Avro Yatırımcıyı Güldürürken Mevduat Faizi Üzdü

Türkiye İstatistik Kurumu'nun Eylül 2013 "Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getiri Oranları" sonuçlarına göre Avro, yatırımcısına en çok kazandırıp yüzleri güldürürken mevduat faizi üzdü. Uzmanlar, mevduat faizinin yatırımcıya kaybettirmeye devam etmesine ne kadar katlanabileceği konusunda endişeli görüş bildiriyor.


İzmir Ekonomi Üniversitesi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, değerlendirmede, en yüksek reel getiri Üretici Fiyatları Endeksi ile indirgendiğinde yüzde 2,22, Tüketici Fiyatları Endeksi ile indirgendiğinde ise yüzde 2,33 oranlarıyla Avro'da gerçekleşti.

ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından doları yüzde 1,94, külçe altın yüzde 1,29 ve BIST 100 Endeksi yüzde 0,78 reel getiri sağladı. Buna karşılık, mevduat faizi yüzde 0,47 oranında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde ise dolar yüzde 2,05, külçe altın yüzde 1,40 ve BIST 100 Endeksi yüzde 0,89 oranında yatırımcısına reel getiri sağlarken, mevduat faizi ise yüzde 0,36 oranında yatırımcısını düşüşe geçirdi.

TÜİK sonuçlarını değerlendiren İEÜ Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Halit Soydan, her ekonomide işin başının tasarruf olduğunu vurgulayarak, banka mevduatının yatırımcısına satın alım gücü kaybettirmesinin eylül ayına özgü olmadığını, bu durumun geçtiğimiz aylarda da sıkça tekrarlandığını söyledi.

Yatırım araçlarının yerinin değiştiğini kaydeden Halit Soydan, döviz ve altının yatırımcısına reel getiri sağladığını vurgulayarak şu ifadelere yer verdi:

"Bu süreç, salt bu aya özgü de değil. Geçtiğimiz aylarda sıkça tekrarlandı. Yatırım araçlarının yeri değişti ama negatif reel getiri zaman zaman yatırımcısını üzdü. Bendeniz eski ekoldenim. Her şeyin başı tasarruf diyorum. Bankaya yatırdığı mevduatının satın alma gücü kaybettiğini gören bireysel tasarruf sahibi buna daha ne kadar katlanır? Kurumsal özellik de dış yatırımcı zaten hesabını ince yapar."

Soydan, "perakende fiyat endeksine" ve "üretici fiyat endeksine" göre reel getirileri iyi yorumlamak için öncelikle "Dünyada durum nedir, başka ülkelerin tasarruflarının milli gelirlerine oranı nedir?" sorularına ışık tutan, Dünya Bankası'nın 2012 itibariyle yayımladığı tablonun incelenmesi gerektiğine dikkati çekti.

Türkiye'nin diğer ülkeler içindeki yerini yorumlayan Soydan, "Dünya Bankası'nın, 2012 itibariyle yayımladığı çizelgeye bakıldığında, Çin'i, Singapur'u geçtik, Almanya'nın tasarruf eğiliminin yarısının gerisine düştük. Bu da ulusal ekonomimizin belki de üzerinde durulması gereken bugünkü ilk meselesi olduğu mesajını veriyor. Bunun doğal sonucu, toplam döviz açığı yani cari açık sorunu olarak ortaya çıkıyor. Onun da rüzgarı, daralan küresel finans piyasalar olasılığının olumsuz titreşimleri olarak karşımızda duruyor" ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA