Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkan Yardımcısı Koç Açıklaması
Kadir Yıldız - Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkan Yardımcısı ve Evde Sağlık Hizmetleri Derneği Genel Başkanı Dr. Orhan Koç, ''Bugün 20 milyona yakın vatandaşımızın raporlu ilaç kullandığını biliyoruz'' dedi.
Koç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kronik hastalıklarının, raporlu ve sürekli ilaç kullanan kesim olduğunu belirterek, Türkiye'de kronik hasta yükünün arttığını söyledi.
Kronik hasta yönetiminin, çocukluktan başladığını ifade eden Koç, hastalıktan korunmanın aslında annelik çağında başladığını kaydetti.
Koç, diyabet olan annelerin bebekleriyle ilgili sorunlarının olduğunun bilindiğini dile getirerek, sağlıklı yaşam döngüsünün babaanneden başlayıp toruna kadarki insanları kapsadığını bildirdi.
Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olmasından dolayı kronik hastalık yükünün fazla hissedilmediğini anlatan Koç, bu hastalığa sahip olan birçok vatandaşın normal yaşantısına devam ettiğini dile getirdi.
Koç, ''Kronik hastalıklar, 10-20 yıl Sonra ciddi anlamda ilgili organlarda sıkıntı ve kayıplar söz konusu oluyor. Bugün 20 milyona yakın vatandaşımızın raporlu ilaç kullandığını biliyoruz. Raporlu ilaç kullanan hastaların çoğu kronik hastadır. 30-40 yaşında olup da raporlu ilaç kullananlar, şu anda ciddi bir sağlık sorunu olarak görünmüyor. İlaç harcamalarımızda, yaklaşık yüzde 50-60 oranındaki payı kronik hastaların ilaçlarına gider olarak veriyoruz. Bunlar ilerde kurumsal ve evde bakım ihtiyaçları olacaktır'' diye konuştu.
İnsanlarda sağlıklı yaşam düşüncesi ve davranışının geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Koç, kronik hastalıklardan korunmak ve sağlıklı bireyler olabilmek için söz konusu durumun şart olduğuna dikkati çekti.
Koç, dönüşümün yetişkinlerden başlatılarak hayatın bitimine kadarki sürenin planlanmasıyla olacağını ifade ederek, Sağlık Bakanlığı olarak Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü'nün vizyonunun bu amaca göre kurgulandığını anlattı.
Şu anda anne ve baba adaylarına eğitim vererek bu süreci başlatıp, doğumun ardından da bebeğe karşı önlemlerin alındığını dile getiren Koç, bu çalışmaların yararlarının 20 yıl Sonra daha net anlaşılacağını vurguladı.
-''Koruyucu sağlık hizmetlerine önem veriyoruz''-
Koç, sağlık hizmetinin artması Sonrasında hastalıklara tanı koyma yüzdesinin arttığını ifade ederek, eskiden vatandaşın söz konusu hastalıklarla yaşadığını ancak tanı konulmadığını anlattı.
Hastalarla ilgili istatistik tutulmasıyla sağlıklı rakamların ortaya çıktığını belirten Koç, ''Bu nedenle bir artış oldu ancak önlem alınmazsa ileriye dönük yaşlanan nüfusla birlikte ciddi anlamda sıkıntı oluşabileceğini hem Avrupa verileri hem de bilimsel verilerden yola çıkarak söyleyebiliriz. Şimdiden biz bu tedbirleri almış bulunmaktayız. Koruyucu sağlık hizmetlerine bu kadar önem vermemizin sebeplerinden biri de bu, sağlıkta getireceği yükü hesap ediyoruz buna göre sağlık harcamaları planlamalarını planlıyoruz'' ifadelerini kullandı.
-''150 bin vatandaşa evde sağlık hizmeti veriyoruz''-
Sağlık hizmet sunumunda tüm vatandaşların talep ettikleri hizmeti, bulundukları ilde vermeyi hedeflediklerini dile getiren Koç, bu amaca yönelik olarak sağlık hizmetleri yatırımlarını yaygınlaştırdıklarını söyledi.
Koç, vatandaşlara tüm sağlık hizmetlerini verebilmek için planlamalar yaptıklarını anlatarak, Son 10 yılda uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı'nda hastanın hekime ulaşmasının yeterli olmadığını bildirdi.
''Son dönemde sağlık harcamalarımızın çoğunluğunu nitelikli sağlık hizmetlerine dönük yapıyoruz'' diyen Koç, hayatın kritik evrelerini oluşturan ve özel bakım gerektiren hizmetlere dönük planlamalar yaptıklarını kaydetti.
Koç, rehabilitasyon hizmetlerine dönük ciddi yatırımlar yaptıklarını ifade ederek, bunları da sistemin önemli bir vizyonu olarak şekillendirdiklerini belirtti.
Yaşlı ve özürlü vatandaşların sağlıkla ilgili problemleri olduğunda devreye girdiklerini dile getiren Koç, ''240 bin kişiye evde sağlık hizmeti sunduk'' dedi.
