Kışanak: Öcalan yasadışı örgüt lideri olmaktan çıkarılsın
BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Abdullah Öcalan'ın 'yasadışı örgüt lideri' olarak görüldüğünü hatırlatarak ''Bir savcı çıkıp dava açarsa ne yapacağız. Bunun için yasal güvence istiyoruz, sürecin yürümesi için bu çok önemlidir'' dedi.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Avrupa 'da PKK çizgisinde yayın yapan Nuçe TV 'nin canlı yayınına çıkarak çözüm sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
'İMRALI GÖRÜŞMELERİNE YASAL GÜVENCE LAZIM'
Gültan Kışanak, Oslo görüşmelerinde MİT Müsteşarı ile bu kurumun yöneticilerine açılan soruşturma ve kendileri hakkında hazırlanan fezlekeleri hatırlatarak, İmralı'da yürütülen görüşmelere de bir savcının çıkıp dava açabileceğini anlattı.
BDP Eşbaşkanı, 'Mevcut yasalarda Öcalan yasadışı bir örgüt lideri olarak görülüyor. Bununla kim niye görüşüyor diye bir savcı çıkıp dava açarsa ne yapacağız. Bunun için yasal güvence istiyoruz, sürecin yürümesi için bu çok önemlidir'' dedi.
'SÜRECİ DOĞRU ANLAMALIYIZ'
Abdullah Öcalan'ın 21 Mart'taki çağrısının bütün Ortadoğu halklarına yeni bir gelecek vaad ettiğini öne süren Kışanak, Öcalan'ın, 'herkesin demokratik bir gelecek kurarak özgürce birlikte yaşayabileceği' mesajı verdiğini söyledi.
Kürtler'in tarih sahnesinden silinmek istendiğini, kimliğinin inkar edilip dilinin yasaklandığını ve 20 yüzyıl boyunca Kürtlere katliamlar dayatıldığını ileri süren BDP Eşbaşkanı Kışanak, son 30 yılda verilen mücadele ile Kürtlerin var olduğunu, kimliklerini kazandığını ve kendilerine olan güvenlerinin arttığını ifade etti. ''Süreci doğru anlamaz isek süreç doğru ilerlemez'' diyen Kışanak, bunun güçlü demokratik mücadele ile yürütülmesi gereken bir süreç olduğunu kaydetti.
'KONUŞULMASI GEREKEN DEMOKRATİKLEŞMEDİR'
Kışanak, asıl konuşulması gerekenin silahlar değil, demokratikleşme olduğunu, birlikte yaşamın nasıl olacağına dair devletin ve hükümetin konuşması gerektiğini ifade ederken, 'Özgür, demokratik bir gelecek istiyoruz. Buna var mısınız, yok musunuz? Buna varsanız silahlar sorun olmaktan çıkar. Bunun için çok net çağrı ve açıklamalar var. Onun için artık hükümetin silah meselesini konuşma hevesinden vazgeçip asıl konuşması gerekenleri yapması lazımdır.
'AKP ÇÖZÜMDEN YANA, CHP KARŞISINDA GÖRÜNÜYOR'
Bu süreçte üzerine düşeni yaparsa AKP de demokratikleşecektir. Kendisi net bir politika izlerse CHP kışkırtan bir tavırdan vazgeçecektir. AKP 'Bu sorunu demokratik yollarla çözmeye hazırım' derse, CHP fazla karşı çıkamaz ve çözümden yana olan CHP'lilerin eli güçlenir. CHP'nin kendini demokratik çözüm sürecine katması lazımdır. AKP'nin bir çok anti demokratik uygulamalarını eleştirebiliriz ama, AKP çözümden yana, CHP karşısında görünüyor. CHP'nin bundan bir an önce çıkması lazımdır'' değerlendirmesinde bulundu.
'İMRALI GÖRÜŞMELERİNE YASAL GÜVENCE LAZIM'
Gültan Kışanak, Oslo görüşmelerinde MİT Müsteşarı ile bu kurumun yöneticilerine açılan soruşturma ve kendileri hakkında hazırlanan fezlekeleri hatırlatarak, İmralı'da yürütülen görüşmelere de bir savcının çıkıp dava açabileceğini anlattı.
BDP Eşbaşkanı, 'Mevcut yasalarda Öcalan yasadışı bir örgüt lideri olarak görülüyor. Bununla kim niye görüşüyor diye bir savcı çıkıp dava açarsa ne yapacağız. Bunun için yasal güvence istiyoruz, sürecin yürümesi için bu çok önemlidir'' dedi.
'SÜRECİ DOĞRU ANLAMALIYIZ'
Abdullah Öcalan'ın 21 Mart'taki çağrısının bütün Ortadoğu halklarına yeni bir gelecek vaad ettiğini öne süren Kışanak, Öcalan'ın, 'herkesin demokratik bir gelecek kurarak özgürce birlikte yaşayabileceği' mesajı verdiğini söyledi.
Kürtler'in tarih sahnesinden silinmek istendiğini, kimliğinin inkar edilip dilinin yasaklandığını ve 20 yüzyıl boyunca Kürtlere katliamlar dayatıldığını ileri süren BDP Eşbaşkanı Kışanak, son 30 yılda verilen mücadele ile Kürtlerin var olduğunu, kimliklerini kazandığını ve kendilerine olan güvenlerinin arttığını ifade etti. ''Süreci doğru anlamaz isek süreç doğru ilerlemez'' diyen Kışanak, bunun güçlü demokratik mücadele ile yürütülmesi gereken bir süreç olduğunu kaydetti.
'KONUŞULMASI GEREKEN DEMOKRATİKLEŞMEDİR'
Kışanak, asıl konuşulması gerekenin silahlar değil, demokratikleşme olduğunu, birlikte yaşamın nasıl olacağına dair devletin ve hükümetin konuşması gerektiğini ifade ederken, 'Özgür, demokratik bir gelecek istiyoruz. Buna var mısınız, yok musunuz? Buna varsanız silahlar sorun olmaktan çıkar. Bunun için çok net çağrı ve açıklamalar var. Onun için artık hükümetin silah meselesini konuşma hevesinden vazgeçip asıl konuşması gerekenleri yapması lazımdır.
'AKP ÇÖZÜMDEN YANA, CHP KARŞISINDA GÖRÜNÜYOR'
Bu süreçte üzerine düşeni yaparsa AKP de demokratikleşecektir. Kendisi net bir politika izlerse CHP kışkırtan bir tavırdan vazgeçecektir. AKP 'Bu sorunu demokratik yollarla çözmeye hazırım' derse, CHP fazla karşı çıkamaz ve çözümden yana olan CHP'lilerin eli güçlenir. CHP'nin kendini demokratik çözüm sürecine katması lazımdır. AKP'nin bir çok anti demokratik uygulamalarını eleştirebiliriz ama, AKP çözümden yana, CHP karşısında görünüyor. CHP'nin bundan bir an önce çıkması lazımdır'' değerlendirmesinde bulundu.