Komisyon, Milli Birlik Komitesi Üyesi Ahmet Er'i Evinde Dinledi
Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu üyeleri, 1960 darbesi ve 71 muhtıraları ile ilgili Manisa’nın Akhisar ilçesi Sünnetçiler Köyü'nde oturan ve Milli Birlik Komitesi üyesi olan Ahmet Er'i evinde dinledi.
Darbe ve Muhtıraları Araştırma Alt Komisyonu Başkanı AK Parti Milletvekili Enver Yılmaz ve komisyon üyeleri, AK Parti milletvekilleri Selçuk Özdağ, Cengiz Yivilioğlu, Şirin Ünal, CHP Milletvekili Ahmet Toptaş ve MHP Milletvekili Özcan Yeniçeri tarafından yapılan dinleme yaklaşık 2 saat sürdü.Dinlemenin ardından, çıkışta gazetecilere açıklamada bulunan Darbe ve Muhtıraları Araştırma Alt Komisyonu Başkanı AK Parti Milletvekili Enver Yılmaz, Ahmet Er’in, komisyon üyelerine, özellikle cuntacı, darbeci ve muhtıracı olmadığının altını çizerek söylediğini bildirdi. Yılmaz, TBMM’nin 1960 darbesini ve 1971 muhtırasını araştıran alt komisyon olarak, Manisa’nın Akhisar ilçesine bağlı Sünnetçiler Köyü'nde 1960 darbesinin Milli Birlik Komitesi üyesi Ahmet Er’i yaklaşık 2 saatlik bir süre içinde dinleme imkanı bulduklarını söyledi.
Er’in, o yıllara ait hatıraları ve anılarının da olduğunu belirten Yılmaz, “Bütün komisyon üyelerimizde, o yıllara ait bu hatıra ve anıları da mevcuttu. Biz de bu çerçevede 1960 darbesinden başlamak kaydıyla 1971 muhtırası ve halen devam eden sürece ilişkin Er’in bilgilerine başvurduk. Kendisi, kesinlikle darbeci, muhtıracı ve cuntacı olmadığının altını özellikle çizdi. Zira 1960 ihtilalinde kendisinin daha sonra katılım gösteren bir ekiple birlikte hareket ettiğini belirtti.
Bu çerçevede yaşanmış bir takım somut olayları ve yaşanmış gerçekleri bizlere anlattı.” dedi.
"1960 DARBESİ, 71 MUHTIRASINI YAPANLARIN MAL VARLIKLARI İNCELENSİN" Yılmaz, görüşmede Er’in, özellikle 1960 ve 1971 özelinde darbeyi yapanların ekonomik olarak mal varlıklarının araştırılması konusunda ısrarcı olduğunu bildirdi. Yılmaz, “Biz de komisyon olarak 1960 darbesi ve 1971 muhtırasına ve ondan sonrakilere yönelik darbeyi yapanların ekonomik durumları ile ilgili daha teferruatlı, geniş, resmi bir çalışmayı inşallah Ankara’ya döndüğümüzde, yazışmaları yapmak suretiyle gerçekleştireceğiz. Bizler açısından faydalı güzel bir görüşme oldu. Er’in sağlığının müsaade ettiği oranda bütün arkadaşlarımız daha önce hazırladıkları soruları yönelttiler.” diye konuştu.
Yılmaz, şöyle devam etti: “Bundan sonraki günlerde de inşallah Ankara’da yaşayan diğer Milli Birlik Komitesi üyeleri ile görüşeceğiz. Ankara ve İstanbul dışındaki tek yaşayan üye Ahmet Er’di. Kendisine, komisyonumuza gösterdiği misafirperverlik nedeniyle içeride teşekkür de ettik. Özellikle cuntacı, darbeci ve muhtıracı olmadığının altını çizdi. ‘Darbelerin ne kadar kötü olduğunu Türkiye'de yaşamak suretiyle gördük’ dedi.
Darbelerin ülke ekonomisine verdiği zaafiyeti ve zarar dışında siyasetin alanını da daraltması sebebiyle darbelerin kesinlikle tasvip edilmemesi gerektiğini söyledi.
