Başbakan Yardımcısı Bozdağ'dan Açıklama

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye'de, ''kriz olsun da şu AK Parti'den kurtulalım'' diyen bedduacılar olduğunu söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ'dan Açıklama
Bozdağ, AK Parti Bayburt İl Başkanlığı'nı ziyareti sırasında partililere hitaben yaptığı konuşmada, kendilerinden öncekilerin eğer hızlı bir şekilde hareket etselerdi, bugün Türkiye'nin sorunlarının başka olacağını belirterek, ''Bugün yaşadığımız sorunların hiçbirini yaşamazdık. Allah'a şükür Türkiye'nin ekonomisini her alanda güçlendirdik. 2001 krizinden sonra IMF'den borç alan Türkiye, IMF para verirken, 'ben size parayı veririm, ama parayı yönetecek adamı da vereceğim' dayatmasını yapan IMF, bunu kabul eden hükümet, sonra Kemal Derviş'in gelip bakan olması, o emrediyor, hükümet şakır şakır yapıyor'' dedi.

''MHP'liler biliyorsunuz böyle dağıtmayı severler'' diyen Bozdağ, ''Vatan, millet, Sakarya edebiyatını severler ama edebiyatını severler. Biz ise gerçeğini yaparız. Kemal Derviş'e ve IMF'ye bu ülkeyi rehin ettiler, onurlu, gururlu dış politika, haysiyetli yönetim. Ondan sonra IMF'nin gönderdiği kişi ne dedi ise onu yaptılar. Nerede onur- Biz ne yaptık- IMF'nin borçlarını ödedik. 2008 finans krizi başladığı zaman o dönemde 'IMF ile görüşün' diye baskılar vardı. Sayın Başbakanımız, 'görüşürüz' dedi, 'ama bizim de şartlarımız var' dedi.

Görüştük, şartlarımızı kabul etmeyince Başbakanımızın hatırlayacaksınız, 'ben bu milletin ümüğünü IMF'ye sıktırmam, anlaşamam buyurun' dedi.

IMF'yi Türkiye'den gönderdik'' diye konuştu.

Bozdağ, Türkiye'de kriz bedduacıları olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

''Türkiye'de, 'kriz olsun da şu AK Parti'den kurtulalım' diyen bedduacılar var. Bizi sandıkta yenemiyorlar, çalışmada yenemiyorlar, koşmada yenemiyorlar, geceyi ve gündüzü birbirine katmada yenemiyorlar, hukuk dışı yol ve yöntemlerle alt edemiyorlar, 'ne yapalım, krizlerin duasına çıkalım' diye bekleyen kriz bedduacıları var Türkiye'de. Dua ediyorlar, 'aman bir ekonomik kriz olsa da fabrikalar kapansa, bankalar iflas etse, insanlar işsiz kalsa, şu ülkede her şey akla takla olsa da tek şu AK Parti'den kurtulsak' diyen, emin olun kriz tellalcılığı yapmış ve yapan, bunun için dua eden bazı kesimler var. Onu siz de biliyorsunuz, biz de biliyoruz. Bütün bunlara rağmen, bütün süreçleri başarıyla atlattık. IMF'ye yol verdik, dahası şimdi IMF'ye 5 milyar dolar da yardım yapıyoruz. Onurlu ve gururlu Türkiye böyle olur.

Ekonomide bu memleketi ayağa kaldıran adımları sizin seçtiğiniz, sizin emek verdiğiniz kadrolar bu ülkede gerçekleştirdi. Amerika'da krizin etkileri devam ederken, Yunanis'tan iflas ederken, Euro Bölgesi'nden Yunanistan'ın çıkması konuşulurken, İtalya'da Başbakan kriz nedeniyle istifa ederken, işçilerin memurların maaşları azaltılırken, Türkiye Allah'a şükür bunların hiçbirini yapmıyor. Bir yandan daha fazla işçi işe başlıyor, bir yandan daha fazla kamu görevlisi istihdam ediliyor.''

-''Milletin istemediği bir yolda yürümedik''-

Kriz duacılarının ve kriz tellallarının dediklerinin bu ülkede olmadığını, olmayacağını da belirten Bozdağ, şunları söyledi:

''Neden- Çünkü at binenin, kılıç kuşananındır. Bu atın üzerinde sahibi var, bu işi bilenler var. Onun için kriz tellalları boş yere kendi kendilerine hayal kurmasınlar. Türkiye'de AK Parti iktidarda olduğu sürece ne ekonomik krizler, ne de siyasi krizler asla yaşanmaz. Bizden önce 28 Şubat krizi vardı, ondan sonra darbeler var, 28 Şubat, 27 Nisan dönemleri var. Bizden öncekilere baktığımız zaman siyasal krizlerde hep ne yapılmış, siyaset kenara çekilmiş. İşte 12 Mart 1971, muhtırayı veriyorlar siyaset esas duruşa geçiyor, muhtırayı verenler ne derse Meclis onun noterliğini yapıyor. İşte 27 Nisan 2007, e muhtırası oldu. O zaman biz ne yaptık, sizin seçtiğiniz kadrolar, şunu yaptık. O bildiriyi yırttık, çöpe attık. Milletin emanetine sahip çıktık. Milletin verdiği yetkiyi Ankara'da başkalarıyla paylaşmadık. 'Ankara'da sadece milletin dediği olacak' dedik ve onun mücadelesini verdik. Hamdolsun bugün geldiğimiz noktada Türkiye siyasi krizlere de kotalı bir ülke haline gelmiştir. Sebebi emanete sahip çıkan kadrolar sayesindedir.

