Anne Karnında Savaşla Tanışan Suriyeli İkizlerin Öyküsü
Suriye'deki katliamın şahitleri çocuklar, savaşın izini hayatları boyunca taşıyacak.
Suriye'de gözlerini savaşa açan çocukların yanında bir de ailelerinin kaçtığı ülkelerde dünyaya merhaba diyen minikler var. Bunlardan ikisi de Ahmed ve Beyan isimli ikiz bebekler. Halep'ten kaçan binlerce Suriyeli aileden birinin yeni üyeleri olan Ahmed ve Beyan Kilis'te dünyaya gözlerini açtı. Bombardımandan kaçış esnasında henüz anne karnında olan bebekler, Türkiye sınırındaki Babusselam bölgesinde, sığınmacılar için mescitten çevrilme, 5 metrekarelik bir odada savaşın en acı çığlıklarını atıyor. Savaşın yokluğu içerisinde mamaları bile soğuk suyla yapılıyor. Aile tedirgin bir şekilde savaşın darmadağın ettiği psikolojilerini düzeltmeye çalışırken, bir yandan da Türkiye'deki kamplara alınacakları günü bekliyor. Ramazan ayında kontrolünü yitirdiği Halep’e hava saldırısı düzenleyen Suriye ordusu, sivil insanların bu bombardımanlarda hayatını kaybetmesine sebep oldu. Evleri yıkılan binlerce Suriyeli de çocuklarını da yanına alarak, Halep’ten kaçmaya başladı.
Türkiye sınırına gelen ve Babusselam bölgesinde gümrük alanına geçici olarak yerleşen Suriyeliler, şimdilik kendilerini güvende hissediyor. Bomba sesleri hala kulaklarında çınlayan yaklaşık 6 bin Suriyelinin her birinin de acı dolu ayrı ayrı hikayesi var. İkiz bebeklerine hamileyken, saldırılardan dolayı ailesiyle birlikte Halep’ten kaçmak zorunda kalan Fatıma Abdullah’ın hikâyesi de dikkat çekiyor. Ramazan ayında eşi Abdullah Muhammed ve akrabalarıyla zorlu yolculuğu başlayan Fatıma, doğumu da yaklaşınca Kilis Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Burada doğum yapan Fatıma, ikiz bebekleri Ahmed ve Beyan’ı kucağına aldı. Daha sonra tekrar Babusselam’da beklemeye başlayan aile, gümrük antreposunda mescit olarak kullanılan 5 metrekarelik bir odaya alındı. Aile, salgın hastalık tehlikesinin de baş gösterdiği bölgede, henüz 20 günlük olan ikiz bebeklerinin başına bir şey gelmemesi için dua ediyor. Yere serilen battaniyenin üzerinde, yüzleri sinek konmasın diye eski bir tülle kapatılan bebeklerin her ağlaması, savaştan kaçan aileyi tedirgin ediyor. Zor şartlar altında yaşam mücadelesini sürdürürken, bir yandan da bebeklerinin üzerine titreyen aile, mamayı bile soğuk suyla hazırlamak zorunda kalıyor .
Türkiye sınırına gelen ve Babusselam bölgesinde gümrük alanına geçici olarak yerleşen Suriyeliler, şimdilik kendilerini güvende hissediyor. Bomba sesleri hala kulaklarında çınlayan yaklaşık 6 bin Suriyelinin her birinin de acı dolu ayrı ayrı hikayesi var. İkiz bebeklerine hamileyken, saldırılardan dolayı ailesiyle birlikte Halep’ten kaçmak zorunda kalan Fatıma Abdullah’ın hikâyesi de dikkat çekiyor. Ramazan ayında eşi Abdullah Muhammed ve akrabalarıyla zorlu yolculuğu başlayan Fatıma, doğumu da yaklaşınca Kilis Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Burada doğum yapan Fatıma, ikiz bebekleri Ahmed ve Beyan’ı kucağına aldı. Daha sonra tekrar Babusselam’da beklemeye başlayan aile, gümrük antreposunda mescit olarak kullanılan 5 metrekarelik bir odaya alındı. Aile, salgın hastalık tehlikesinin de baş gösterdiği bölgede, henüz 20 günlük olan ikiz bebeklerinin başına bir şey gelmemesi için dua ediyor. Yere serilen battaniyenin üzerinde, yüzleri sinek konmasın diye eski bir tülle kapatılan bebeklerin her ağlaması, savaştan kaçan aileyi tedirgin ediyor. Zor şartlar altında yaşam mücadelesini sürdürürken, bir yandan da bebeklerinin üzerine titreyen aile, mamayı bile soğuk suyla hazırlamak zorunda kalıyor .