İsedak 29. Bakanlar Toplantısı
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerin birbiriyle daha fazla ticaret yapmasının gerekliliğine işaret ederek, "İİT üyesi ülkelerin kendi iç ticareti maalesef yüzde 17,3. Bu, mutlak surette tüm İslam ülkelerinin, bu teşkilata üye olan ülkelerin, ciddi şekilde düşünmesi, üzerinde kafa yorması ve üzerinde çalışması gereken bir durumdur" dedi.
Çağlayan, İİT Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi'nin 29. Bakanlar Toplantısı kapsamında, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz moderatörlüğünde düzenlenen panelde, İİT ülkelerinin dünya ekonomisindeki yeri ve İİT ülkelerinin kendi arasındaki ticaret potansiyeline ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Çağlayan, toplantının üye ülkeler arasındaki işbirliğine katkı sağlayacağını dile getirerek, toplantı arasında konuk bakanlarla yaptığı ikili görüşmelerin ülkeler adına önemli getiriler sağlayacağını söyledi.
Müslümanların dünya nüfusunun ve kara parçalarının yaklaşık dörtte birini teşkil etmesine rağmen, dünya gençliğinin çok daha büyük kısmını oluşturduğunu dile getiren Çağlayan, "Müslümanların çoğunlukta olduğu yerler, genç ve dinamik coğrafyalar" diye konuştu.
Zafer Çağlayan, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın, Birleşmiş Milletler'den sonra en fazla üyeye sahip uluslararası bir kuruluş olduğuna işaret ederek şunları anlattı:
"Dile kolay bugün 57 ülke birlikteyiz. 57 ülkenin ve böylesi önemli bir nüfus yapısının, toplam gayri safi hasılası, 2011 yılında yaklaşık 8,5 trilyon dolar. Bu dünya milli gelirinin yaklaşık yüzde 8,7'sine denk geliyor. Bu değerlendirmeyle, bahsettiğim nüfus yapısıyla, 57 ülkenin kişi başına milli geliri 5 bin 500 dolar.
İİT üyelerinin toplam dünya ihracatı, dünyanın toplam ihracatı içinde yüzde 12'ye tekabül eden 2,1 trilyon dolarlık bir rakam. Buna karşılık 57 ülkenin toplam ithalatı 1,7 trilyon dolar ve toplam dünya ithalatının yüzde 9,7'si. Toplam doğrudan dış yatırımları 135 milyar dolar."
İİT üyesi ülkelerin kendi iç ticaretinin ise yüzde 17,3 olduğunu ifade eden Çağlayan, "Bu mutlak surette tüm İslam ülkelerinin, bu teşkilata üye olan ülkelerin, ciddi şekilde düşünmesi, üzerinde kafa yorması ve üzerinde çalışması gereken bir durumdur" diye konuştu.
Çağlayan, Türkiye'nin, 57 ülkenin ortalamasından daha yüksek bir referansa sahip olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin 2012 yılında 56 İslam ülkesine yaptığı ihracatın, 55,2 milyar dolarla, toplam ihracatın yüzde 36'sını oluşturduğunu söyledi.
Türkiye'nin 2012 yılında ithalatının yüzde 18,5'i olan 43,7 milyar dolarını İİT üyelerinden yaptığına işaret eden Bakan Çağlayan, "Türkiye'nin İİT üyesi ülkelerle dış ticaret hacmi 99 milyar dolara ulaşmış ve Türkiye ortalama yüzde 25'lik bir ticaret payına ulaşmıştır. 57 ülkenin toplam ticaretinin yüzde 17,3 olduğu bir ortamda Türkiye İİT ülkeleriyle ticarette gerçek performansını ortaya koymuştur" değerlendirmesini yaptı.
Çağlayan, konuşmasında bakan olduğu günden bu yana, kendinden önceki dönemde başlamış olan Tercihli Tarifeler Protokolü'nün bitirilememiş olmasından duyduğu üzüntüyü paylaştı.
