Davutoğlu: “afganistan’da Nato’nun Varlığı Geçicidir ve Geçici Olmalıdır”
Çeşitli temaslarda bulunmak ve İstanbul Süreci Bakanlar Konferansı’nda eş başkanlık yapmak üzere Afganistan’ın başkenti Kabil’e gelen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Afganistan Dışişleri Bakanı Zalmay Resul ile düzenledikleri ortak basın toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Davutoğlu, “Uluslararası alanda birçok konuda farklı kanaatlere sahip olan ülkelerin Afganistan’da tek bir hedefin etrafında bir araya getirilebilmesi bence tarihi bir başarı. Bu ülkeler her şeyden önce Afganistan’ın istikrarının, huzurunun, refahının Asya’daki genel istikrar, huzur ve refah için ön şart olduğu konusunda ittifak ediyor” dedi.
Davutoğlu, Şair Muhammed İkbal’in “Asya’nın kalbi” tabirini toplantı için kullandıklarını ve ISAF askerlerinin 2014’den sonra Afganistan’dan çıkmasının ardından ortaya çıkacak durumu şekillendirmeye çalıştıklarını belirterek, “43 güven arttırıcı önlem tespit edildi, 7’si hemen devreye sokulacak. Her bir güven arttırıcı önlem çerçevesinde bir ülke liderlik üstlenecek. Biz Türkiye olarak bu sürece öncülük etmekten, bu sürecin isminin İstanbul Süreci olarak ilan edilmiş olmasından büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Türkiye ile Afganistan arasında asırlara giden dostluk ve kardeşlik vardır ve bu ebediyete kadar sürecektir” şeklinde konuştu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İngiliz mevkidaşı William Hague başta olmak üzere ikili görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten Davutoğlu, “Bu sefer 24 saatten kısa süren bir Kabil ziyareti oldu ama hem çok önemli kararları neticeye bağladık, hem de ikili görüşmeler babında çok kapsamlı görüşmeler yapma fırsatımız oldu” dedi.
Davutoğlu, Türkiye’nin Afganistan’a yaptığı katkılardan bahsederek, “Türkiye, Afgan ordusunun eğitimi konusunda ciddi katkılar sağlıyor. Yine ekonomik kalkınma bağlamında da hem Türkiye’nin çabaları oldu hem de Afganistan için iyileşmeler söz konusu. Afganistan’a düzenli uçuş yapan, charter ve contractor gibi havayolu şirketleri dışında hiçbir havayolu şirketi yoktu. Geçen yıl Temmuz ayında Türk Hava Yolları sefere başladı.
Bu Afganistan’ın dünyaya irtibatı bakımından önemli bir gelişmeydi. O zaman haftada 3 seferle başlamıştı, Ocak ayında 5’e şimdi de 7’ye çıktı ama yetmiyor. Hedefimiz Afganistan’da hayatın normalleşmesi. Afgan kardeşlerimizin dünyadaki bütün diğer saygın topluluklar gibi rahat, huzur içinde yaşaması. 30 yıldır süren savaşlardan sonra Afganistan’ın mazlum insanları bunu hak ediyor. Türkiye de her açıdan katkıda bulunacak” ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, 2014’e kadarki 2 seneyi iyi değerlendirmek gerektiğini belirterek, “Biz Afganistan’da ne olursa olsun bu sürecin Afganlar tarafından yürütülen bir süreç olmasına önem veriyoruz. Burada NATO’nun, ISAF’ın bulunması geçicidir ve geçici olmalıdır. 2014’de bütün bu güçler Afganistan’dan ayrıldıklarında, Afganistan’ın Afganlar tarafından sağlıklı yaşayan bir siyasi sistemle idare edilebilmesi lazım” dedi.
