Cilt Kanserinde Erken Teşhis
Benlerin büyüklük, şekil ya da renginde herhangi bir değişiklik görülmesi durumunda hekime başvurulması gerektiği bildirildi.
Memorial Antalya Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzman Dr. Lütfiye Çoban, cilt kanseri açısından benlerin iki yönden önem taşıdıklarını belirterek, “Melanom türü deri kanserleri ilk evresinde yeni çıkan bir ben gibi algılanabilir. İkinci olarak da daha önce var olan benlerden bazı deri kanserleri gelişebilir. Deriye renk veren hücrelerin kanseri olan ‘melanom’ deri kanserleri içinde en ciddi seyirli olanı ve tüm kanser türleri arasında artışı en hızlı olanıdır" dedi.
Böylesine önemli bir hastalığın erken tanı ile tam tedavisinin mümkün olduğunu anlatan Çoban, şöyle konuştu: "Melanom hastalarının yarıdan daha az kısmında, hastalık eski bir ben üzerinde gelişir. Eski bir benin renk değiştirmesi, büyüklüğünün artması, üzerinde kabarıklık, kanama olması ya da yara açılması melanom için işaret olabilir. Bunun yanında yeni ben oluşumunun hayatın ilk 30 yılında gerçekleştiği unutulmamalı; bu nedenle 35 yaşından sonra çıkan yeni benler önemsenmelidir.”
50 YAŞ ÜZERİNDE HERKES DERİ MUAYENESİ OLMALI
Dr.Çoban, tüm kanserlerde olduğu gibi cilt kanserinde de erken tanının çok önemli olduğunu kaydederek şunları söyledi: ”Erken tanı için yeni ben çıkıp çıkmadığı, eski benlerde değişiklik olup olmadığına dikkat edilmelidir. Eski benlerde görülen asimetri, benlerin kenarlarında düzensizlik, renk değişikliği, ben çapının 6mm'den büyük olması, kaşınma, kanama, ağrıma, üzerinde yara açılması gibi değişikliklerin görülmesi durumunda dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır. 50 yaşın üzerinde olanlar, vücudunda 50 üzerinde ben olanlar, ailesinde melanom öyküsü bulunanlar, daha önce melanom geçirmiş olanlar ya da diğer türde cilt kanseri geçirenler yılda bir kez deri muayenesi olmalıdır.”
VÜCUDUNUZDA BULUNAN BENLERİ TANIYIN
Vücuttaki benlerin yerlerinin bilinmesi, yapılarının tanınmasının önemli olduğunu ifade eden Memorial Antalya Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzman Dr. Lütfiye Çoban, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun için yer ve yapılarını tanıyana kadar haftada bir kez daha sonra ise 1-2 ay aralarla kendi kendine ben muayenesi yapılmalıdır. İyi aydınlanan bir odada, bir boy aynası ve bir el aynası yardımı ile yeni çıkan benlerin olup olmadığına ve eski benlerdeki değişikliklere dikkat edilmelidir. Vücut, bölgelere ayrılarak incelenmelidir. Ağız içi, kulak içi ve arkası, koltuk altı, parmak araları gibi bölgeler unutulmamalıdır. Sırt ve bacakların arka kısmı için el aynasının yardımına başvurulmalıdır. Saç dipleri için aile bireylerinden yardım alınabilir. Daha sonraki muayenelere kılavuz olması bakımından bir şema üzerine işaretlemeler yapılabilir”
DİJİTAL DERMATOSKOPİ CİHAZI İLE BENLERİNİZ MERCEK ALTINDA
Muayenede dermatoloji uzmanının genel olarak tüm benleri değerlendirdikten sonra dermatoskopi adı verilen deri yüzey mikroskobisi ile şüpheli benleri detaylı olarak incelediğini anlatan Dr. Çoban, “Dijital dermatoskopi deri yüzey mikroskobisidir. Benlerin 20-70 kat kadar büyütülerek alınan görüntüsünün yüksek çözünürlüklü bir bilgisayar ortamında değerlendirilmesini sağlar. Bu görüntüler arşivlenir ve her kontrolde eski ve yeni görüntüyü karşılaştırarak yeni oluşan bir beni veya eski bir bendeki değişikliği takip ederek melanomun erken tanısı mümkün olmaktadır” dedi.
