Oniks Taşı Üreticileri İthal Ürünlere Direniyor
Çin ve Pakistan gibi ülkelerden yapılan ithalat nedeniyle Kırşehir'de sayıları 65-70'den 3-4'e kadar düşen oniks taşı üreticileri, yabancı ürünlere karşı ayakta kalma mücadelesi veriyor.
Bir zamanlar oniks taşı üretiminin merkezi olarak kabul edilen Kırşehir'de, yaklaşık 15 yılda birçok atölye kepenk kapatırken, yerli ürüne olan ilginin azalması ile bölgede oniks taşı çıkaran ocaklar da üretimi durdurdu.
Zor şartlarda ayakta kalma mücadelesi veren 3-4 atölye de Tokat, Turhal, Sivas ve Balıkesir'den getirdikleri oniks taşını işleyerek turizm bölgelerine gönderiyor.
Yaklaşık 30 yıldır oniks taşı atölyesi işleten Adnan Arı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırşehir'de oniks taşı işlemeciliğinin uzun yıllar öncesine dayandığını, 1960'lı yıllardan itibaren de atölyelerin çoğalmaya başladığını söyledi.
Özellikle Aksaray sınırındaki Bektik ve Mucur ilçesine bağlı Avcı köyünde oniks taşı çıkarılan taş ocaklarının uzun yıllar faaliyet gösterdiğini ifade eden Arı, Kırşehir'in bu özel taşından yapılan çeşitli hediyelik eşyaların Türkiye'de büyük beğeni topladığını kaydetti.
-Sayıları azalan atölyeler ithal ürünlere karşı direniyor
Kırşehir'de 1980'li yıllarda 65-70 civarında oniks taşı atölyesi olduğunu anlatan Arı, şöyle konuştu:
"Ben de bu işe 1980'li yıllarda başladım, bugünlere kadar devam ettirdim. Kırşehir'de o yıllarda 65-70 civarında atölye vardı. İthalatın artması ve yeni eleman yetişmemesi nedeniyle atölye sayısı 3-4'e kadar düştü. Genelde Pakistan, Çin ve İtalya'dan ithalat yapılıyor. İthal ürünlerin fiyatları düşük olduğu için rekabet etmekte zorlanıyoruz."
Arı, işlerin iyi olduğu dönemlerde her atölyede 10-15 kişinin çalıştığını, işletmelerin kapanması nedeniyle de yaklaşık bin kişinin işsiz kaldığını vurgulayarak, "Bu işe destek verilirse, sahip çıkılırsa daha iyi olur. Bazı insanlara da ekmek vermiş oluruz" diye konuştu.
-Ürünlerini turizm bölgelerine gönderiyorlar
Her şeye rağmen atölyeyi kapatmadıklarını ve şehir merkezinde de bir teşhir salonu açtıklarını kaydeden Arı, yaklaşık 300 çeşit oniks taşını başta Antalya, İstanbul, İzmir ve Nevşehir olmak üzere turizm bölgelerine gönderdiklerini aktardı.
Yaklaşık 25 yıldır oniks taşı işinde çalıştığını ifade eden Murat Öncü de özellikle Çin ve Pakistan'dan yapılan ithalat nedeniyle sektörün ayakta kalmakta zorlandığını, kendilerinin de işsizlik ve gelecek korkusu taşıdıklarını söyledi.
Öncü, "25 senedir bu işi yapıyorum. 1990 ve 2000'li yıllarda Çin ve Pakistan'dan ithal ürünler gelmeye başlayınca bizim işimiz bitti. Elimizden geldiğince bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz" dedi.
