Tşof Genel Başkanı Apaydın Açıklaması
Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu ( TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, “Hiçbir meslek kolunda o mesleği icra ettiği için cezalandırılmayan esnaf, şoförlük yaptığı zaman adeta cezalandırılıyor.
Zorunlu trafik sigortası primlerinin serbest bırakılmasıyla beraber şirketlerin aşırı fiyat politikası şoför esnafını çileden çıkarıyor” dedi.
Karayolu Zorunlu Trafik Sigortası’nda taksici ve minibüsçü esnafına sigorta şirketlerinin istediği fiyattan poliçe kesilmesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Apaydın, “Çünkü zorunlu trafik sigortası, esnaf için ikinci bir vergi oldu. Böylelikle şoför esnafının yükü her geçen gün artıyor. Sigorta şirketleri, taksi, TIR, minibüs, otobüs ve servis aracı işleten esnafın zorunlu trafik sigortasını normal aracın 4-5 katı fazlaya yapıyorlar. Küçük maddi hasarlı kazalarda esnaftan ödenmesi mümkün olmayan bedellerde sigorta primi talep ediliyor. Yani esnafımız sigorta şirketleri tarafından uygulanan zamlarla inim inim inletiliyor” dedi.
“PRİMLERİN YARISI TİCARİLERDEN”
Türkiye’de 2013 yılı Ekim ayı sonunda 17 milyon 734 bin aracın yaklaşık 4 milyon adedinin ticari taşıtlardan oluştuğunu belirten Apaydın, “Toplam aracın yüzde 23’ünü bulan ticari araçlar, zorunlu trafik sigortasının yaklaşık yarısını ödüyor. Ülkemizde toplanan zorunlu sigorta prim tutarı olan 3 milyar 815 milyon 866 bin liranın 1 milyar 685 milyon 311 bin lirasını ticari araçlar ödüyor. En küçük kazada hemen prim tutarı artırılıyor. Bu haksızlık yeni bir düzenleme ile ortadan kaldırılmalı. Özellikle büyükşehirlerde aylık bin TL’ye kadar çıkan trafik sigortası primlerin korsan taşımacılığı özendiriyor. Ticari ve hususi araçların trafik sigortası farkı, hususi araçlarla taşımacılık yapmanın cazibesini artırdı. Hiç hasar geçmişi olmasa dahi ruhsatta ticari ibaresi olunca primler en az beş kat artırılıyor. Eskiden vergi ödememek için korsan taşımacılık yapılırdı, şimdi trafik sigortasından kaçmak için bu iş yapılıyor. Bu da kanunlara uygun faaliyette bulunan esnafımızı adeta cezalandırılmasıdır” ifadelerini kullandı
“FİYATLAR TEK BİR İNTERNET SİTESİNDE OLMALI”
Sigorta şirketlerinin fiyat tarifesini internet sitesinden yayınlamak zorunda olduğunu ve bunun yeterli olmadığını kaydeden Apaydın, “Eksik bilgilendirme devam ediyor. Ayrıca, il ve ilçeler arasında bir ayrım yapılmamaktadır. Ankara merkezdeki bir araçla Ankara’nın Bala ilçesinde aynı türden araç için ödenen prim aynı olmaktadır. Bu haksızlık biran önce giderilmeli. Zorunlu trafik sigortası primlerinde fiyatların Hazine Müsteşarlığı tarafından serbest bırakıldı. Sigorta şirketleri taban fiyatların 250 katına kadar fiyat artırımı yaparken, yeni yönetmelikle serbest bırakıldı. Avrupa Birliği’nde trafik sigortası teminatlarının yüksek olması gerekçe gösterilerek Türkiye’de de teminatlar yükseltiliyor. Oysa Türkiye’deki araçlar Avrupa’daki gibi değil. Almanya’da 4-5 yaşından büyük araçları trafikte görmek zor. Ülkemizde ise bu durum tam tersidir. Dolayısıyla bu tür gerekçelerle teminatların yükseltilmesi doğru değil. Sigortacılık Kanunu’na göre sigorta şirketleri zorunlu olan sigortalarda poliçe düzenlemek mecburiyetindeler. Ancak, bazı sigorta şirketleri, zorunlu trafik sigortası poliçesi düzenlemekten kaçınıyorlar. Hatta bu kadar fiyat artış etkisine rağmen poliçe kesmesinler diye acentelerin komisyonlarını kaldırıyorlar” dedi.