Kaynak: İHA
Böylesine önemli bir hastalığın erken tanı ile tam tedavisinin mümkün olduğunu anlatan Çoban, şöyle konuştu: "Melanom hastalarının yarıdan daha az kısmında, hastalık eski bir ben üzerinde gelişir. Eski bir benin renk değiştirmesi, büyüklüğünün artması, üzerinde kabarıklık, kanama olması ya da yara açılması melanom için işaret olabilir. Bunun yanında yeni ben oluşumunun hayatın ilk 30 yılında gerçekleştiği unutulmamalı; bu nedenle 35 yaşından sonra çıkan yeni benler önemsenmelidir.”
50 YAŞ ÜZERİNDE HERKES DERİ MUAYENESİ OLMALI
Dr.Çoban, tüm kanserlerde olduğu gibi cilt kanserinde de erken tanının çok önemli olduğunu kaydederek şunları söyledi: ”Erken tanı için yeni ben çıkıp çıkmadığı, eski benlerde değişiklik olup olmadığına dikkat edilmelidir. Eski benlerde görülen asimetri, benlerin kenarlarında düzensizlik, renk değişikliği, ben çapının 6mm'den büyük olması, kaşınma, kanama, ağrıma, üzerinde yara açılması gibi değişikliklerin görülmesi durumunda dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır. 50 yaşın üzerinde olanlar, vücudunda 50 üzerinde ben olanlar, ailesinde melanom öyküsü bulunanlar, daha önce melanom geçirmiş olanlar ya da diğer türde cilt kanseri geçirenler yılda bir kez deri muayenesi olmalıdır.”
VÜCUDUNUZDA BULUNAN BENLERİ TANIYIN
Vücuttaki benlerin yerlerinin bilinmesi, yapılarının tanınmasının önemli olduğunu ifade eden Memorial Antalya Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzman Dr. Lütfiye Çoban, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun için yer ve yapılarını tanıyana kadar haftada bir kez daha sonra ise 1-2 ay aralarla kendi kendine ben muayenesi yapılmalıdır. İyi aydınlanan bir odada, bir boy aynası ve bir el aynası yardımı ile yeni çıkan benlerin olup olmadığına ve eski benlerdeki değişikliklere dikkat edilmelidir. Vücut, bölgelere ayrılarak incelenmelidir. Ağız içi, kulak içi ve arkası, koltuk altı, parmak araları gibi bölgeler unutulmamalıdır. Sırt ve bacakların arka kısmı için el aynasının yardımına başvurulmalıdır. Saç dipleri için aile bireylerinden yardım alınabilir. Daha sonraki muayenelere kılavuz olması bakımından bir şema üzerine işaretlemeler yapılabilir”
DİJİTAL DERMATOSKOPİ CİHAZI İLE BENLERİNİZ MERCEK ALTINDA
Muayenede dermatoloji uzmanının genel olarak tüm benleri değerlendirdikten sonra dermatoskopi adı verilen deri yüzey mikroskobisi ile şüpheli benleri detaylı olarak incelediğini anlatan Dr. Çoban, “Dijital dermatoskopi deri yüzey mikroskobisidir. Benlerin 20-70 kat kadar büyütülerek alınan görüntüsünün yüksek çözünürlüklü bir bilgisayar ortamında değerlendirilmesini sağlar. Bu görüntüler arşivlenir ve her kontrolde eski ve yeni görüntüyü karşılaştırarak yeni oluşan bir beni veya eski bir bendeki değişikliği takip ederek melanomun erken tanısı mümkün olmaktadır” dedi.