HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın'ı Jitem Öldürdü İddiası

Terör örgütü PKK’da 10 yıl kaldıktan sonra Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele (JİTEM) bünyesinde görev yapan Abdulkadir Aygan, 1991 yılında öldürülen zamanın Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın’ın kendisinin de içinde bulunduğu Cem Ersever kontrolündeki JİTEM tarafından öldürüldüğünü ileri sürdü.

HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın'ı Jitem Öldürdü İddiası
İsveç'te ikamet eden ve geçtiğimiz gün Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 'JİTEM ana davası'nda Türkiye'ye iadesi istenilen Abdulkadir Aygan, internet üzerinden sağlanan iletişimle 1991 yılında öldürülen Vedat Aydın olayı ile ilgili bildiklerini anlattı. Vedat Aydın öldürülmeden bir süre önce ev adresinin keşfi için Cem Ersever’in kendisini de ekibe dahil ettiğini belirten Abdulkadir Aygan, Aydın’ın evine keşfe nasıl gittiklerini ve sonrasında neler olduğunu anlattı.

Aygan, “Cem, Selahattin ve Ali Ozansoy apartmana çıkıp evi tanımaya gittiklerinde ben de Aytekin Özen binbaşıyla caddenin karşı tarafında arabada bekledim. Aradan çok zaman geçmeden, bir sabah JİTEM’deki mesaime başlamak için geldiğimde bir sessizlik fark ettim. Mesai saati geçmesine rağmen, ortalıkta kimse yoktu. Orada çaycılık ve komutanın emir erliğini yapan askerlere neredeler diye sorduğumda, asker bana ‘Abi, hepsi uyuyor, gece bir yere gittiler ve geç saatte döndüler. Cem Binbaşı kendilerini uyandırmamamızı emretti” dedi.

Acaba gece nereye gittiler merak edip düşünürken Cem Binbaşı uyandı ve niçin erken geldiğimi sordu. Ben de her zamanki gibi normal mesai saatimde işe geldiğimi söyledim” dedi.

“BUGÜN DIŞARI ÇIKMAYIN VEDAT AYDIN’IN CESEDİ BULUNMUŞ”
Cem Binbaşı’nın kendisine dışarı çıkmamaları için talimat verdiğini belirten Abdulkadir Aygan, bu konuşmaların ardından birkaç saat sonra Diyarbakır’ın karıştığını söyledi.

Aygan, “Cem Binbaşı bana ‘Bugün dışarı çıkmayın. Vedat Aydın'ın cesedi bulunmuş, ortalık karışabilir, dışarı çıkmanız risklidir' diye talimat verdi. Ardından da ‘Seni çağırmadık diye darılma, komşuda pişer bize de düşer' şeklinde sözde tesellide bulundu. Yan tarafta İbrahim Babat, Ali Ozansoy ve Fethi Çetin'e tahsis edilmiş olan odaya gittiğimde, bu şahısların da uyuduğunu gördüm. Ayakkabılarından ve elbiselerinden araziye gittikleri anlaşılıyordu. Herhalde bana yeterince güvenmiyorlar ki beni bu işten haberdar etmemişler diye düşündüm. Birkaç saat sonra, Diyarbakır karışmıştı. Bağırmalar, slogan sesleri, polis panzerlerinin sirenleri, birbirine karışıyordu. Cenaze Mardinkapı Mezarlığı’na getirildiğinde, yoğun bir uzun namlulu silah sesleri duyuldu. Gelişmeleri Cem Ersever telsizden takip edip mahiyetinde bulunan bizlere aktarıyordu. Mezarlıktaki ateş emrini İl Jandarma Alay Komutanı İsmet Yediyıldız vermişti. Askerlerin açtığı ateş sonucu birçok kişi yaralanmış, 7-8 kişi de hayatını kaybetmişti” şeklinde konuştu.

Zamanın HEP milletvekilleri Leyla Zana, Ahmet Türk, Sırrı Sakık ve başka birçok yöneticinin çıkan olaylarda tartaklandığını ve hakarete maruz kaldıklarını ileri süren Aygan, buna rağmen Diyarbakır’daki en büyük katılımlı cenaze törenine şahitlik ettiğini söyledi.

Bu katliamla birlikte halka korku verilmek istendiğini iddia eden Abdulkadir Aygan, “Halka verilmek istenen korku, devlet güçlerine çökmüştü. Resmi kurum ve konutların etrafında yüzlerce polis pusuya yatıp gelebilecek saldırılara karşı koymayı düşünüyordu” ifadelerini kullandı.

HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın 5 Temmuz 1991 yılında kaçırılmış ve 7 Temmuz 1991 yılında Elazığ’ın Maden ilçesinde cesedi bulunmuştu .
Kaynak: İHA