Bakan Çağlayan'dan 'Küresel Rekabet' Açıklaması
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Türkiye küresel rekabette parlayan elmas gibi, küresel rekabet gücü sıralamasında 16 sıra birden atladık, 144 ülke içinde 43. sıraya yerleştik" dedi.
Bakan Çağlayan, yaptığı yazılı açıklamada, Küresel Rekabet Gücü Raporu'nu değerlendirerek, 16 basamak birden yükselmenin muazzam bir başarı olduğunu belirtti.
Geçen yıl 142 ülke arasında 59. sırada yer alan Türkiye'nin bu yıl 16 basamak ilerleyerek 144 ülke arasında 43. sırada yer aldığına dikkat çeken Çağlayan, "Bu muazzam bir sıçrama. Bu başarı çok az ülkenin gerçekleştirebileceği ilerlemedir. Kazakistan'ın ardından en iyi sıçrama yapan ikinci ülkeyiz. İftiharla söylüyorum; küresel rekabette şimdiye kadarki en iyi konumumuza yükseldik. Ben bunu vatandaş-iş dünyası-devlet ve STK'ların ortak bir başarısı olarak görüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Raporda Türkiye'nin 2011'deki yüksek büyüme hızı, yakaladığı makroekonomik istikrar, mali sektörün sağlam yapısı, yerel piyasada ve özellikle mal piyasasında ulaşılan rekabet düzeyinin genel rekabet düzeyini olumlu yönde etkilediğine işaret edildiğini kaydeden Çağlayan, "Bunların görülmeye başlaması sevindirici bir şey. Biz hükümet olarak 2002 Sonundan beri var gücümüzle bu ülkenin tüm vatandaşlarının refah seviyesini yükseltmek için çalışıyoruz. Geçen yıl itibarıyla ülkemizdeki gelir dağılımı şimdiye kadarki en iyi seviyesine gelmiş durumda. Yeter mi? Tabii ki yetmez. Biz bulunduğumuz yeri beğenmiyoruz. Sürekli daha iyisi için çalışıyoruz. Bütçe dengesinden cari dengeye, büyümeden katma değer yaratmaya, marka geliştirmeden altyapı yatırımlarına kadar A'dan Z'ye her aşamada amacımız bu" ifadelerini kullandı.
Bakan Çağlayan, rapordaki tüm ülkelerin ekonomilerinin kalkınma düzeyine göre sınıflandırıldığını vurgulayarak, "Türkiye etkinlik bazlı ekonomiden inovasyon bazlı ekonomiye geçiş aşamasındaki ülkelerden biri olarak gösteriliyor. Bu, doğru yolda olduğumuzun bir göstergesi. Orta gelir tuzağına takılmamak için doğru bir stratejiye sahip olduğumuzu düşünüyoruz. Vizyonumuz Türkiye ekonomisinin yüksek katma değerli üretim yapan bir yapıya kavuşturarak 2023 hedeflerine ulaşmaktır. Gerek uluslar arası doğrudan yatırım politikamız, gerek ihracat politikamız, gerek teşvik politikamız bu temel üzerine dayalı. Hizmet ihracatında da amacımız bu" dedi.
Türkiye'nin Son yıllarda yaptığı birçok atılım olduğuna dikkat çeken Çağlayan, şunları kaydetti: "Küresel Rekabet Endeksi'ni oluşturan üç alt endeks var. Temel gereklilikler endeksinde Türkiye, geçen yıla göre 7 basamak, verimlilik artırıcılar endeksinde 10 basamak ve yenilikçilik ve gelişmişlik faktörleri endeksinde 8 basamak yükseldi. Hatırlarsanız bu hafta Sonu ülkemiz çok sayıda tasarım ödülü aldı. Ar-ge ve inovasyonda büyük atılım içindeyiz. Ben tüm vatandaşlarımdan şu konuda müsterih olmalarını isterim. Türkiye artık sosyo-ekonomik olarak eski Türkiye değil. Her alanda büyük bir değişim içindeyiz. Hala yolun başındayız fakat iyi bir ivme yakaladık. Ar-ge ve inovasyon yatırımlarımız kamu-özel işbirliği ile artarak devam ediyor. Yazılım hazırlayan ve ihraç etmeye başlayan çok sayıda firmamız var. Uzun süreden beri yayımlanan bu raporda şimdiye kadarki en iyi sırayı yakaladık. Ben bunu bir Sonuç değil, bir başlangıç olarak görüyorum. Dünya ekonomisindeki çalkantılar yıldan yıla tüm ülkeler gibi bizi de etkileyecek. Ama amacımız ülkemizi 2023’te dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak, halkımızı dünyanın en müreffeh yaşayan halklarından biri yapmak, ülkemizi dünyanın en iyi iş ortamlarından birine sahip ülkesi yapmaktır. "
