Hayat Kimya, Ar-Ge'ye Her Yıl 10 Milyon Dolar Ayıracak

Bingo, Molfix ve Papia markalarıyla tanınan Hayat Kimya, Kocaeli'ndeki tesislerinde deterjan sektörüne yönelik bir Ar-Ge tesisi kurdu.

Hayat Kimya, Ar-Ge'ye Her Yıl 10 Milyon Dolar Ayıracak
Şirket, ürünlerini geliştirmek için Ar-Ge çalışmalarına her yıl 10 milyon dolarlık bütçe ayıracak.Hayat Kimya'nın ilk markası olan Bingo, 25. yılında sektöründe Türkiye'deki ilk Ar-Ge merkezini hayata geçirdi. Bingo'nun 25. yaş kutlaması ve Ar-Ge merkezinin açılışı, Hayat Kimya'nın İzmit Tesisleri'nde Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün katılımıyla yapıldı.

Törende konuşan Bakan Ergün, Ar-Ge merkezinde yapılacak çalışmalarla maliyetleri düşüren, yenilik oluşturan, tasarım ve teknolojide fark yaratan ve çevre dostu özellikler taşıyan ürünlerin ortaya çıkacağına inandığını söyledi.

Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma gibi konuların Türkiye ekonomisinin ulaşması gereken nokta hakkında en çok belirleyici olan konuların başında geldiğini kaydeden Ergün, sözlerine şöyle devam etti: "Ekonomimizin geleceği araştırmada, geliştirmede, yenilik meydana çıkarmada ve markalar oluşturmada, yeni tasarımlarla pazarlara ulaşmadadır. Bu dinamik çevrede, rekabet yarışının zirveye çıktığı bu ortamda, firmalarımızın yukarılara çıkmaları ve oralarda kalıcı olmaları için kendilerini sürekli olarak yenilemeleri ve geliştirmeleri gerekiyor."Türkiye'deki rekabet yarışında zirvede olmanın yeterli olmadığını kaydeden Ergün, bölgede ve dünyada öne çıkacak hamlelerin yapılmasının gerektiğini ifade etti.

Firmaların zirveye çıkıp orada kalabilmeleri için ayağını yere sağlam basacak adımlar atması gerektiğini vurgulayan Ergün, "Bu da yeniliktir, araştırmadır, geliştirmedir, sürekli dinamizm içinde olmaktır, kendini yenileyebilme kabiliyetine sahip olmaktır." diye konuştu.

"FİRMALARIMIZ 5 MİLYAR LİRAYI AŞAN AR-GE HARCAMASI YAPTI"
Nihat Ergün, 2023 hedeflerinin en önemlilerinden birinin küresel çapta 10 yerli markayı dünya pazarlarına çıkarabilmek olduğunu vurguladı. Ergün, bunun için bakanlık olarak Ar-Ge, inovasyon, tasarım, markalaşma ve üniversite-sanayi işbirliği alanlarına daha fazla odaklanmaya başladıklarını söyledi.

Ülkedeki bütün sektörlerin, firmaların daha fazla katma değer üretmeleri, daha nitelikli üretim yapmaları için yoğun bir çaba harcadıklarını kaydeden Ergün, şunları ifade etti: "2008 yılından itibaren 50 ve üzerinde Ar-Ge personeli istihdam eden firmalarımıza Ar-Ge merkezi kurma imkanı getirdik. Firmalarımıza Ar-Ge merkezlerinde yapılan harcama kadar kurumlar vergisi indirimi yapıyoruz. Doktoralı Ar-Ge personeli varsa ücretlerinin yüzde 90'ını, diğer personelin de yüzde 80'ini vergiden muaf tutuyoruz. Onlar için vergi ve stopaj ödemiyorlar. Personelin sigorta pirimi, iş veren hissesinin yarısını da biz devlet olarak karşılıyoruz. Damga vergisi gibi vergiler de ödenmiyor. Bugüne kadar 118 firmamız bakanlığımızdan Ar-Ge merkezi belgesi almış. Bu firmalarımız 2 -3 yılda 5 milyar lirayı aşan Ar-Ge harcaması yapmışlardır. Firmalarımızın böyle önemli destek ve teşviklerden daha fazla yararlanmaları gerektiğini düşünüyorum."

"TÜRKİYE, BÜYÜME RAKAMLARINA ŞİŞİRİLMİŞ KAMU HARCAMALARIYLA ULAŞMADI"
Ergün, 2011 yılı ekonomik büyüme rakamlarını da değerlendirdi. Bakan Ergün, geçen yıl yüzde 8,5'luk bir büyüme gösteren Türkiye ekonomisinin, dünyada Çin'den sonra ikinci hızlı büyüyen ekonomi olduğunu dile getirdi.

Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın da 772 milyar dolar seviyesine ulaşarak yeni bir rekor kırdığını anlatan Ergün, "10 yıl önce Türkiye'nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası 230 milyar dolardı. Türkiye 10 yıl önce 230 milyar dolarlık üretim yapıyordu. Bütün üretim gücü ve kabiliyeti bu kadardı. Bugün bu rakam 772 milyar dolara çıktı. Demek ki Türkiye üretim gücünü üç kattan fazla bu dönemde artırma imkanına sahip oldu. Zaten firmalarımızın gelişimi de bunu gösteriyor. Fert başına milli gelirimiz 10 bin 500 dolar seviyesine çıkmış oldu. En büyük ihracat pazarımız olan Avrupa'da yaşanan birçok sıkıntıya rağmen Türkiye'nin göstermiş olduğu bu performans gerçekten takdire şayandır." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin büyüme rakamlarına şişirilmiş kamu harcamalarıyla ulaşmadığına dikkati çeken Ergün, büyüme rakamlarına özel sektörün yapmış olduğu yatırım, üretim, ihracatla ve vatandaşların harcamalarıyla ulaşıldığını söyledi.

Ergün, kamunun harcadığı paraların ekonomik büyümenin gerçek göstergesi olamayacağını ifade etti.

Hükümet olarak bütçe disiplininden taviz vermeden, güven ve istikrarı korumaya, reel sektörün önünü açmaya devam edeceklerini belirten Ergün, şunları dikkat çekti: "Bizim işimiz güven ve istikrarı korumak, bütçe disiplinine uymak. Devletin hesabını, kitabını doğru tutmak. Devleti israf etmeyen, kaynakları doğru kullanan bir devlet haline getirmek ve özel sektörün önündeki engelleri kaldırmak. İşimiz bu. Bu işi yağacağız. Özel sektörde ilerleyecek."

"TEŞVİK SİSTEMİ BÖLGESEL FARKLILIKLARI AZALTIYOR"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün yeni ve nitelikli yatırımların artması için büyük önem taşıyan yeni teşvik paketini açıkladığını anımsatan Ergün, sistemin yatırımları artıran, teknolojik dönüşümü sağlayan, cari açık sorununu çözen, istihdam oluşturan ve bölgesel farklılıkları azaltan özellikler taşıdığını dile getirdi. Yeni teşvik sisteminin çok hayırlı ve güzel sonuçlar doğuracağına, orta ve uzun vadeli hedeflerin gerçekleşmesine büyük katkı sağlayacağına inandığını anlatan Ergün, girişimcileri ve yatırımcıları bu teşvik paketinden yararlanmaya ve yeni yatırımlar yapmaya davet etti.

"KİMYA SEKTÖRÜ STRATEJİ BELGESİ'Nİ YAKINDA UYGULAMAYA KOYACAĞIZ"
Hükümet olarak yatırımların çoğalmasını, sektörlerin gelişmesini ve rekabet gücünün artmasını sağlayacak adımları atmaya devam edeceklerini vurgulayan Ergün, Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda olan Kimya Sektörü Strateji Belgesi'ni yakında uygulamaya koyacaklarını açıkladı.

Her sektörle ilgili strateji belgesi ve eylem planı ortaya koyduklarını belirten Ergün, şöyle devam etti: "Her sektörün gelecek vizyonunu oluşturuyoruz. Kimya sektöründe de bunu gerçekleştiriyoruz. Kimya sektöründe dış ticaret açığı verdiğimiz ürünleri üretmeyi, katma değeri daha yüksek ürünlere geçiş sağlayarak Türkiye'yi yatırım üssü haline getirmeyi amaçlıyoruz. Katma değer yenilik ve inovasyondur. Malımızı değerli hale getirmek için alın teri, bilek gücü yetmiyor. Alnımızdan çıkan terin yanında beynimizin içinin de terlemesi gerekiyor. Bu belge kapsamında katma değeri yüksek, insan ve çevre sağlığına duyarlı üretim yapmak, ara girdi ithalatını azaltmak, Ar-Ge politikaları oluşturmak, nitelikli insan kaynağı yetiştirmek, işbirliği ortamı oluşturmak, yerli ürünlere olan talebi artırmak gibi hedeflere yönelik eylemler gerçekleştireceğiz. Rekabetçi kümeleri destekleyerek, Kimya Özel İhtisas OSB'leri kuracağız ve teşvik edeceğiz. Buradaki işletmeler daha çok destek alacak. Yerli ham maddeye dayalı üretim ve çevre dostu teknolojilere yönelik destek modelleri geliştirilecek."Hayat Kimya Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Başkanı Yahya Kiğılı ise 25 yıl önce deterjan işiyle başlayan Hayat Kimya'nın bugün birçok sektörde, birçok ülkede üretim ve dağıtım yatırımları olan bir şirket haline geldiğini söyledi.

Kiğılı, iki milyar doları aşan cirosu, 8 bin 400 kişilik istihdamı ile şirketin önümüzdeki 5 yılda 2,5 milyar dolarlık yeni yatırım yapacağını belirtti.

Konuşmaların ardından Bakan Ergün, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Hayat Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yahya Kiğılı ve Hayat Kimya İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı, Ar-Ge Merkezi'nin açılışını yaptı.Öte yandan şirket, ürünlerini geliştirmek için Ar-Ge çalışmalarına her yıl 10 milyon dolarlık bütçe ayıracak. Şirketin yeni reklamlarında ise Hazal Kaya yer alacak .