Antalya'da, 'Evlerimiz 2b Listesine Alınmadı' Tepkisi
Antalya’nın Kepez ilçesine bağlı Kazım Karabekir Mahallesi sakinleri, arazide yapılan inceleme sonucu kadastronun 11 evi listeye almadığını öne sürdü.
Antalya’da günlerdir 2B rayiç bedel fiyatlarının yüksek olması ile ilgili süren eylemlerin ardından, yaklaşık 20 yıldır yaşadıkları evlerin 2B listesine alınmamasına itiraz eden vatandaşlar da konuştu.
Antalya’nın Kepez ilçesine bağlı Kazım Karabekir Mahalle Muhtarı Şerafettin Şahin, mahallede bir kadastro çalışması yapıldığını ancak 11 tane beton evin yazılmadığını belirtti.
Arazileri denetleyen ilgili memurun başka mahallelerde kazma değmeyen yerleri yazmasına rağmen Kazım Karabekir Mahalle sakinlerinin evlerinin bahçesini bile yazmadığını savunan Şahin, “Parseller hiç dikkate alınmadı. Beni geçenlerde imzaya çağırdılar. Ben de imza atmadım. Atarsam kendi mahalleme ihanet etmiş olurum. Bundan dolayı benim mahallem mağdur durumda. Burası 2B arazisi. Hak sahibi olmak için kadastroda gözükmesi lazım. 20 yıllık evler yazılmıyor. Yasa uygulanmıyor. Bu kadastro çalışmasını tasdik etmiyorum. Gelsin kadastroda çalışan kişiler benim mahalleme bunun hesabını versin” dedi.
Kadastronun dikkate almadığı 11 ev sahibinden bazılarının şikayetçi olduğunu da dile getiren Şahin, şikayetlerin dikkate alınmadığını savundu.
"ANTALYA MANZARASINI GÖRDÜĞÜ İÇİN EVİME 'HAZİNE' DEDİLER"
Aynı mahallede yaşayan polis emeklisi Mithat Baytar ise etraftaki evlerin hepsinin 2B olarak yazıldığını, kendi evinin ise Antalya manzarasını gördüğü için hazine olarak kayıtlara geçtiğini bildirdi. Bu arazinin kendisine satılması için Milli Emlak Müdürlüğüne 2002 yılında dilekçe verdiğini belirten Baytar, kendisine 2B tapusu verilmediğini kaydetti.
Tekrar başvurmasına rağmen mahkemeye başvurması gerektiği önerilen Baytar, “Gittim görüştüm. ‘Senin yerin hazine, mahkeme sonuçlarını al’ dediler. Mahkemeden karar aldım geldim, ‘Bekleyeceksin 2B olayı bitecek, ondan sonra senin yerine gelinip ölçülecek biçilecek ve de sadece sana satılmayacak. İstediğin kadar orada dosyan olsun sana vermek zorunda değiliz. İhaleye çıkaracağız, ihale usulü ile satacağız’ dediler. 23 yıldır ben buranın emlak vergisini, çöp vergisini her şeyini ödüyorum. Bir de fiyatlar çok yüksek. Ben emekli memurum. Ben bu parayı nasıl ödeyeceğim? Bu insanlar nasıl ödeyecekler? Biz uzaydan gelmedik, Rusya’dan, Yunanistan’dan gelmedik. Biz bu devletin vatandaşıyız. Bu millet bu partilere bu hükümete oy verdi. Gecekonducu verdi bu oyu. Neden bu milletin sırtının üstünden vurdular. Zaten hain ilan etiler, gecekonducular vatan haini diyorlar. Biz bu vatan için her şeyimizi feda etmiş insanlarız" ifadelerini kullandı
Güneydoğu gazisi olduğunu söyleyen Baytar, "İki tane oğlumu da toprağa koydum geldim. Milli Emlak’teki memur, ‘Toprak benim için kutsaldır’ diyor. Ben düşman ülkeden gelmedim. Bu ülke için her şeyimi verdim. Neden bize bu zulmü layık görüyorlar? Bu insanların asgari ücretinin 800 lira olduğu bir ülkede nereye gidecek, buradan nasıl daire satın alacak?” şeklinde konuştu.
1983 yılında Kazım Karabekir Mahallesi'nde yaşadığını söyleyen Durmuş Tez ise evinin ikiye bölündüğünü öne sürdü. Mahallede ‘kırmızı şerit’ diye bir bölge olduğunu belirten Tez, “Ön cephe, Antalya’nın manzarası güzel olan yerleri hazine diyorlar, vergi dairesinin diyorlar, o da ölçmedi. Belediye bize kendisine kaldığını söyledi.
