çekti. Müzakerelerin temelinin gizlilik olduğunu belirten İkbal, "Her şeyi halka söylediğiniz bir ortamda müzakereleri yürütemezsiniz." dedi.
Ancak halkın da devam eden süreçten bilgisi olması gerektiğini anlatan İkbal, "Aksi takdirde insanlar, sizin kendiniz için bir şeyler yaptığınız halkı düşünmediğinizden şüphelenirler. Bu şekilde müzakereler yürür. İyi bir iletişim stratejiniz olmalı. Bizim açımızdan iyi bir grubumuz vardı." ifadelerini kullandı. Müzakereler sırasında iki taraf arasındaki güvenin zaman içinde oluşabileceğini kaydeden İkbal, "Ama güveninin en önemli kısmı, anlaşmaya vardığımızda iki tarafında buna uyacağına yönelik inançtır." şeklinde konuştu.
Başmüzakereci İkbal, müzakerelerin ardından üzerinde anlaşmaya varılan metnin hayata geçmesinin de ayrı bir mücadele olduğuna dikkat çekti. "Metinler sadece metindir." diyen İkbal, kendi kendilerine hayata geçmediklerini belirtti.
İkbal, "Halkın desteğine ve araya girmesine, NGO'ların ve uluslararası toplumun desteğine ihtiyacımız var. Anlaşmayı imzalamak sürecin ilk parçası. Hayata geçmesi en zor kısım." diye belirtti.
Bu anlaşmanın uygulanması adına çeşitli güvenceleri metne koyduklarını, taraflardan birinin bu anlaşmayı uygulamaması halinde büyük bir zan altında kalacağına dikkat çekti.TÜRKİYE'NİN DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ VARMILF Başmüzakerecisi Mugahir İkbal, Uluslararası Kontak Grubu üyesi olan Türkiye'nin süreci yakından takip ettiğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun sorunu çok iyi bildiğini anlatan İkbal, kendisinin de Türkiye'ye gittiğini ve bir heyet de gönderdiklerini kaydetti.
Bangsamoro'nun uzun süredir sorun yaşadığını ve Filipinlere dahil edildikten sonra da sorunların devam ettiğini kaydeden İkbal, "Müslüman kardeşlerimizin özellikle Türkiye'nin desteğine ihtiyacımız var. Türkiye'ye model olarak bakıyoruz. İyi bir yönetimin nasıl olacağı açısından iyi bir örnek. Türkiye'deki kardeşlerimizin pek çok açıdan yardım etmesini bekliyoruz." diye konuştu.
Cihan Haber Ajansı'na konuşan İkbal, örgüt içinde çatlak seslerin çıktığını ancak bunun doğal olduğuna dikkat çekti. Başmüzakereci İkbal, anlaşmaya varmanın sürecin ilk parçası olduğu ancak en zor kısmın bu anlaşmaya hayata geçirmek olduğunu vurguladı.Filipinler'de 40 yıl süren ve 120 binden fazla insanın hayatına mâl olan çatışmanın ardından hükümet ile örgüt arasında anlaşma sağlandı. Anlaşmanın hayata geçirilmesine yönelik çalışmalar sürerken MILF Başmüzakerecisi Mugahir İkbal, Japonya ziyareti sırasında Cihan'a özel açıklamalarda bulundu. 1972'den beri çatışmaların sürdüğünü belirten İkbal, iki tarafın da müzakere masasına sebepleri olduğunu anlattı. İkbal, "30 yıldan fazla bir süredir çatışıyorduk. Ne biz üstünlük sağlayabiliyorduk ne de hükümet. İki taraf da bunun kazanılamayacak bir savaş olduğunu anladı. Bu yüzden müzakere masasında sorunu çözmeye karar verdik." dedi.
MILF'nin kurucusunun, merkezi hükümet ile yaşadıkları sorunu müzakere masasında çözmenin daha mantıklı olacağına yönelik bir metin de yayınladığını belirten Mugahir İkbal, "Ayrıca hükümet de bizi müzakere masasına davet etti. Dinimize göre düşman barışa eğilim gösterirse cevap verirsiniz. Biz de cevap verdik. Müzakere sürecinde herkes kazanır, savaşta herkes kaybeder." diye konuştu.
"ÇATLAK SESLER ÇIKTI"MILF Başmüzakerecisi Mugahir İkbal, Manila hükümetiyle müzakerelere başlamalarının ardından hem örgüt içinde hem de meclisteki muhalefet partilerinden itirazların çıktığını söyledi.
