Hattat Hüseyin Kutlu Bursa'da İslamiyet ve Sanatı Anlattı

Türkiye Yazarlar Birliği Bursa Şubesi'nin Emirsultan Sohbetlerine misafir olan Hattat Hüseyin Kutlu, Türklerin, selefilerin aksine sanatı fantezi olarak görmediğine işaret ederek, "Ecdadımımız bir sebil yaparken bile, çeşmeleri muhteşem sanat bezemeleleri ile ortaya koydular. Çeşmenin üzerine su ile alakalı ayet i kerimeleri en iyi hattatlara yazdırıp, mermer işçiliğinden ahşap tavan uygulamalarına kadar bir sanat eseri bıraktılar. Plastik bir bidondan suyu içip ihtiyacını giderme gibi görmediler. Oysa bugün selefi inanıştakiler, sanatı fantezi gibi görüp, önce insanın karnı doymalı diyorlar. Oysa karnı doyunca insanın hayvani duyguları artar. Mümin her şeyi ile kaliteli olmalıdır. İnsanın kıvama gelmesi için hakkını vermek, ihsan anlamını bulması lazım. 3 veya 5 yıl yaşayan bir kuş, 3 veya 5 ay yaşayacak bir kelebek veya böceği sanat harikası olarak yaratan yüce bir yaratıcının kullarıyız. İnsanın sahip olduğu 5 duyu, afaki aleme dışa açılıyor. Birde içe açılan yüzü var. Bu 5 his, direk kanalla sindirim sistemine bağlı ise, ona ne kadar insan denir. İnsanın, estetik, ilmi cemal, zerafet, ritim ile alakası olması lazım. 5 duyu ne zaman gönüle, içeriye bakan bir yapıya kavuşursa, güzellikleri fark eden, eşyanın özünü anlayan bir hal alırız. Sanata boş zamanları değerlendirmek olarak bakmaktan ziyade ruhumuzu incelteceğimiz bir unsur gibi görmeliyiz. Hikmet (sanat) müminin yitiğidir, nerede bulursa alır" diye konuştu.

GÜNÜMÜZDE YAZILAN KUR'AN I KERİM DÜŞÜK YOĞUNLUKTA BASILDI

Konferanstan sonra özel sohbette, günümüzde el yazma Kur'an ı kerim sahibi olarak yapılan baskıları değerlendiren Hattat Hüseyin Kutlu, gelişmiş baskı teknolojilerine rağmen kolaycılık ve maliyet endişeleri sebebiyle sanat eserlerinin çoğaltılmasında da başarılı olamadığımızı söyledi.

Kendi yazdığı musafın yayıncı kurum tarafından 600 dpi (santimetredekaredeki nokta yoğunluğu) ile basıldığını, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Kur'an kursları için yapılan baskıda ise çözünürlüğün 300 dpi düşürüldüğünü anlatan Hüseyin Kutlu, "Oysa böyle bir günümüz el yazması musafın 1200 dpi çözünürlükle bu baskıyı en iyi yapabilen matbada basılması gerekir. Malesef bazen sanatçıların kendi arzuları dışında, işin ticari ve pratik uygulama yolları sebebiyle böyle eksiklikler de yaşanıyor. Biz Suudi Arabistan'da sıradan bir şekilde yazılıp, krallık eliyle her yıl yüzbinlerce basılıp dağıtılan alalede musafların yerine en iyisini yazdık. Ancak basmak konusunda tam başarılı olamadık" diye konuştu.

Hattat Hüseyin Kutlu, Bursa, Eskişehir ve İzmit'ten gelen talebelerinin konferans sonrasında mushafına hatıra olması için imzalaması talebini değişik mazeretler ortaya koyarak kibarca red etmeye çalıştı, ancak bütün mazeretler ortadan kalkınca sadece bir tanesini imzaladı .