Memur-sen İl Temsilcisi Şeker Açıklaması

Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Bursa Şubesi Başkanı Numan Şeker, 17 Aralıkta gerçekleştirilen operasyonların, Türkiye’de bir kaos ortamı oluşturmaya yönelik birtakım mercilerin oyunu olduğunu dile getirdi.

Memur-sen İl Temsilcisi Şeker Açıklaması

Şeker, yaptığı açıklamada, “17 Aralık günü yapılan yolsuzluk operasyonu üzerinden Türkiye'de bir kaos ortamı oluşturulmak istendiğini açıkça görmekteyiz. Kurulumuzca yaptığımız toplantıda, küresel operasyon ve yolsuzlukla mücadeleye kararlılıkla devam edilmesi, ülkemizin yakalamış olduğu huzur ortamının ve ekonomik istikrarın bozulmasına yönelik küresel bir oyunun oynandığı kararına varılmıştır. Birlik ve beraberliğimize yönelik her türlü iç ve dış girişimin bertaraf edilmesi için milletçe kenetlenmenin şart olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Türkiye’nin vesayet rejiminden arınmasının bir asrı aştığını ve bunun bilindik küresel güç merkezlerini rahatsız ettiğini belirten Şeker, ülkenin sınırlarını aşan olgunluğunun al aşağı edilmek istendiğini ifade etti.

Şeker “Son on yıllık süreçte başarılanların hepsi bir tarafa, ülkenin kendi medeniyet havzasının fikri ve fiili liderliği, birileri açısından Türkiye’ye yönelik operasyon yapmak noktasında yeterli olmuştur. Onlara göre, sınırları içerisindeki vesayeti nefessiz bırakan Türkiye, üstüne bir de küresel aktör olma hedefini kuşanmakla kendisine çizilen sınırı ihlal etmiş ve haddi aşmıştır. Son günlerde yaşadıklarımız, büyüklenmeden büyümeye, emperyalizmin sınırları genişletme arzusuna kapılmadan gelişmeye odaklanmış ve bunu başarmış Türkiye’den, sömürü düzenini tesis eden küresel aktörlerin duyduğu rahatsızlığın tezahürüdür“ diye konuştu.

"MİLLETÇE ORTAK AKIL KUŞANMALIYIZ"
Türkiye’nin milleti ve devletiyle, ekonomik büyüme hedefinin daha büyük operasyonları, gelişme kararlılığının sinsi diplomatik oyunları tetikleyeceğini öngörecek tarihi ve siyasi birikime fazlasıyla sahip olduğunu belirten Şeker şunları söyledi:
“En büyük hata, yaşadıklarımız ve yaşatılmak istenilenler karşısında el birliğiyle inşa etmeye çalıştığımız yeni devlet aklının ve kadim millet idrakinin şaşkınlığa düşmesi olur. Ne yapılanlara, ne de yapılanların içerideki ve dışarıdaki uzantılarının kimliklerine şaşırmamak, dün Alevi-Sünni, Türk-Kürt, laik-dindar üzerinden başaramadıklarını yeni kamplaşmalar üzerinden deneyebileceklerini de unutmamak gerekiyor. Bu noktada, ortak aklı kuşanmalı ve kadim medeniyetimizin hükümlerinin gereğini yerine getirmeliyiz. İçerideki tartışmada birbirlerinden farklı düşünme hakkına sahip olanlar, dışarıda tezgahlanan operasyonu boşa çıkarmak adına aynı safta bulunmalıdır. İnanıyoruz ki an itibarıyla gerekli olan da budur”.

İktidar partisine veya liderine yönelik bir operasyon olduğu algısı üretilmek suretiyle kendisine içeriden destekçi temin etmeye çalışan küresel operatörlerin oyununun bozulması gerektiğini söyleyen Şeker, “Bu operasyonun uluslararası ilişkiler ve küresel rekabet düzleminde nihai ve mutlak hedefi Türkiye’dir. Hedefin Türkiye olduğu, içerideki tartışmaların enerjimizi kaybettirecek şekilde körüklenmesinden ve uluslararası alanda Müslüman nüfusa sahip ülkelerle aramızı bozmaya dönük entrikaların devreye sokulmasından anlaşılıyor. Türkiye, ideolojisi, inancı, siyasi partisi, etnisitesi, mezhebi, meşrebi, meziyeti ve mensubiyeti farklı vatandaşların ortak coğrafyası, dünya mazlumlarının ortak ümididir. Bu ortaklık sürmeli, ümit devam ettirilmelidir. Bu amaçla, Türkiye’yi hedef alan operasyon fert fert bütün milletimiz tarafından el birliğiyle püskürtülmelidir” dedi.