Bir Milli Birlik Komitesi üyesinin darbelere şiddetle karşı çıkması darbe muhtıra ve cuntalara karşı olması bizler açısından da önemlidir. 4 siyasi partinin Meclis'te karşılıklı uzlaşmak suretiyle belki 50 yıldır Türkiye’nin önündeki en büyük engellerden biri olan ve adet haline getirilen darbelerle ilgili olarak böyle ittifakla oluşturulan bir komisyonun çalışmalarının sonucu elbette bu türlü yaşayan görgüsüne ve bilgisine başvuracağımız kişilerin bilgi ve belgeleriyle daha farklı bir alana gelecektir. Mesele, Türk demokrasisine ve ülkemizin geleceğine faydalı olabilecek çalışmalar yapmaktır. Bu çerçevede bizler de alt komisyon üyeleri olarak bugünkü yapmış olduğumuz çalışmalardan da memnun olarak ayrılıyoruz.” "BEDİÜZZAMAN İLE İLGİLİ BELGELER İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NDA MEVCUT OLABİLİR" Yılmaz, bir gazetecinin, Bediüzzaman Said Nursi’nin mezarının yeri ile ilgili Er’in bir bilgisi var mı? Bu soru kendisine yöneltildi mi? sorusuna, “Evet, o konuyla ilgili Milletvekili Selçuk Özdağ bir soru yöneltti. Ahmet Bey, buna dayalı olarak doğrudan bilgisinin olmadığını, merhum Alparslan Türkeş’ten nakledilen birkaç olaya şahit olduğunu, ancak bu konu ile ilgili gerekli bilgi ve belgelerin İçişleri Bakanlığı’nda mevcut olabileceğini söyledi.
” diye cevap verdi. Bir gazetecinin, komisyon üyesi CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’a, ‘1960 darbesinin Ahmet Er’in de ifadeleri ile CHP ile birlikte anılıyor olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?’ soruna Toptaş, “Türkiye’de siyaset yapanlar zaten CHP’ye bir şey yükleyecekleri zaman 1960 darbesini İsmet Paşa’nın yaptığını, yaptırdığına yönelik gerçek olmayan bir algı yaratmaya çalışıyor. Bu algı da yaratılmıştır. İsmet Paşa’nın darbeyi yapanların kim olduğundan dahi haberi yoktur. Emin Aytekin, 27 Mayıs sabahı İsmet Paşa’nın evine ilk giden bir Albay’dır. Kendisi İsmet Paşa’nın evinin önünde bir nümayiş yapıldığının haberini aldıktan sonra İsmet Paşa’nın evinin önüne gittiğini, nümayişleri dağıttığını ve İsmet Paşa’nın evine çıktığını bir daha balkona çıkmaması gerektiğini tembih ediyor. İsmet Paşa, ihtilalin liderini soruyor kim diye. Cevdet Sunay’ı söylüyor. İsmet Paşa hatırlamıyor. Başka kim var ihtilali yapanlar içinde diyor. Gizlidir diyor, kimseye söylemiyor. Çünkü Milli Birlik Komitesi oluşmamıştı. Bir ihtilal yapılıyor, liderinden İsmet Paşa’nın haberi yok. Ama bu algı yaratılmış. Bu algının yaratılmasının bugün bir anlamı yok. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi demokrat bir partidir. Sosyal demokrat bir partidir. Bütün darbelere karşı olduğumuzu defalarca söylemişizdir. Bu konuda bir sıkıntımız yok.” diye cevap verdi .
Er’in, o yıllara ait hatıraları ve anılarının da olduğunu belirten Yılmaz, “Bütün komisyon üyelerimizde, o yıllara ait bu hatıra ve anıları da mevcuttu. Biz de bu çerçevede 1960 darbesinden başlamak kaydıyla 1971 muhtırası ve halen devam eden sürece ilişkin Er’in bilgilerine başvurduk. Kendisi, kesinlikle darbeci, muhtıracı ve cuntacı olmadığının altını özellikle çizdi. Zira 1960 ihtilalinde kendisinin daha sonra katılım gösteren bir ekiple birlikte hareket ettiğini belirtti.
Bu çerçevede yaşanmış bir takım somut olayları ve yaşanmış gerçekleri bizlere anlattı.” dedi.
"1960 DARBESİ, 71 MUHTIRASINI YAPANLARIN MAL VARLIKLARI İNCELENSİN" Yılmaz, görüşmede Er’in, özellikle 1960 ve 1971 özelinde darbeyi yapanların ekonomik olarak mal varlıklarının araştırılması konusunda ısrarcı olduğunu bildirdi. Yılmaz, “Biz de komisyon olarak 1960 darbesi ve 1971 muhtırasına ve ondan sonrakilere yönelik darbeyi yapanların ekonomik durumları ile ilgili daha teferruatlı, geniş, resmi bir çalışmayı inşallah Ankara’ya döndüğümüzde, yazışmaları yapmak suretiyle gerçekleştireceğiz. Bizler açısından faydalı güzel bir görüşme oldu. Er’in sağlığının müsaade ettiği oranda bütün arkadaşlarımız daha önce hazırladıkları soruları yönelttiler.” diye konuştu.
