Tbmm Çözüm Süreci Komisyonu Heyeti Kocaeli'de

TBMM Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin Değerlendirilmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu üyelerinden oluşan heyet, Kocaeli'ye geldi.


Komisyon Başkan Yardımcısı AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdülkerim Gök, bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de toplumsal barış yollarının araştırılması ve çözüm sürecine katkısı olan herkesin ayağına gitmek için yola çıktıklarını söyledi.

Bu kapsamda çok önemli görüşmeler yaptıklarını belirten Gök, ilk gün Eskişehir'de başladıkları görüşmelere, Bursa, Sakarya ve Kocaeli'de devam ettiklerini anlattı.

Gök, Türkiye'de kardeşlik hukukunun tesisinden yana önemli bir atmosferin güçlenerek devam ettiğini gördüklerini ifade ederek, "Ancak bazı endişeleri de gördük. Görüştüğümüz kişilerde son derece dezenfermasyon olayı, bilgi kirliliği üzerine kurulmuş olan birtakım görüş ve düşünceleri gördük. Öyleyse dedik ki, 'Çözüm sürecini, kardeşlik hukukunu, birlikte yaşama kültürünü daha çok anlatmamız gerekir" diye konuştu.

Komisyon olarak 1 ay ek süre aldıklarını belirten Gök, "Toplamda 3 ay artı 1 ay ek süre aldık. Şu anda o ek süremizi tamamlamak üzereyiz ve raporlarımızı yazıp ülkemizde başlamış olan çözüm süreci noktasındaki ve toplumsal olarak barış ve huzur içerisinde yaşamanın ilkelerinin neler olduğu yönündeki raporumuzu hazırlamış olacağız" ifadesini kullandı.

Kamuoyunun desteğinde ilk günden bugüne önemli bir artış olduğuna dikkati çeken Gök, sözlerini şöyle tamamladı:

"Tabi ki eleştiriler, karşı çıkanlar olacaktır. Biz, hakkımızı, hukukumuzu, taleplerimizi artık siyasal ortamda dile getirmeliyiz. Bu kültürü artık yakaladık. Bizler yola çıkarken, 'Red, inkar ve asimilasyon politikarına son' dedik. Çalışmalarımızda şehit yakınları, gaziler, sivil, toplum kuruluşları, kanaat önderleri ve yazarlarla görüştük. Hiçbir kimseyi ayırt etmeksizin verimli bir çalışma sürdürdük."

- HDP İstanbul Milletvekili Tüzel

Halkların Demokratik Partisi İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel ise eşitsizlik, inkar ve asimilasyon duygularıyla isyan etmiş insanlar için "bölücü", "yıkıcı" şeklinde ifadeler kullanılmaması gerektiğini, aksine kucaklayıcı, karşılıklı sevgi ve saygıyı geliştirici bir dil kullanılması gerektiğini vurguladı.

Kaynak: AA