Yolsuzluk operasyonunun kalkınan ülke hayalini aşıp küresel aktör olmaya kalkışan Türkiye’ye had bildirmeye yönelik bir saldırı olduğunu kaydeden Şeker, “Yolsuzluk iddia ve ithamlarında adlarının geçmesine bağlı olarak henüz kesinleşmemiş olsa da haklarında “yetim hakkına tenezzül ettikleri”  algısı oluşanların, “masumiyet karinesi” üzerinden masum ilan edilmesi ya da yok sayılarak doğrudan mahkum edilmesi gibi bir hataya düşülmemelidir. Yetim hakkına tenezzül eden, devlet/millet malını zimmetine geçiren varsa ortaya çıkarılmalıdır. Diğer taraftan, bazı yargı mensupları ile kolluk görevlilerinin toplumun yolsuzluk konusundaki hassasiyetini kendisine sütre yapmak suretiyle Türkiye’ye yönelik küresel operasyona destek ve mevzi sağladığı iddiaları da mutlaka araştırılmalıdır. Varsa, yolsuzluk yapanların da, yolsuzluk operasyonu üzerinden küresel operasyona yol verenlerin de ortaya çıkarılması bütün toplumun ortak beklentisidir. Bu beklentiler karşılanmalıdır. Darbelerle millet iradesine kast edenlerin cezalandırılmasını istediğimiz gibi, yetim hakkına kast edip millet kasasını gasp edenlerin de cezalandırılmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.

"76 MİLYONU KUCAKLAYAN YENİ BİR ANAYASA YAPILMALIDIR"
Türkiye’nin demokratikleşme, özgürleşme, sivilleşme ve ekonomik gelişme alanlarındaki kazanımlarında paydaş sıfatıyla büyük emeği ve payı bulanan Memur-Sen olarak, ne uluslararası operasyonların, ne de uluslararası tezgahın dönmesine katkı sağlayan sınır içindeki operasyonların bütün milletle birlikte harcadığımız emeği anlamsızlaştırmasına ve bu emeğin ürünü olan kazanımları yok etmesine izin vermeyeceklerini dile getiren Şeker, “Birbirimizi sorgulamakla uğraşıp küresel operasyona yem olmayacağız, aksine birlikte olmaya devam ederek kazanacağız ve Büyük Türkiye’ye doğru hızla yol alacağız. Memur-Sen olarak çabamız ve bütün Türkiye’ye çağrımız, ortak geçmişimizin, ortak anlarımızın ve ortak geleceğimizin mekanı vatanımızı-devletimizi, birliğimizin simgesi bayrağımızı ve eşit vatandaşlık temelli kardeşliğimizi kendisi için büyük risk gören küresel çetenin hedefi “Türkiye” olan operasyonunu bertaraf etmek, onlara insanı ve insan onurunu esas alan yeni Türkiye’yi birlikte inşa etmekle sonuçlanacak karşı operasyonla cevap vermektir. Başarmak için, "masumiyet" ve "mensubiyet" karineleri üzerinden birbirimizle çatışmak yerine, bizi biz yapan ve bizim için kaybetmeyi ihtimal olmaktan çıkaracak "kadim medeniyet" ve "yüksek mesuliyet" kavramlarında buluşmak ve demokratik, özgürlükçü, sivil ve 76 milyonu kucaklayan yeni anayasa yapmak yeterli olacaktır. İşte o zaman, sadece mevcut operasyon son bulmayacak, gelecekte millete ve devlete yönelik operasyon yapma ihtimali de ortadan kalkacaktır. İnanıyoruz ki, birlikte mücadele edersek, sadece Türkiye’yi hedef alan küresel operasyonu değil, bütün dünyayı hedef almış küresel sömürü düzenini de sona erdiririz. Allah yardımcımız olsun“ dedi.

Kaynak: İHA