Yılmaz, şöyle devam etti: “Bundan sonraki günlerde de inşallah Ankara’da yaşayan diğer Milli Birlik Komitesi üyeleri ile görüşeceğiz. Ankara ve İstanbul dışındaki tek yaşayan üye Ahmet Er’di. Kendisine, komisyonumuza gösterdiği misafirperverlik nedeniyle içeride teşekkür de ettik. Özellikle cuntacı, darbeci ve muhtıracı olmadığının altını çizdi. ‘Darbelerin ne kadar kötü olduğunu Türkiye'de yaşamak suretiyle gördük’ dedi.
Darbelerin ülke ekonomisine verdiği zaafiyeti ve zarar dışında siyasetin alanını da daraltması sebebiyle darbelerin kesinlikle tasvip edilmemesi gerektiğini söyledi.
Bir Milli Birlik Komitesi üyesinin darbelere şiddetle karşı çıkması darbe muhtıra ve cuntalara karşı olması bizler açısından da önemlidir. 4 siyasi partinin Meclis'te karşılıklı uzlaşmak suretiyle belki 50 yıldır Türkiye’nin önündeki en büyük engellerden biri olan ve adet haline getirilen darbelerle ilgili olarak böyle ittifakla oluşturulan bir komisyonun çalışmalarının sonucu elbette bu türlü yaşayan görgüsüne ve bilgisine başvuracağımız kişilerin bilgi ve belgeleriyle daha farklı bir alana gelecektir. Mesele, Türk demokrasisine ve ülkemizin geleceğine faydalı olabilecek çalışmalar yapmaktır. Bu çerçevede bizler de alt komisyon üyeleri olarak bugünkü yapmış olduğumuz çalışmalardan da memnun olarak ayrılıyoruz.” "BEDİÜZZAMAN İLE İLGİLİ BELGELER İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NDA MEVCUT OLABİLİR" Yılmaz, bir gazetecinin, Bediüzzaman Said Nursi’nin mezarının yeri ile ilgili Er’in bir bilgisi var mı? Bu soru kendisine yöneltildi mi? sorusuna, “Evet, o konuyla ilgili Milletvekili Selçuk Özdağ bir soru yöneltti. Ahmet Bey, buna dayalı olarak doğrudan bilgisinin olmadığını, merhum Alparslan Türkeş’ten nakledilen birkaç olaya şahit olduğunu, ancak bu konu ile ilgili gerekli bilgi ve belgelerin İçişleri Bakanlığı’nda mevcut olabileceğini söyledi.
” diye cevap verdi. Bir gazetecinin, komisyon üyesi CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’a, ‘1960 darbesinin Ahmet Er’in de ifadeleri ile CHP ile birlikte anılıyor olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?’ soruna Toptaş, “Türkiye’de siyaset yapanlar zaten CHP’ye bir şey yükleyecekleri zaman 1960 darbesini İsmet Paşa’nın yaptığını, yaptırdığına yönelik gerçek olmayan bir algı yaratmaya çalışıyor. Bu algı da yaratılmıştır. İsmet Paşa’nın darbeyi yapanların kim olduğundan dahi haberi yoktur. Emin Aytekin, 27 Mayıs sabahı İsmet Paşa’nın evine ilk giden bir Albay’dır. Kendisi İsmet Paşa’nın evinin önünde bir nümayiş yapıldığının haberini aldıktan sonra İsmet Paşa’nın evinin önüne gittiğini, nümayişleri dağıttığını ve İsmet Paşa’nın evine çıktığını bir daha balkona çıkmaması gerektiğini tembih ediyor. İsmet Paşa, ihtilalin liderini soruyor kim diye. Cevdet Sunay’ı söylüyor. İsmet Paşa hatırlamıyor. Başka kim var ihtilali yapanlar içinde diyor. Gizlidir diyor, kimseye söylemiyor. Çünkü Milli Birlik Komitesi oluşmamıştı. Bir ihtilal yapılıyor, liderinden İsmet Paşa’nın haberi yok. Ama bu algı yaratılmış. Bu algının yaratılmasının bugün bir anlamı yok. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi demokrat bir partidir. Sosyal demokrat bir partidir. Bütün darbelere karşı olduğumuzu defalarca söylemişizdir. Bu konuda bir sıkıntımız yok.” diye cevap verdi .