-Oniks taşı
Öncü, oniks taşının, yer altı sıcak sularının kaynaması sonucu kalsiyum karbonat, magnezyum karbonat, bakır, demir oksit ve florin minerallerinin birleşmesiyle oluştuğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bilinen mermerden farklı olarak, yarı saydam olduğu için mermere göre ışığı geçirme özelliğine sahip. Oniks taşının yaşama sevinci verdiği, konsantrasyonu sağladığı, kişiye enerji verdiği ve nazara karşı etkili olduğu söylenir. Bu nedenle bir çok kişi aksesuar olarak üzerinde taşır."
Kaynak: AA
Zor şartlarda ayakta kalma mücadelesi veren 3-4 atölye de Tokat, Turhal, Sivas ve Balıkesir'den getirdikleri oniks taşını işleyerek turizm bölgelerine gönderiyor.
Yaklaşık 30 yıldır oniks taşı atölyesi işleten Adnan Arı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırşehir'de oniks taşı işlemeciliğinin uzun yıllar öncesine dayandığını, 1960'lı yıllardan itibaren de atölyelerin çoğalmaya başladığını söyledi.
Özellikle Aksaray sınırındaki Bektik ve Mucur ilçesine bağlı Avcı köyünde oniks taşı çıkarılan taş ocaklarının uzun yıllar faaliyet gösterdiğini ifade eden Arı, Kırşehir'in bu özel taşından yapılan çeşitli hediyelik eşyaların Türkiye'de büyük beğeni topladığını kaydetti.
-Sayıları azalan atölyeler ithal ürünlere karşı direniyor
Kırşehir'de 1980'li yıllarda 65-70 civarında oniks taşı atölyesi olduğunu anlatan Arı, şöyle konuştu:
"Ben de bu işe 1980'li yıllarda başladım, bugünlere kadar devam ettirdim. Kırşehir'de o yıllarda 65-70 civarında atölye vardı. İthalatın artması ve yeni eleman yetişmemesi nedeniyle atölye sayısı 3-4'e kadar düştü. Genelde Pakistan, Çin ve İtalya'dan ithalat yapılıyor. İthal ürünlerin fiyatları düşük olduğu için rekabet etmekte zorlanıyoruz."
Arı, işlerin iyi olduğu dönemlerde her atölyede 10-15 kişinin çalıştığını, işletmelerin kapanması nedeniyle de yaklaşık bin kişinin işsiz kaldığını vurgulayarak, "Bu işe destek verilirse, sahip çıkılırsa daha iyi olur. Bazı insanlara da ekmek vermiş oluruz" diye konuştu.
-Ürünlerini turizm bölgelerine gönderiyorlar
Her şeye rağmen atölyeyi kapatmadıklarını ve şehir merkezinde de bir teşhir salonu açtıklarını kaydeden Arı, yaklaşık 300 çeşit oniks taşını başta Antalya, İstanbul, İzmir ve Nevşehir olmak üzere turizm bölgelerine gönderdiklerini aktardı.
Yaklaşık 25 yıldır oniks taşı işinde çalıştığını ifade eden Murat Öncü de özellikle Çin ve Pakistan'dan yapılan ithalat nedeniyle sektörün ayakta kalmakta zorlandığını, kendilerinin de işsizlik ve gelecek korkusu taşıdıklarını söyledi.
Öncü, "25 senedir bu işi yapıyorum. 1990 ve 2000'li yıllarda Çin ve Pakistan'dan ithal ürünler gelmeye başlayınca bizim işimiz bitti. Elimizden geldiğince bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz" dedi.
-Oniks taşı
Öncü, oniks taşının, yer altı sıcak sularının kaynaması sonucu kalsiyum karbonat, magnezyum karbonat, bakır, demir oksit ve florin minerallerinin birleşmesiyle oluştuğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bilinen mermerden farklı olarak, yarı saydam olduğu için mermere göre ışığı geçirme özelliğine sahip. Oniks taşının yaşama sevinci verdiği, konsantrasyonu sağladığı, kişiye enerji verdiği ve nazara karşı etkili olduğu söylenir. Bu nedenle bir çok kişi aksesuar olarak üzerinde taşır."