Hukuken yürürlüğe giren PRETAS'ın fiilen yürürlük kazanması için yapılması gerekenlerden bahseden Çağlayan, gerekli koşulların sağlanması için gerekli 10 üye ülkenin 9'unun tamamlandığını, PRETAS'ı devreye sokacak, gerekli koşulları sağlamış 1 üye ülkeye ihtiyaç olduğunu söyledi.
FAS, Kuveyt ve Bahreyn'de bu kapsamda yapılan çalışmaları ile ilgili katılımcıları bilgilendiren Çağlayan, onuncu üye ülkenin bir an önce devreye sokulması gerektiğini, Türkiye'nin üye ülkelere ihtiyaç duyacağı teknik desteği vermeye hazır olduğunu ifade etti.
-"Karşılıklı yatırımların artırılması lazım"
Zafer Çağlayan, müslüman ülkeler arasındaki ekonomik ilişkileri derinleştirmenin bir diğer yolunun da karşılık yatırımların artırılmasından geçtiğine dikkati çekerek, katılımcılara Türkiye'nin ekonomik verilerine ilişkin bilgiler verdi.
Türkiye'nin son 10 yılda elde ettiği başarıları daha da taçlandıracağına işaret eden Çağlayan, ekonominin bu hale gelmesinde yatırımların kilit role sahip olduğunu, bu konuda çalışmaların da yoğun bir şekilde devam ettiğini dile getirdi.
Çağlayan İİT üyesi ülkelerinin birbirine daha fazla yatırım yapmasının tam zamanı olduğunu belirterek, "Gelin bugün buradan, İİT üyesi olan 57 ülke olarak, tüm dünyaya 'Biz İİT üyesi ülkeler, bundan böyle birbirimizle daha çok ticaret ve yatırım yapacağız' diye haykıralım" diye konuştu.
Türkiye'nin halihazırda 89 ülke ile Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması bulunduğuna dikkati çeken Çağlayan, bu anlaşmaların 75'inin yürürlükte olduğunu, diğer anlaşmaların ise yürürlüğe girme işlemlerinin hızla sürdürüldüğünü söyledi.
Zafer Çağlayan, İİT ülkeleri açısından bakıldığında da Türkiye'nin şuan 35 İİT üyesi ülke ile YKTK Anlaşması bulunduğunu belirterek, "İİT üyesi 8 ülke ile de müzakerelere başlamak üzereyiz. Bu yıl 3 İİT üyesi ülke ile YKTK Anlaşması imzaladık. Bunlar Gine, Gambiya ve Cibuti. Uganda ile de müzakereleri sonuçlandırdık ve ilk fırsatta bu anlaşmayı da imzalayacağız" bilgilerini verdi.
Müslümanların harika bir medeniyetin ve muhteşem bir dinin çocukları olduğunu dile getiren Çağlayan, konuşmasını şöyle bitirdi:
"Peygamber Efendimizin yaşadığı yıllardan 1800'lerin sonuna kadar, Kazakistan'dan yola çıkan bir kervan, hiçbir engel ve sınır görmeden Fas'a kadar ulaşabilirdi. Afrika'nın en uzak noktalarına kadar Müslümanlık, Arap tüccarların bu pazarlar içine girmesi ile ulaşmamış mıydı? Binlerce yıl Pakistan'dan çıkan ipekli kumaşlar İstanbul pazarlarını süslememiş miydi? İran'ın ve Anadolu'nun muhteşem halıları Bosna'ya kadar hangi kervanlarla gidiyordu?
Kahire'nin pazarlarına, İstanbul'un, Java'nın pazarlarına hem mallarımız, hem insanlarımız geliyordu. Şimdi nerelerdeyiz?
Bize bunları kimler unutturdu? Teknolojinin olmadığı yüzyıllarda biz bunları başardıysak Hz. Muhammed ümmeti olarak yine bunları başarırız. Daha büyüklerini başarırız. Gelin yüzyıllardır kaçırdığımız bu fırsatları 21. yüzyılda kaçırmayalım.
Birbirimizle daha yakın olalım, birbirimizden daha çok ticaret yapalım. Müslümandan daha çok alalım, Müslüman topraklarına daha çok yatırım yapalım ve 21. yüzyıl müslüman halkların, müslüman ülkelerin yüzyılı olsun."