Yaş Kararıyla TSK'dan Uzaklaştırılan Üsteğmen Kıran Açıklama Yaptı
Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde jandarma üsteğmen rütbesiyle görev yaparken 28 Şubat sürecinde Yüksek Askeri Şura kararıyla Ordu'dan uzaklaştırılan Gürüy Kıran, ''Elimde orduya tekrar kabul edildiğime dair bir belge olsa hemen evime gidip bavulumu toplayarak göreve başlamaya hazırım. Yeniden görevime dönmeyi, üniformamı giymeyi isterim'' dedi.
Kıran, AA muhabirine, 1998 yılının haziran ayında YAŞ kararıyla Ordu ile ilişiğinin kesildiğini ve daha sonra büyük sıkıntılar yaşadığını, ancak ordudan uzaklaştırılma nedenini bilmediğini ve kendisini herhangi bir açıklama yapılmadığını söyledi.
Kıran, ''Devlet sırrı olarak değerlendirildiği için ilişiğimizin kesilme nedeni olarak bize resmi olarak tam bir bilgi verilmedi. Dolayısıyla ben de net olarak bilmiyorum. Bu konuda 'disiplinsizlik' gibi yuvarlak bir ifade kullanıldı. Bu ifadenin altı çok dolu değil. Bağımsız hukukçular durumumuzu değerlendirdi. Aleyhimizde hukuken ilişiğimizin kesilmesini doğuracak bir delil ve dayanak olmadığına hükmettiler. Kaldı ki, işlediğim bir disiplin suçu da yoktu'' dedi.
Ordu ile ilişiği kesildiğinde herhangi bir yasal hakkı bulunmadığını aktaran Kıran, kendisi gibi ordudan uzaklaştırılan bazı arkadaşlarının uzun hukuki mücadelelere giriştiğini ifade etti.
Kıran, 12 Eylül 2010'da yapılan referandum sonrası oluşan ortamın kendisini heyecanlandırdığına işaret ederek, şunları kaydetti:
''Elimde orduya tekrar kabul edildiğime dair bir belge olsa hemen evime gidip bavulumu toplayarak göreve başlamaya hazırım. Yeniden görevime dönmeyi, üniformamı giymeyi isterim. Başlangıçtan bu yana yanlış yapılan işlemlerin bütünüyle geri döndürülmesi, sıkıntıların bütünüyle çözülebilmesi için yapılması gereken birçok iş var. Bence en önemliler ve öncelikli olanlar yapılmıştır. Fakat bütünüyle bittiğini düşünmüyorum. Bunun yanında, hukuksuz olduğu bir şekilde kabul edilen ve bizim 657 sayılı yasaya tabi olarak devlet kademelerine alınmamıza kadar ulaşan bu sürecin sonunda, zamanında bu hukuksuzluğu yapan kişiler için zaman aşımı gibi birtakım mazeretler ileri sürülebilir. Bu hukuksuzluğu, bu yanlışları bilerek veya bilmeyerek işleyen kişiler aleyhine gerekli yasal işlemlerin yapılması çok önemli.' '
Kaynak: AA
Kıran, ''Devlet sırrı olarak değerlendirildiği için ilişiğimizin kesilme nedeni olarak bize resmi olarak tam bir bilgi verilmedi. Dolayısıyla ben de net olarak bilmiyorum. Bu konuda 'disiplinsizlik' gibi yuvarlak bir ifade kullanıldı. Bu ifadenin altı çok dolu değil. Bağımsız hukukçular durumumuzu değerlendirdi. Aleyhimizde hukuken ilişiğimizin kesilmesini doğuracak bir delil ve dayanak olmadığına hükmettiler. Kaldı ki, işlediğim bir disiplin suçu da yoktu'' dedi.
Ordu ile ilişiği kesildiğinde herhangi bir yasal hakkı bulunmadığını aktaran Kıran, kendisi gibi ordudan uzaklaştırılan bazı arkadaşlarının uzun hukuki mücadelelere giriştiğini ifade etti.
Kıran, 12 Eylül 2010'da yapılan referandum sonrası oluşan ortamın kendisini heyecanlandırdığına işaret ederek, şunları kaydetti:
''Elimde orduya tekrar kabul edildiğime dair bir belge olsa hemen evime gidip bavulumu toplayarak göreve başlamaya hazırım. Yeniden görevime dönmeyi, üniformamı giymeyi isterim. Başlangıçtan bu yana yanlış yapılan işlemlerin bütünüyle geri döndürülmesi, sıkıntıların bütünüyle çözülebilmesi için yapılması gereken birçok iş var. Bence en önemliler ve öncelikli olanlar yapılmıştır. Fakat bütünüyle bittiğini düşünmüyorum. Bunun yanında, hukuksuz olduğu bir şekilde kabul edilen ve bizim 657 sayılı yasaya tabi olarak devlet kademelerine alınmamıza kadar ulaşan bu sürecin sonunda, zamanında bu hukuksuzluğu yapan kişiler için zaman aşımı gibi birtakım mazeretler ileri sürülebilir. Bu hukuksuzluğu, bu yanlışları bilerek veya bilmeyerek işleyen kişiler aleyhine gerekli yasal işlemlerin yapılması çok önemli.' '