Şu anda 150 bin vatandaşa aktif olarak evde sağlık hizmeti verdikleri bildiren Koç, bu hizmetin verilmesinde gönüllü sağlık ekibinin önemli katkısının olduğunu kaydetti.
Yayıncı: Murat Paksoy
Kaynak: AA
Kronik hasta yönetiminin, çocukluktan başladığını ifade eden Koç, hastalıktan korunmanın aslında annelik çağında başladığını kaydetti.
Koç, diyabet olan annelerin bebekleriyle ilgili sorunlarının olduğunun bilindiğini dile getirerek, sağlıklı yaşam döngüsünün babaanneden başlayıp toruna kadarki insanları kapsadığını bildirdi.
Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olmasından dolayı kronik hastalık yükünün fazla hissedilmediğini anlatan Koç, bu hastalığa sahip olan birçok vatandaşın normal yaşantısına devam ettiğini dile getirdi.
Koç, ''Kronik hastalıklar, 10-20 yıl Sonra ciddi anlamda ilgili organlarda sıkıntı ve kayıplar söz konusu oluyor. Bugün 20 milyona yakın vatandaşımızın raporlu ilaç kullandığını biliyoruz. Raporlu ilaç kullanan hastaların çoğu kronik hastadır. 30-40 yaşında olup da raporlu ilaç kullananlar, şu anda ciddi bir sağlık sorunu olarak görünmüyor. İlaç harcamalarımızda, yaklaşık yüzde 50-60 oranındaki payı kronik hastaların ilaçlarına gider olarak veriyoruz. Bunlar ilerde kurumsal ve evde bakım ihtiyaçları olacaktır'' diye konuştu.
İnsanlarda sağlıklı yaşam düşüncesi ve davranışının geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Koç, kronik hastalıklardan korunmak ve sağlıklı bireyler olabilmek için söz konusu durumun şart olduğuna dikkati çekti.
Koç, dönüşümün yetişkinlerden başlatılarak hayatın bitimine kadarki sürenin planlanmasıyla olacağını ifade ederek, Sağlık Bakanlığı olarak Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü'nün vizyonunun bu amaca göre kurgulandığını anlattı.
Şu anda anne ve baba adaylarına eğitim vererek bu süreci başlatıp, doğumun ardından da bebeğe karşı önlemlerin alındığını dile getiren Koç, bu çalışmaların yararlarının 20 yıl Sonra daha net anlaşılacağını vurguladı.
-''Koruyucu sağlık hizmetlerine önem veriyoruz''-
Koç, sağlık hizmetinin artması Sonrasında hastalıklara tanı koyma yüzdesinin arttığını ifade ederek, eskiden vatandaşın söz konusu hastalıklarla yaşadığını ancak tanı konulmadığını anlattı.
Hastalarla ilgili istatistik tutulmasıyla sağlıklı rakamların ortaya çıktığını belirten Koç, ''Bu nedenle bir artış oldu ancak önlem alınmazsa ileriye dönük yaşlanan nüfusla birlikte ciddi anlamda sıkıntı oluşabileceğini hem Avrupa verileri hem de bilimsel verilerden yola çıkarak söyleyebiliriz. Şimdiden biz bu tedbirleri almış bulunmaktayız. Koruyucu sağlık hizmetlerine bu kadar önem vermemizin sebeplerinden biri de bu, sağlıkta getireceği yükü hesap ediyoruz buna göre sağlık harcamaları planlamalarını planlıyoruz'' ifadelerini kullandı.
-''150 bin vatandaşa evde sağlık hizmeti veriyoruz''-
Sağlık hizmet sunumunda tüm vatandaşların talep ettikleri hizmeti, bulundukları ilde vermeyi hedeflediklerini dile getiren Koç, bu amaca yönelik olarak sağlık hizmetleri yatırımlarını yaygınlaştırdıklarını söyledi.
Koç, vatandaşlara tüm sağlık hizmetlerini verebilmek için planlamalar yaptıklarını anlatarak, Son 10 yılda uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı'nda hastanın hekime ulaşmasının yeterli olmadığını bildirdi.
''Son dönemde sağlık harcamalarımızın çoğunluğunu nitelikli sağlık hizmetlerine dönük yapıyoruz'' diyen Koç, hayatın kritik evrelerini oluşturan ve özel bakım gerektiren hizmetlere dönük planlamalar yaptıklarını kaydetti.
Koç, rehabilitasyon hizmetlerine dönük ciddi yatırımlar yaptıklarını ifade ederek, bunları da sistemin önemli bir vizyonu olarak şekillendirdiklerini belirtti.
Yaşlı ve özürlü vatandaşların sağlıkla ilgili problemleri olduğunda devreye girdiklerini dile getiren Koç, ''240 bin kişiye evde sağlık hizmeti sunduk'' dedi.
Şu anda 150 bin vatandaşa aktif olarak evde sağlık hizmeti verdikleri bildiren Koç, bu hizmetin verilmesinde gönüllü sağlık ekibinin önemli katkısının olduğunu kaydetti.
Yayıncı: Murat Paksoy