Kaynak: İHA
Karayolu Zorunlu Trafik Sigortası’nda taksici ve minibüsçü esnafına sigorta şirketlerinin istediği fiyattan poliçe kesilmesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Apaydın, “Çünkü zorunlu trafik sigortası, esnaf için ikinci bir vergi oldu. Böylelikle şoför esnafının yükü her geçen gün artıyor. Sigorta şirketleri, taksi, TIR, minibüs, otobüs ve servis aracı işleten esnafın zorunlu trafik sigortasını normal aracın 4-5 katı fazlaya yapıyorlar. Küçük maddi hasarlı kazalarda esnaftan ödenmesi mümkün olmayan bedellerde sigorta primi talep ediliyor. Yani esnafımız sigorta şirketleri tarafından uygulanan zamlarla inim inim inletiliyor” dedi.
“PRİMLERİN YARISI TİCARİLERDEN”
Türkiye’de 2013 yılı Ekim ayı sonunda 17 milyon 734 bin aracın yaklaşık 4 milyon adedinin ticari taşıtlardan oluştuğunu belirten Apaydın, “Toplam aracın yüzde 23’ünü bulan ticari araçlar, zorunlu trafik sigortasının yaklaşık yarısını ödüyor. Ülkemizde toplanan zorunlu sigorta prim tutarı olan 3 milyar 815 milyon 866 bin liranın 1 milyar 685 milyon 311 bin lirasını ticari araçlar ödüyor. En küçük kazada hemen prim tutarı artırılıyor. Bu haksızlık yeni bir düzenleme ile ortadan kaldırılmalı. Özellikle büyükşehirlerde aylık bin TL’ye kadar çıkan trafik sigortası primlerin korsan taşımacılığı özendiriyor. Ticari ve hususi araçların trafik sigortası farkı, hususi araçlarla taşımacılık yapmanın cazibesini artırdı. Hiç hasar geçmişi olmasa dahi ruhsatta ticari ibaresi olunca primler en az beş kat artırılıyor. Eskiden vergi ödememek için korsan taşımacılık yapılırdı, şimdi trafik sigortasından kaçmak için bu iş yapılıyor. Bu da kanunlara uygun faaliyette bulunan esnafımızı adeta cezalandırılmasıdır” ifadelerini kullandı
“FİYATLAR TEK BİR İNTERNET SİTESİNDE OLMALI”
Sigorta şirketlerinin fiyat tarifesini internet sitesinden yayınlamak zorunda olduğunu ve bunun yeterli olmadığını kaydeden Apaydın, “Eksik bilgilendirme devam ediyor. Ayrıca, il ve ilçeler arasında bir ayrım yapılmamaktadır. Ankara merkezdeki bir araçla Ankara’nın Bala ilçesinde aynı türden araç için ödenen prim aynı olmaktadır. Bu haksızlık biran önce giderilmeli. Zorunlu trafik sigortası primlerinde fiyatların Hazine Müsteşarlığı tarafından serbest bırakıldı. Sigorta şirketleri taban fiyatların 250 katına kadar fiyat artırımı yaparken, yeni yönetmelikle serbest bırakıldı. Avrupa Birliği’nde trafik sigortası teminatlarının yüksek olması gerekçe gösterilerek Türkiye’de de teminatlar yükseltiliyor. Oysa Türkiye’deki araçlar Avrupa’daki gibi değil. Almanya’da 4-5 yaşından büyük araçları trafikte görmek zor. Ülkemizde ise bu durum tam tersidir. Dolayısıyla bu tür gerekçelerle teminatların yükseltilmesi doğru değil. Sigortacılık Kanunu’na göre sigorta şirketleri zorunlu olan sigortalarda poliçe düzenlemek mecburiyetindeler. Ancak, bazı sigorta şirketleri, zorunlu trafik sigortası poliçesi düzenlemekten kaçınıyorlar. Hatta bu kadar fiyat artış etkisine rağmen poliçe kesmesinler diye acentelerin komisyonlarını kaldırıyorlar” dedi.