"Herkesi mutlu edemezsiniz." diyen İkbal sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim örgütümüz açısından bazı insanlar, Manila ile müzakerelere inanmadı. Boşuna bir çaba olduğunu savundular. Zafere kısa yoldan ulaşmak istiyorlardı. Ama 40 senedir mücadele halindeyiz. Her türlü fedakarlıkta bulundum. Direk ve hızlı bir sonuç göremedim. Özgürlüğe ulaşmanın kısa yolu, savaşmak ve kazanmaktır. Ama diğer taraf güçlü. Onları mağlup edemedik. Onlar da bizi mağlup edemedi. Grup içinde çatlak sesler vardı. Küçük bir grup yollarını ayırdı. Eğer iddianızda haklıysanız kanıtlayın dedik. Biz, içinde bulunduğumuz sürecin doğru olduğunu ve insanların bunu istediğini ortaya koyuyoruz. barış sürecinde ilerliyoruz. müzakereleri bitirmek üzereyiz. Manila ile yakında kalıcı bir barış anlaşması imzalayacağız. Kısacası muhalefetten kurtuluş yok. Bu insanın doğasında var." Mugahir İkbal, Manila'da da eleştirilerin yükseldiğini 2008'de yapılan anlaşmanın bu muhalefetin kurbanı olduğunu ifade etti.
"HALK BÜYÜK DESTEK VERDİ"Müzakere Heyeti Başkanı İkbal, bu süreçte halkın büyük destek verdiğini vurguladı. Uluslararası toplumun da sürecin bir parçası olduğunu belirten İkbal, Türkiye ve Japonya'nın Uluslararası Kontakt Grubu'nun üyesi olduğunu hatırlattı. Filipin hükümetiyle yaptıkları görüşmelerinde en zor konunun ise statükoyu değiştirmek olduğunu belirten Mugahir İkbal, yasalardan altyapı sorunlara kadar he rşeyin hükümetin elinde olduğunu söyledi.
İkbal, "Zor olan, statükoyu nasıl değiştireceğiz ve merkezi hükümet ile Moro halkı arasında nasıl yeni bir ilişki kuracağınız. Başından beri her şeye Manila karar verdi. Kendimizi nasıl yöneteceğimiz ve topraklarımızdan çıkan kaynakların nasıl paylaşılacağına hep Manila kararlaştırdı. Manila her şeye karar verir anlayışını değiştirmek zor oldu." diye konuştu.
"ANLAŞMAYI UYGULAMAK EN ZOR KISIMI"Bangsamoro Geçiş Komisyonu üyesi de olan İkbal, müzakerelerde gizlilik ile şeffaflık arasında bir denge bulunması gerektiğine dikkat çekti. Müzakerelerin temelinin gizlilik olduğunu belirten İkbal, "Her şeyi halka söylediğiniz bir ortamda müzakereleri yürütemezsiniz." dedi.
Ancak halkın da devam eden süreçten bilgisi olması gerektiğini anlatan İkbal, "Aksi takdirde insanlar, sizin kendiniz için bir şeyler yaptığınız halkı düşünmediğinizden şüphelenirler. Bu şekilde müzakereler yürür. İyi bir iletişim stratejiniz olmalı. Bizim açımızdan iyi bir grubumuz vardı." ifadelerini kullandı. Müzakereler sırasında iki taraf arasındaki güvenin zaman içinde oluşabileceğini kaydeden İkbal, "Ama güveninin en önemli kısmı, anlaşmaya vardığımızda iki tarafında buna uyacağına yönelik inançtır." şeklinde konuştu.
Başmüzakereci İkbal, müzakerelerin ardından üzerinde anlaşmaya varılan metnin hayata geçmesinin de ayrı bir mücadele olduğuna dikkat çekti. "Metinler sadece metindir." diyen İkbal, kendi kendilerine hayata geçmediklerini belirtti.
İkbal, "Halkın desteğine ve araya girmesine, NGO'ların ve uluslararası toplumun desteğine ihtiyacımız var. Anlaşmayı imzalamak sürecin ilk parçası. Hayata geçmesi en zor kısım." diye belirtti.
Bu anlaşmanın uygulanması adına çeşitli güvenceleri metne koyduklarını, taraflardan birinin bu anlaşmayı uygulamaması halinde büyük bir zan altında kalacağına dikkat çekti.TÜRKİYE'NİN DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ VARMILF Başmüzakerecisi Mugahir İkbal, Uluslararası Kontak Grubu üyesi olan Türkiye'nin süreci yakından takip ettiğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun sorunu çok iyi bildiğini anlatan İkbal, kendisinin de Türkiye'ye gittiğini ve bir heyet de gönderdiklerini kaydetti.
Bangsamoro'nun uzun süredir sorun yaşadığını ve Filipinlere dahil edildikten sonra da sorunların devam ettiğini kaydeden İkbal, "Müslüman kardeşlerimizin özellikle Türkiye'nin desteğine ihtiyacımız var. Türkiye'ye model olarak bakıyoruz. İyi bir yönetimin nasıl olacağı açısından iyi bir örnek. Türkiye'deki kardeşlerimizin pek çok açıdan yardım etmesini bekliyoruz." diye konuştu.