Kılıçdaroğlu, Ataması Yapılmayan Öğretmenlerle Bir Araya Geldi
Atanamayan öğretmenlerle görüşen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu genel başkan, yarın başbakan olduğunda, atanamayan öğretmenler sorununu çözecek mi, çözmeyecek mi bunu test etmeniz lazım" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ataması yapılmayan öğretmenlerle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, Genel Merkez'de gerçekleşen toplantıda yaptığı konuşmada, ataması yapılmayan öğretmenler sorununun Türkiye'nin hep gündeminde olduğunu belirterek, bundan sonra da bu konunun Türkiye'nin gündeminde olmaya devam edeceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, "Arkadaşlarım dili döndüğü kadar anlattılar, biz de dilimizin döndüğü kadar onların sorunlarını, onlardan anladığımız kadarıyla değişik platformlarda dile getiriyoruz" diye konuştu.
Bu sorunun yeni çıkmış bir sorun olmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bunun kolay çözülecek bir sorun olmadığını anlattı. Kılıçdaroğlu, "Bundan sonra da öyle anlaşılıyor ki çözülecek bir sorun da değil. Nasıl çözülür diye burada tartışacaksınız, yeni okulların yapılması lazım. Çocukların 40-50-60 kişilik sınıfta okutulmaması lazım. Daha çağdaş, daha uygar mekanlarda öğretmenleri ile birebir ilişki kurabilecek güzel bir yapı içinde bütün bunların çözülmesi lazım" diye konuştu.
Bu sorunun çözülebileceğini belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Nasıl çözülebilir? Öğretmene ve çocuklara gerekli özen göstererek, yani okul sayısın artırmak, derslik sayısını artırmak. Dolayısıyla, artırılan ölçüde benim zaten öğretmenim var. Arkadan takviye geliyor. Ama eğitime yeterli yatırımı ayırmadığımız sürece derslik sayısını artırmadığımız sürece bu sorunu çözemezsiniz. Gerçekçi bakmak gerekiyor." Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçesine ve yatırımlarına bakılması gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Ne kadar para harcanıyor; alt alta koyun. Özellikle ataması yapılmayan öğretmen arkadaşlarıma söylüyorum; alt alta koyun, bakın. Her yıl yatırımların azaldığını göreceksiniz" dedi.
Hayırsever iş adamlarının bu konuda yatırım yaptığını söyleyen Kılıçdaroğlu, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın bir dönem yatırım yapmaya çalıştığını ama orada da sorun çıktığını ifade etti.
Bu sorunu aşmanın bir diğer yolunun ise siyasi anlayışın değişmesi olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Siyasi anlayış, siyasal bakış açısı değişmezse bu sorun yine çözülemez. Siyasal bakış açımızı değiştireceğiz. Nasıl değiştireceğiz? İnsan, çocuk odaklı yeni bir siyasi anlayışı egemen kılacağız" diye konuştu.
"Atanamayan öğretmenler sorunu çözeceğim" diyenlere kulak kabartılması gerektiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Gerçekten bunlar atanamayan öğretmenler sorununu çözecek mi, çözmeyecek mi? Benim sizi dinlemem yetmez. Benim size söz vermem de yetmez. Benim size verdiğim sözü yerine getirip getirmediğimi sizin test etmeniz lazım. Bu genel başkan, yarın başbakan olduğunda, atanamayan öğretmenler sorununu çözecek mi, çözmeyecek mi bunu test etmeniz lazım" dedi.
Kılıçdaroğlu, 400 bin kişinin bir siyasal iktidar ve parti açısından göz ardı edilecek bir sayı olmadığını ifade etti.
Bu arada, Kılıçdaroğlu, toplantının sunucusu tarafından kürsüye 'arz ederim' sözleriyle davet edildi. Konuşmasının sonunda 'arz ederim' sözünden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Kılıçdaroğlu, bundan sonra 'arz ederim' yerine 'davet ederim' ifadesinin kullanılmasını istedi. Kılıçdaroğlu, "Sunucu arkadaşımdan özel bir isteğim var. Her konuşmanın sonunda 'arz ederim' demeyeceksiniz arkadaşlar. Kürsüye davet edeceksiniz. Her konuşmacının adını söyledikten sonra ’kürsüye davet ediyorum’ diyeceksiniz. ’Arz ederim’ demek, 12 Eylül’de askerlerden kalan bir şey. Bunu artık bırakacağız. Biz demokratik bir toplumuz" ifadelerini kullandı .
Kaynak: İHA
Kılıçdaroğlu, "Arkadaşlarım dili döndüğü kadar anlattılar, biz de dilimizin döndüğü kadar onların sorunlarını, onlardan anladığımız kadarıyla değişik platformlarda dile getiriyoruz" diye konuştu.
Bu sorunun yeni çıkmış bir sorun olmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bunun kolay çözülecek bir sorun olmadığını anlattı. Kılıçdaroğlu, "Bundan sonra da öyle anlaşılıyor ki çözülecek bir sorun da değil. Nasıl çözülür diye burada tartışacaksınız, yeni okulların yapılması lazım. Çocukların 40-50-60 kişilik sınıfta okutulmaması lazım. Daha çağdaş, daha uygar mekanlarda öğretmenleri ile birebir ilişki kurabilecek güzel bir yapı içinde bütün bunların çözülmesi lazım" diye konuştu.
Bu sorunun çözülebileceğini belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Nasıl çözülebilir? Öğretmene ve çocuklara gerekli özen göstererek, yani okul sayısın artırmak, derslik sayısını artırmak. Dolayısıyla, artırılan ölçüde benim zaten öğretmenim var. Arkadan takviye geliyor. Ama eğitime yeterli yatırımı ayırmadığımız sürece derslik sayısını artırmadığımız sürece bu sorunu çözemezsiniz. Gerçekçi bakmak gerekiyor." Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçesine ve yatırımlarına bakılması gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Ne kadar para harcanıyor; alt alta koyun. Özellikle ataması yapılmayan öğretmen arkadaşlarıma söylüyorum; alt alta koyun, bakın. Her yıl yatırımların azaldığını göreceksiniz" dedi.
Hayırsever iş adamlarının bu konuda yatırım yaptığını söyleyen Kılıçdaroğlu, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın bir dönem yatırım yapmaya çalıştığını ama orada da sorun çıktığını ifade etti.
Bu sorunu aşmanın bir diğer yolunun ise siyasi anlayışın değişmesi olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Siyasi anlayış, siyasal bakış açısı değişmezse bu sorun yine çözülemez. Siyasal bakış açımızı değiştireceğiz. Nasıl değiştireceğiz? İnsan, çocuk odaklı yeni bir siyasi anlayışı egemen kılacağız" diye konuştu.
"Atanamayan öğretmenler sorunu çözeceğim" diyenlere kulak kabartılması gerektiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Gerçekten bunlar atanamayan öğretmenler sorununu çözecek mi, çözmeyecek mi? Benim sizi dinlemem yetmez. Benim size söz vermem de yetmez. Benim size verdiğim sözü yerine getirip getirmediğimi sizin test etmeniz lazım. Bu genel başkan, yarın başbakan olduğunda, atanamayan öğretmenler sorununu çözecek mi, çözmeyecek mi bunu test etmeniz lazım" dedi.
Kılıçdaroğlu, 400 bin kişinin bir siyasal iktidar ve parti açısından göz ardı edilecek bir sayı olmadığını ifade etti.
Bu arada, Kılıçdaroğlu, toplantının sunucusu tarafından kürsüye 'arz ederim' sözleriyle davet edildi. Konuşmasının sonunda 'arz ederim' sözünden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Kılıçdaroğlu, bundan sonra 'arz ederim' yerine 'davet ederim' ifadesinin kullanılmasını istedi. Kılıçdaroğlu, "Sunucu arkadaşımdan özel bir isteğim var. Her konuşmanın sonunda 'arz ederim' demeyeceksiniz arkadaşlar. Kürsüye davet edeceksiniz. Her konuşmacının adını söyledikten sonra ’kürsüye davet ediyorum’ diyeceksiniz. ’Arz ederim’ demek, 12 Eylül’de askerlerden kalan bir şey. Bunu artık bırakacağız. Biz demokratik bir toplumuz" ifadelerini kullandı .