2014’de bir iç çatışma olasılığı hakkındaki soru üzerine Davutoğlu, “Bu iki yıl içerisinde kapsamlı bir uzlaşı süreci yaşanırsa iç çatışmanın önüne geçilir. Üç omurga var; güvenlik yapılanmasının sağlam oturması, ulusal uzlaşı sürecinin herkesi kapsayacak şekilde neticelendirilmesi ve kapsamlı bir ekonomik kalkınma stratejisinin belirlenmesi. Bu üçü oldu mu iç çatışma çıkaracak sebepler de ortadan kalkar. Biz de Afganistan’ın bir daha iç çatışmaya ve dış müdahaleye maruz kalmaması için her zaman olduğu gibi Afganistan’ın yanında olacağız. Biz elimizden gelen her şeyi yaparız, yeter ki kardeşlerimizin bir daha burnu kanamasın” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Davutoğlu, Şair Muhammed İkbal’in “Asya’nın kalbi” tabirini toplantı için kullandıklarını ve ISAF askerlerinin 2014’den sonra Afganistan’dan çıkmasının ardından ortaya çıkacak durumu şekillendirmeye çalıştıklarını belirterek, “43 güven arttırıcı önlem tespit edildi, 7’si hemen devreye sokulacak. Her bir güven arttırıcı önlem çerçevesinde bir ülke liderlik üstlenecek. Biz Türkiye olarak bu sürece öncülük etmekten, bu sürecin isminin İstanbul Süreci olarak ilan edilmiş olmasından büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Türkiye ile Afganistan arasında asırlara giden dostluk ve kardeşlik vardır ve bu ebediyete kadar sürecektir” şeklinde konuştu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İngiliz mevkidaşı William Hague başta olmak üzere ikili görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten Davutoğlu, “Bu sefer 24 saatten kısa süren bir Kabil ziyareti oldu ama hem çok önemli kararları neticeye bağladık, hem de ikili görüşmeler babında çok kapsamlı görüşmeler yapma fırsatımız oldu” dedi.
Davutoğlu, Türkiye’nin Afganistan’a yaptığı katkılardan bahsederek, “Türkiye, Afgan ordusunun eğitimi konusunda ciddi katkılar sağlıyor. Yine ekonomik kalkınma bağlamında da hem Türkiye’nin çabaları oldu hem de Afganistan için iyileşmeler söz konusu. Afganistan’a düzenli uçuş yapan, charter ve contractor gibi havayolu şirketleri dışında hiçbir havayolu şirketi yoktu. Geçen yıl Temmuz ayında Türk Hava Yolları sefere başladı.
Bu Afganistan’ın dünyaya irtibatı bakımından önemli bir gelişmeydi. O zaman haftada 3 seferle başlamıştı, Ocak ayında 5’e şimdi de 7’ye çıktı ama yetmiyor. Hedefimiz Afganistan’da hayatın normalleşmesi. Afgan kardeşlerimizin dünyadaki bütün diğer saygın topluluklar gibi rahat, huzur içinde yaşaması. 30 yıldır süren savaşlardan sonra Afganistan’ın mazlum insanları bunu hak ediyor. Türkiye de her açıdan katkıda bulunacak” ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, 2014’e kadarki 2 seneyi iyi değerlendirmek gerektiğini belirterek, “Biz Afganistan’da ne olursa olsun bu sürecin Afganlar tarafından yürütülen bir süreç olmasına önem veriyoruz. Burada NATO’nun, ISAF’ın bulunması geçicidir ve geçici olmalıdır. 2014’de bütün bu güçler Afganistan’dan ayrıldıklarında, Afganistan’ın Afganlar tarafından sağlıklı yaşayan bir siyasi sistemle idare edilebilmesi lazım” dedi.
2014’de bir iç çatışma olasılığı hakkındaki soru üzerine Davutoğlu, “Bu iki yıl içerisinde kapsamlı bir uzlaşı süreci yaşanırsa iç çatışmanın önüne geçilir. Üç omurga var; güvenlik yapılanmasının sağlam oturması, ulusal uzlaşı sürecinin herkesi kapsayacak şekilde neticelendirilmesi ve kapsamlı bir ekonomik kalkınma stratejisinin belirlenmesi. Bu üçü oldu mu iç çatışma çıkaracak sebepler de ortadan kalkar. Biz de Afganistan’ın bir daha iç çatışmaya ve dış müdahaleye maruz kalmaması için her zaman olduğu gibi Afganistan’ın yanında olacağız. Biz elimizden gelen her şeyi yaparız, yeter ki kardeşlerimizin bir daha burnu kanamasın” şeklinde konuştu.