Kaynak: İHA
Geçen yıl 142 ülke arasında 59. sırada yer alan Türkiye'nin bu yıl 16 basamak ilerleyerek 144 ülke arasında 43. sırada yer aldığına dikkat çeken Çağlayan, "Bu muazzam bir sıçrama. Bu başarı çok az ülkenin gerçekleştirebileceği ilerlemedir. Kazakistan'ın ardından en iyi sıçrama yapan ikinci ülkeyiz. İftiharla söylüyorum; küresel rekabette şimdiye kadarki en iyi konumumuza yükseldik. Ben bunu vatandaş-iş dünyası-devlet ve STK'ların ortak bir başarısı olarak görüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Raporda Türkiye'nin 2011'deki yüksek büyüme hızı, yakaladığı makroekonomik istikrar, mali sektörün sağlam yapısı, yerel piyasada ve özellikle mal piyasasında ulaşılan rekabet düzeyinin genel rekabet düzeyini olumlu yönde etkilediğine işaret edildiğini kaydeden Çağlayan, "Bunların görülmeye başlaması sevindirici bir şey. Biz hükümet olarak 2002 Sonundan beri var gücümüzle bu ülkenin tüm vatandaşlarının refah seviyesini yükseltmek için çalışıyoruz. Geçen yıl itibarıyla ülkemizdeki gelir dağılımı şimdiye kadarki en iyi seviyesine gelmiş durumda. Yeter mi? Tabii ki yetmez. Biz bulunduğumuz yeri beğenmiyoruz. Sürekli daha iyisi için çalışıyoruz. Bütçe dengesinden cari dengeye, büyümeden katma değer yaratmaya, marka geliştirmeden altyapı yatırımlarına kadar A'dan Z'ye her aşamada amacımız bu" ifadelerini kullandı.
Bakan Çağlayan, rapordaki tüm ülkelerin ekonomilerinin kalkınma düzeyine göre sınıflandırıldığını vurgulayarak, "Türkiye etkinlik bazlı ekonomiden inovasyon bazlı ekonomiye geçiş aşamasındaki ülkelerden biri olarak gösteriliyor. Bu, doğru yolda olduğumuzun bir göstergesi. Orta gelir tuzağına takılmamak için doğru bir stratejiye sahip olduğumuzu düşünüyoruz. Vizyonumuz Türkiye ekonomisinin yüksek katma değerli üretim yapan bir yapıya kavuşturarak 2023 hedeflerine ulaşmaktır. Gerek uluslar arası doğrudan yatırım politikamız, gerek ihracat politikamız, gerek teşvik politikamız bu temel üzerine dayalı. Hizmet ihracatında da amacımız bu" dedi.
Türkiye'nin Son yıllarda yaptığı birçok atılım olduğuna dikkat çeken Çağlayan, şunları kaydetti: "Küresel Rekabet Endeksi'ni oluşturan üç alt endeks var. Temel gereklilikler endeksinde Türkiye, geçen yıla göre 7 basamak, verimlilik artırıcılar endeksinde 10 basamak ve yenilikçilik ve gelişmişlik faktörleri endeksinde 8 basamak yükseldi. Hatırlarsanız bu hafta Sonu ülkemiz çok sayıda tasarım ödülü aldı. Ar-ge ve inovasyonda büyük atılım içindeyiz. Ben tüm vatandaşlarımdan şu konuda müsterih olmalarını isterim. Türkiye artık sosyo-ekonomik olarak eski Türkiye değil. Her alanda büyük bir değişim içindeyiz. Hala yolun başındayız fakat iyi bir ivme yakaladık. Ar-ge ve inovasyon yatırımlarımız kamu-özel işbirliği ile artarak devam ediyor. Yazılım hazırlayan ve ihraç etmeye başlayan çok sayıda firmamız var. Uzun süreden beri yayımlanan bu raporda şimdiye kadarki en iyi sırayı yakaladık. Ben bunu bir Sonuç değil, bir başlangıç olarak görüyorum. Dünya ekonomisindeki çalkantılar yıldan yıla tüm ülkeler gibi bizi de etkileyecek. Ama amacımız ülkemizi 2023’te dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak, halkımızı dünyanın en müreffeh yaşayan halklarından biri yapmak, ülkemizi dünyanın en iyi iş ortamlarından birine sahip ülkesi yapmaktır. "