Ele Geçirilen Patlayıcılara İlişkin Davada Kürtçe Savunma Talebi
İstanbul Bayrampaşa’da yapılan kazılar sonucu ele geçirilen 13 kilo patlayıcıya ilişkin 4 sanığın yargılanmasına başlandı. Duruşmaya Kürtçe savunma talebi damgasını vurdu.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar Erol Şen, Burhan Çeçen, Yahya Dursun, Kerem Altuğ ve sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmaya sanıkların kimlik tespitinin yapılmasının ardından sanık savunmalarıyla devam edildi.
İddianamenin bir numaralı sanığı Erol Şen, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek Kürtçe talebini içeren bir dilekçe hazırlayarak mahkemede okudu. Sanık Şen’in dilekçesinin Türkçe yazılı olması dikkat çekti. Şen’in Türkçe yazılı dilekçesini okumasının ardından, mahkemenin üye hakimi Muzaffer İren, “Elindeki metin Kürtçe olsaydı okuyamazdınız” dedi.
Mahkeme heyeti sanık Erol Şen’in Kürtçe savunma talebini yasal temelinin bulunmadığı ve hukuki bir ihtiyaca dayanmadığı gerekçesiyle reddetti. Kürtçe savunma talebin reddinin ardından üzerine sanık Şen ana dilde savunma yapma izni verilmediğinden savunma yapmayacağını belirtti.
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci sanık Şen’e terör örgütü üyesi olup olmadığını sordu. Bunun üzerine Şen Kürtçe cevap verdi ve ardından ana dilimde savunma yapmak istediğini yeniledi. Bunun üzerine mahkeme başkanı Ekinci ile sanık avukatlarından Hüseyin Boğataekin arasında kısa süreli bir tartışma yaşandı. Avukat Boğataekin müvekkilinin Kürtçe savunma yapmasını isterken müvekkilinin baskı altında tutulduğunu belirtti.
Mahkeme başkanı Ekinci avukat bey size söz vermedim diyerek yerine oturmasını istedi.
Kısa süreli tartışmanın ardından söz alan avukat Hüseyin Boğatekin ifadesinde, “Öncelikle müvekkilimin Kürtçe tercüman talebi hususundaki beyanını tekrarlıyoruz” diyerek “Olayla ilgili ihbarda bulunan şahsın gizli tanık olarak dinlenilmesini. Müvekkilimin dosyada PKK üyesi olduğuna dahil yeterli delil bulunmamaktadır. Bu nedenle müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum” şeklinde devam etti.
Söz alan avukat Emine Şeker ise mahkemenin üye hakimi Muzaffer İren’in Kürtçe talebi sırasındaki tavrından rahatsızlık duyduğunu belirtti.
Şeker’e mahkeme başkanı Ekinci, “Avukat hanım boş verin bunu. Savunmanızı yapın” dedi.
Buna tepki gösteren avukat Şeker, “Beni dinlemenizi istiyorum. Sizinle konuşmak istiyorum. Kürt yazar bir kitap yazmış. Size de tavsiye ediyorum. Beni yanlış anlamayın lütfen. Lütfen bizi artık hor görmeyin” dedi.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Ekinci, “Nereden çıkarıyorsunuz hor gördüğümüzü” diye yanıt verdi. Avukat Şeker, üye hakim Muzaffer İren’in tavrının hoş olmadığını söyledi.
Buna karşılık üye hakim İren, “Ben sanığın yazdığı dilekçenin Türkçe olduğunu söyledim. ‘Türkçe’yi ayrıntılı biliyor’ dedim. Ben de Urfalıyım. Söylediğimiz farklı bir şey yok” dedi.
Diğer sanıklar Burhan Çeçen, Yahya Dursun, Kerem Altuğ ise hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek tahliye talebinde bulundular.
Mahkeme, verdiği aranın ardından sanık Erol Şen müdafii avukat Hüseyin Boğatekin’in Kürtçe tercüman talebini reddetti. Sanıklar Erol Şen, Burhan Çeçen, Yahya Dursun, Kerem Altuğ’un üzerlerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu ve kuvvetli suç şüphesinin bulunması nedeniyle tahliye taleplerini reddine karar vererek tutukluluk hallerinin devamına hükmetti. Mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.
Bayrampaşa'da kazı sonucu ele geçirilen yaklaşık 13 kilo patlayıcıyla ilgili tutuklanan 4 kişi hakkında Cumhuriyet Savcısı Mustafa Çavuşoğlu tarafından hazırlanan iddianamede şüphelilerden Erol Şen'in Adile Sadullah Polis Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin ve personelinin kullandığı servisler ile İETT otobüslerine yönelik eylem hazırlığında olduğu ifade edildi.
İddianamede, şüphelilerden Erol Şen hakkında "devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı devletin egemenliği altına koymak, devletin birliğini bozmak, bağımsızlığını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fiil işlemek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi.
Şüpheli Şen'in "patlayıcı madde bulundurmak ve evrakta sahtecilik" suçlarından da 9 yıl 9 aydan 25,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülen iddianamede, şüphelilerden Burhan Çeçen'in "terör örgütü üyeliği ve patlayıcı madde bulundurmak" suçundan 12 yıldan 27 yıla kadar hapsi talep edildi.
