Refleksoloji Tedavisi Yaygınlaşıyor
Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan doğu kaynaklı geleneksel bir tedavi yöntemi olan "Refleksoloji", son yıllarda Tamamlayıcı Tıp yöntemlerinden biri olarak, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de birçok hastalığın tedavisinde başarıyla kullanılıyor.
Tedavide, ayaklar vücudun aynası olarak düşünülüyor ve ayaklarda bulunan, vücuttaki her bir organa karşılık gelen belirli noktalar, özel bası teknikleri ile uyarılıyor ve o noktayla bağlantılı organlarda istenen iyileşme sağlanıyor. FİZMER Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi doktorlarından Dr. Aslı Turan, vücudumuzun gün içinde aldığı tüm hasarları kendi kendine tedavi etmek üzerine programlanmış çok gelişmiş bir sistem olduğunu ve çok çeşitli nedenlerle bu kendini tedavi etme mekanizmasında aksaklıklar meydana gelebileceğini belirtti.
Refleksoloji tedavisi ile dolaşım ve sinir sisteminin uyarılarak bu mekanizmaların harekete geçirildiğini, sistemin tekrar dengelendiğini, bağışıklık sisteminin uyarıldığını, toksin atılım mekanizmalarının çalıştırıldığını ve böylece hastalıkların vücut tarafından onarılmaya başladığını ifade etti.
" Refleksoloji tedavisinin herhangi bir yan etkisi olmadığını, bebeklerde dahi güvenle uygulanabileceğini belirten Turan, refleksolojinin en çok stres, panik atak, depresyon, migren ve diğer baş ağrılarında, uyku bozukluklarında, çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivitede, otizm, konuşma bozuklukları, serebral palsi gibi beyin kaynaklı felç durumlarında, kabızlık, hazımsızlık, reflu gibi sindirim problemlerinde, menapoz, regl sorunları gibi hormonal problemlerde, solunum problemlerinde ve sinüzitte, kas-eklem ağrılarında etkili olduğunu ifade etti.
Fizyoterapist Nurgül Karagül ise, Refleksoloji tedavisinin kişinin hastalığına göre değişmekle birlikte haftada 1-2 seans olacak şekilde uygulandığını söyledi.
Bir seansın yaklaşık 40 dakika sürdüğünü ifade eden Karagül, "Tedavinin ne kadar süre devam edeceği hastanın tedaviye verdiği cevaba göre değişim gösterir" dedi.
Karagül, refleksolojinin nasıl uygulandığını ve hastanın uygulama sırasında neler hissettiğini şu sözlerle anlattı: “Hasta uygun bir ortamda rahat bir şekilde yatarken her iki ayak tabanına ve ayak üzerine uygulanır. Refleksoloji ayak masajı ile karıştırılmamalıdır. Ayaklara çeşitli kremler ve yağlarla yapılan gevşeme masajlarından farklıdır. Refleksolojide herhangi bir kayganlaştırıcı kullanılmaz. Ayak tabanında ve ayak üzerinde bulunan özel noktalar özel basınç ve tutuş teknikleri ile uyarılır. Etki mekanizması, akupunktur tedavisinin etki mekanizması ile benzerlik gösterir. Farklı olarak refleksolojide akupunktur iğnesi yerine terapistin parmakları uyarıcı olarak kullanılır. Refleksoloji beden fonksiyonlarını dengeleyen bir tedavidir. Bu nedenle hasta seans sırasında rahatlama, gevşeme hisseder. Birçok hasta tedavi sonrasında ayaklarının adeta nefes almaya başladığını ifade etmektedir.”
Kaynak: İHA
Refleksoloji tedavisi ile dolaşım ve sinir sisteminin uyarılarak bu mekanizmaların harekete geçirildiğini, sistemin tekrar dengelendiğini, bağışıklık sisteminin uyarıldığını, toksin atılım mekanizmalarının çalıştırıldığını ve böylece hastalıkların vücut tarafından onarılmaya başladığını ifade etti.
" Refleksoloji tedavisinin herhangi bir yan etkisi olmadığını, bebeklerde dahi güvenle uygulanabileceğini belirten Turan, refleksolojinin en çok stres, panik atak, depresyon, migren ve diğer baş ağrılarında, uyku bozukluklarında, çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivitede, otizm, konuşma bozuklukları, serebral palsi gibi beyin kaynaklı felç durumlarında, kabızlık, hazımsızlık, reflu gibi sindirim problemlerinde, menapoz, regl sorunları gibi hormonal problemlerde, solunum problemlerinde ve sinüzitte, kas-eklem ağrılarında etkili olduğunu ifade etti.
Fizyoterapist Nurgül Karagül ise, Refleksoloji tedavisinin kişinin hastalığına göre değişmekle birlikte haftada 1-2 seans olacak şekilde uygulandığını söyledi.
Bir seansın yaklaşık 40 dakika sürdüğünü ifade eden Karagül, "Tedavinin ne kadar süre devam edeceği hastanın tedaviye verdiği cevaba göre değişim gösterir" dedi.
Karagül, refleksolojinin nasıl uygulandığını ve hastanın uygulama sırasında neler hissettiğini şu sözlerle anlattı: “Hasta uygun bir ortamda rahat bir şekilde yatarken her iki ayak tabanına ve ayak üzerine uygulanır. Refleksoloji ayak masajı ile karıştırılmamalıdır. Ayaklara çeşitli kremler ve yağlarla yapılan gevşeme masajlarından farklıdır. Refleksolojide herhangi bir kayganlaştırıcı kullanılmaz. Ayak tabanında ve ayak üzerinde bulunan özel noktalar özel basınç ve tutuş teknikleri ile uyarılır. Etki mekanizması, akupunktur tedavisinin etki mekanizması ile benzerlik gösterir. Farklı olarak refleksolojide akupunktur iğnesi yerine terapistin parmakları uyarıcı olarak kullanılır. Refleksoloji beden fonksiyonlarını dengeleyen bir tedavidir. Bu nedenle hasta seans sırasında rahatlama, gevşeme hisseder. Birçok hasta tedavi sonrasında ayaklarının adeta nefes almaya başladığını ifade etmektedir.”