Benim iki katlı evim var. Artı evimi ikiye bölüyor. Ön cephesini kendisi alıyor, arka cephesini ölçüyor yer sahibine veriyor. Bir şey öğrenemedik. Gidip ilgili arkadaşlara sorduğumuz zaman bizden alacaksınız dediler. Bize bir açıklama yapsınlar” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Antalya’nın Kepez ilçesine bağlı Kazım Karabekir Mahalle Muhtarı Şerafettin Şahin, mahallede bir kadastro çalışması yapıldığını ancak 11 tane beton evin yazılmadığını belirtti.
Arazileri denetleyen ilgili memurun başka mahallelerde kazma değmeyen yerleri yazmasına rağmen Kazım Karabekir Mahalle sakinlerinin evlerinin bahçesini bile yazmadığını savunan Şahin, “Parseller hiç dikkate alınmadı. Beni geçenlerde imzaya çağırdılar. Ben de imza atmadım. Atarsam kendi mahalleme ihanet etmiş olurum. Bundan dolayı benim mahallem mağdur durumda. Burası 2B arazisi. Hak sahibi olmak için kadastroda gözükmesi lazım. 20 yıllık evler yazılmıyor. Yasa uygulanmıyor. Bu kadastro çalışmasını tasdik etmiyorum. Gelsin kadastroda çalışan kişiler benim mahalleme bunun hesabını versin” dedi.
Kadastronun dikkate almadığı 11 ev sahibinden bazılarının şikayetçi olduğunu da dile getiren Şahin, şikayetlerin dikkate alınmadığını savundu.
"ANTALYA MANZARASINI GÖRDÜĞÜ İÇİN EVİME 'HAZİNE' DEDİLER"
Aynı mahallede yaşayan polis emeklisi Mithat Baytar ise etraftaki evlerin hepsinin 2B olarak yazıldığını, kendi evinin ise Antalya manzarasını gördüğü için hazine olarak kayıtlara geçtiğini bildirdi. Bu arazinin kendisine satılması için Milli Emlak Müdürlüğüne 2002 yılında dilekçe verdiğini belirten Baytar, kendisine 2B tapusu verilmediğini kaydetti.
Tekrar başvurmasına rağmen mahkemeye başvurması gerektiği önerilen Baytar, “Gittim görüştüm. ‘Senin yerin hazine, mahkeme sonuçlarını al’ dediler. Mahkemeden karar aldım geldim, ‘Bekleyeceksin 2B olayı bitecek, ondan sonra senin yerine gelinip ölçülecek biçilecek ve de sadece sana satılmayacak. İstediğin kadar orada dosyan olsun sana vermek zorunda değiliz. İhaleye çıkaracağız, ihale usulü ile satacağız’ dediler. 23 yıldır ben buranın emlak vergisini, çöp vergisini her şeyini ödüyorum. Bir de fiyatlar çok yüksek. Ben emekli memurum. Ben bu parayı nasıl ödeyeceğim? Bu insanlar nasıl ödeyecekler? Biz uzaydan gelmedik, Rusya’dan, Yunanistan’dan gelmedik. Biz bu devletin vatandaşıyız. Bu millet bu partilere bu hükümete oy verdi. Gecekonducu verdi bu oyu. Neden bu milletin sırtının üstünden vurdular. Zaten hain ilan etiler, gecekonducular vatan haini diyorlar. Biz bu vatan için her şeyimizi feda etmiş insanlarız" ifadelerini kullandı
Güneydoğu gazisi olduğunu söyleyen Baytar, "İki tane oğlumu da toprağa koydum geldim. Milli Emlak’teki memur, ‘Toprak benim için kutsaldır’ diyor. Ben düşman ülkeden gelmedim. Bu ülke için her şeyimi verdim. Neden bize bu zulmü layık görüyorlar? Bu insanların asgari ücretinin 800 lira olduğu bir ülkede nereye gidecek, buradan nasıl daire satın alacak?” şeklinde konuştu.
1983 yılında Kazım Karabekir Mahallesi'nde yaşadığını söyleyen Durmuş Tez ise evinin ikiye bölündüğünü öne sürdü. Mahallede ‘kırmızı şerit’ diye bir bölge olduğunu belirten Tez, “Ön cephe, Antalya’nın manzarası güzel olan yerleri hazine diyorlar, vergi dairesinin diyorlar, o da ölçmedi. Belediye bize kendisine kaldığını söyledi.
Benim iki katlı evim var. Artı evimi ikiye bölüyor. Ön cephesini kendisi alıyor, arka cephesini ölçüyor yer sahibine veriyor. Bir şey öğrenemedik. Gidip ilgili arkadaşlara sorduğumuz zaman bizden alacaksınız dediler. Bize bir açıklama yapsınlar” diye konuştu.