İddianamede, şüphelilerden Kerem Altuğ ve Yahya Dursun'un ise "terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi .
Kaynak: İHA
İddianamenin bir numaralı sanığı Erol Şen, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek Kürtçe talebini içeren bir dilekçe hazırlayarak mahkemede okudu. Sanık Şen’in dilekçesinin Türkçe yazılı olması dikkat çekti. Şen’in Türkçe yazılı dilekçesini okumasının ardından, mahkemenin üye hakimi Muzaffer İren, “Elindeki metin Kürtçe olsaydı okuyamazdınız” dedi.
Mahkeme heyeti sanık Erol Şen’in Kürtçe savunma talebini yasal temelinin bulunmadığı ve hukuki bir ihtiyaca dayanmadığı gerekçesiyle reddetti. Kürtçe savunma talebin reddinin ardından üzerine sanık Şen ana dilde savunma yapma izni verilmediğinden savunma yapmayacağını belirtti.
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci sanık Şen’e terör örgütü üyesi olup olmadığını sordu. Bunun üzerine Şen Kürtçe cevap verdi ve ardından ana dilimde savunma yapmak istediğini yeniledi. Bunun üzerine mahkeme başkanı Ekinci ile sanık avukatlarından Hüseyin Boğataekin arasında kısa süreli bir tartışma yaşandı. Avukat Boğataekin müvekkilinin Kürtçe savunma yapmasını isterken müvekkilinin baskı altında tutulduğunu belirtti.
Mahkeme başkanı Ekinci avukat bey size söz vermedim diyerek yerine oturmasını istedi.
Kısa süreli tartışmanın ardından söz alan avukat Hüseyin Boğatekin ifadesinde, “Öncelikle müvekkilimin Kürtçe tercüman talebi hususundaki beyanını tekrarlıyoruz” diyerek “Olayla ilgili ihbarda bulunan şahsın gizli tanık olarak dinlenilmesini. Müvekkilimin dosyada PKK üyesi olduğuna dahil yeterli delil bulunmamaktadır. Bu nedenle müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum” şeklinde devam etti.
Söz alan avukat Emine Şeker ise mahkemenin üye hakimi Muzaffer İren’in Kürtçe talebi sırasındaki tavrından rahatsızlık duyduğunu belirtti.
Şeker’e mahkeme başkanı Ekinci, “Avukat hanım boş verin bunu. Savunmanızı yapın” dedi.
Buna tepki gösteren avukat Şeker, “Beni dinlemenizi istiyorum. Sizinle konuşmak istiyorum. Kürt yazar bir kitap yazmış. Size de tavsiye ediyorum. Beni yanlış anlamayın lütfen. Lütfen bizi artık hor görmeyin” dedi.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Ekinci, “Nereden çıkarıyorsunuz hor gördüğümüzü” diye yanıt verdi. Avukat Şeker, üye hakim Muzaffer İren’in tavrının hoş olmadığını söyledi.
Buna karşılık üye hakim İren, “Ben sanığın yazdığı dilekçenin Türkçe olduğunu söyledim. ‘Türkçe’yi ayrıntılı biliyor’ dedim. Ben de Urfalıyım. Söylediğimiz farklı bir şey yok” dedi.
Diğer sanıklar Burhan Çeçen, Yahya Dursun, Kerem Altuğ ise hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek tahliye talebinde bulundular.
Mahkeme, verdiği aranın ardından sanık Erol Şen müdafii avukat Hüseyin Boğatekin’in Kürtçe tercüman talebini reddetti. Sanıklar Erol Şen, Burhan Çeçen, Yahya Dursun, Kerem Altuğ’un üzerlerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu ve kuvvetli suç şüphesinin bulunması nedeniyle tahliye taleplerini reddine karar vererek tutukluluk hallerinin devamına hükmetti. Mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.
Bayrampaşa'da kazı sonucu ele geçirilen yaklaşık 13 kilo patlayıcıyla ilgili tutuklanan 4 kişi hakkında Cumhuriyet Savcısı Mustafa Çavuşoğlu tarafından hazırlanan iddianamede şüphelilerden Erol Şen'in Adile Sadullah Polis Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin ve personelinin kullandığı servisler ile İETT otobüslerine yönelik eylem hazırlığında olduğu ifade edildi.
İddianamede, şüphelilerden Erol Şen hakkında "devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı devletin egemenliği altına koymak, devletin birliğini bozmak, bağımsızlığını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fiil işlemek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi.
Şüpheli Şen'in "patlayıcı madde bulundurmak ve evrakta sahtecilik" suçlarından da 9 yıl 9 aydan 25,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülen iddianamede, şüphelilerden Burhan Çeçen'in "terör örgütü üyeliği ve patlayıcı madde bulundurmak" suçundan 12 yıldan 27 yıla kadar hapsi talep edildi.
İddianamede, şüphelilerden Kerem Altuğ ve Yahya Dursun'un ise "terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi .