Arınç, Serbest Kalan Gazetecilerle İlgili Konuştu

Alanya Gazeteciler Cemiyeti'nde gazetecilerle sohbet eden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tahliye edilmeleri ile ilgili, "Bu tahliyeler beni gerçekten çok mutlu etti" dedi.

Arınç, Serbest Kalan Gazetecilerle İlgili Konuştu
Antalya'nın Alanya ilçesinde bulunan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Alanya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı Mehmet Ali Dim'i ziyaret etti. Arınç, ziyarette, yurt içi yerel medya seminerleriyle yerel medyanın sesini güçlendirmeye çalıştıklarını söyledi.

Yurt dışına görevli olarak çıkacak olan basın mensuplarına verilen 'hizmet pasaportu' denilen gri pasaportun öneminden bahseden Arınç, "Başbakan Yardımcılığı gibi sıfatları taşımadan önce Avrupa Birliği (AB) ülkelerine gittiğimizde havalimanlarındaiki turnikeyle karşılaşıyorduk. Turnikelerden birinden AB üyesi ülkelerin, diğerinden ise AB üyesi olmayan ülkelerin vatandaşları geçiyordu. Bir taraftan güle oynaya geçersiniz, diğer tarafta bir suçlu gibi elleriniz önünde beklersiniz. Bu, bir zillet. İnsan bundan sıkılıyor. Gazetecilerin de görevleri icabı yurt dışında bulunması gerekiyordu. Vize konusunda çıkışlardaki kolaylık bakımından 'gri pasaport' dediğimiz hizmet pasaportunun gazeteciler açısından da kullanılması gündeme geldi ve gerçekleşti. Basınkartları konusunda da önemli kararlar aldık. Yönetmelik değişti. Tahsilleri yetmeyenler basın kartlarına kavuştu. Basın kartlarına avantaj temin etmeye çalıştık" diye konuştu.

"YENİ KANUN KISMET OLMADI"
Basın özgürlüğü ve cezaevinde bulunan basın mensuplarının durumlarının iyileştirilmesi konularında çaba içinde olduklarını belirten Arınç, "Seçimlerden önce kanun çıkarmak istedik ancak kısmet olmadı" dedi.

Adalet Bakanlığı'nın üzerinde çalıştığı projeyi de paylaşan Arınç, "Bir iki kanun çıktı. TCK'nın basın özgürlüğüyle doğrudan ilgili bazı maddelerine, 'adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs, soruşturmanın gizliğini ihlal gibi' bütün basın suçları diyebileceğimiz açılmış davalar ve verilen hükümleri 5 yıl erteleyici hükümler gelecek. O maddelerle ilgili suçun unsurlarını daha da netleştiren bir tavır alacağız" dedi.

"Odatv" davasında tutuklu yargılanan Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tahliye olması hakkında görüşlerini belirten Arınç şöyle konuştu: "Bu tahliyeler beni gerçekten şahsen çok mutlu etti. Gazeteci sıfatları itibarıyla ve uzun süredir tutukluydular. O arkadaşlarımızı aradım, kutladım ve tebrik ettim. Terörle Mücadele Kanunu bu şekilde devam ettikçe, birileri yargılanıp cezaevine girecek. Bu, kaçınılmaz. Özellikle bu kanunları sık sık ihlal eden, meydan okumaya çalışan, adı gazeteci olan arkadaşlarımız var. Onlar bilerek yapıyorlar. O kanun için bazı maddelerin günün şartlarına uygun hale getirilmesi lazım. Özellikle propaganda suçunudüzenleyen maddenin artık gerçekten bir hal şekline sokulması lazım. Yoksa eylem, silahlı eylem, örgüte destek olmak, bunlar tasvip edilecek şeyler değil." Bülent Arınç, propagandanın içeriğinin de zaman içinde değiştiğini, geçmişte, "Olmaz bu kadar" diye şikayet edilenlerin, bugün suç kapsamında kabul edilmediğini bildirdi. Türkiye'nin terörden zarar görmesini istemediklerine işaret eden Arınç, "Sadece propagandayla ilişkili olmak üzere, birtakım suçu ve cezayı artıran unsurları gözden geçirmemiz gerekiyor. Bizzat örgüt ve eylemle bağlantısı olan kişiler için bu kanun kalmaya devam edecek" diye konuştu

Arınç, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün 7 olan il müdürlüğü sayısının 17'ye çıkarıldığını, yurt dışında da 15 yeni temsilcilik açıldığını kaydetti

NİKAH ŞAHİDİ OLDU
Arınç, AGC ziyaretinin ardından, eşi ile birlikte Alanya Belediyesi Nikah Dairesi'ne geçti. Yakını Tolga Yönet ile Nurcan Yılmaz'ın nikah şahitliğin yapan Bülent Arınç, birçok nikaha katıldığını ancak dayısının torununun nikahında yer almasının kendini ayrıca mutlu ettiğini söyledi.

Törendeki konuşmasında, nikah memurunun "tadını çıkara çıkara nikahı kıydığını" belirten Arınç, ''Nikah memurunun konuşmalarının ardından delikanlı mecal bulup da bir 'evet' diyebildi. Başkanım tam seçmiş. Hem başkan yardımcısı hem de nikah memuru. Biraz daha çabuk ol, pratik ol. Heyecanları yatıştır. Nasihatlerin çok güzel. Gelin ve damada ayrıca ben soracağım, 'bu nikah memuru sizi ne hale getirdi' diye. Çok mutluyum; iki güzel, birbirine yakışan genç. Tebrik ediyorum'' dedi.

Başbakan Yardımcısı Arınç, inançları açısından büyük önem taşıyan evliliğin, gelenek, örf ve adetlerde de önemli bir müessese olduğunu dile getirdi. Toplumun en küçük çekirdeğinin aile olduğunu ifade eden Arınç, "Aile ne kadar güçlü olursa, hayırlı evlatlar yetiştirirse toplum da o aile gibi çok mutlu olur. Toplum da o aile gibi çok sağlıklı mutlu olur" diye konuştu.

''Yönet'' soyadının kendileri için önemli olduğuna da değinen Arınç, ''Dayılarım 'Yönet' soyadını taşıyor. Onların güzel evlatları var. Çiftimiz, inşallah onlardan biri olarak yollarımıza devam ederler. Evin yönetimi de ailenin devamı da sıkıntılı günlerin aşılması da hanımların fedakarlık etmesine bağlıdır. Gerçek aile reisleri onlardır. O nedenle evlilik cüzdanını Nurcan hanıma veriyorum'' ifadelerini kullandı .
Kaynak: İHA