Eskiden Bayburt'ta milletvekili seçerdiniz, burada meydanda bir sürü vaatleri olurdu, Ankara'ya gittiğinde yapamaz, halbuki tam da dediğinin tersini yapardı. Geldiğinde de hesabını sorar Bayburtlu 'niye böyle yaptın' diye, cevap hazır, 'biz burada meydanda gürledik ama Ankara'da işler öyle gitmiyor, kazın ayağı öyle değil, orada başka türlü gidiyor' deyip, işin kenarından sıyrılmanın gayreti içerisinde oluyorlardı ama şimdi yok.''

Bozdağ, bu süre içinde millete rağmen bir işin altına imza atmadıklarını ifade ederek, ''Milletin istemediği bir yolda yürümedik. Milletin, 'yapma' dediğini yapmadık, çünkü bizim hiza ve istikamet alacağımız tek bir göz var o da milletin gözüdür. Sadece milletin gözüne bakarız. Bundan sonra da milletin gözüne bakarak hiza ve istikamet alacağız, milletimizle beraber yolumuzu yürümeye devam edeceğiz'' dedi.

Bugün 12 Eylül 1980 darbesini yapan generallerin yargının önünde hesap verdiğini vurgulayan Bozdağ, ''Onun içindir ki 28 Şubat sürecinde milletin iradesine ve demokrasisine balans ayarını verdiğini söyleyenler, bugün yargıda hesap veriyorlar. 2003'den sonra AK Parti iktidara geldi diye, yeni balans ayarı vermek hayali kuranlar, bu tür çalışmalar yaptıkları iddiasıyla Silivri'de yargıya hesap veriyorlar. Öyle ki bugün geçmişte darbe yapmış olanların hepsi, darbe teşebbüsü yapanlarla ilgili, TBMM'de araştırma komisyonu kurulmuş, bu konuları araştırıyor ve bunları soruşturuyor'' diye konuştu.

-''Biz kimsenin önünde eğilmedik''-

Bozdağ, bütün bunların, bu ülkenin tarihinde olan ilkler olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Şimdiye kadar şapkasını alıp kaçan siyasetçiler vardı, fötrünü alıp kaçan siyasetçiler vardı. Şimdi şapkasız, fötrsüz siyasetçiler var. Kaçan değil, yerinde duran, emaneti satan değil, emanete sahip çıkan kadrolar var. Onun için Türkiye'nin siyaset anlayışı sizin sayenizde değişti. Bundan sonra milletin emanetine sahip çıkmayanlara bu milletin iktidar yüzü gösterme imkanı yok. Çünkü AK Parti ile beraber milletimiz emanete sahip çıkan ve ihanet etmeyen kadroların başarısına şahit oldu. Bundan sonra da bu başarıyı herkesten ve her kesimden isteyecektir. Ben muhalefet partilerine söylüyorum, başka arayışlara girmenize gerek yok. Ankara'larda falan yerlerde, filan yerlerde kulisler yapmanıza gerek yok. Milletin arasına girin, milletin emanetine sahip çıkın, bu millet o zaman belki sizin yüzünüze bakar. Yoksa birileri ile el sıkışarak bu millet size iktidar yüzünü asla göstermez. Çünkü manşetlerle gelen, manşetle gidiyor. Kasetle gelen, kasetle gidiyor. Operasyonla gelen, operasyonla gidiyor. Hamdolsun kasetle de gelmedik, manşetle de gelmedik, operasyonla da gelmedik. Her türlü komplolarla mücadele ederek bugüne geldik ve bugünden sonra da yolumuza devam edeceğiz. Biz kimsenin önünde eğilmedik, sadece Allah'ın önünde eğildik, milletimizin önünde eğildik, başka kimsenin önünde eğilmedik. Bundan sonra da Allah'ın ve milletin huzurunda eğilme dışında hiçbir yerde eğilmeden, bükülmeden yolumuza devam edeceğiz.

Bozdağ, daha sonra Aydıntepe ilçesine giderek ederek, buradaki Merkez Camisi'nde ikindi namazı kıldı. Bozdağ, ilçe esnafıyla da bir süre sohbet etti .
Kaynak: AA