Bakan Ergin: 4. Yargıda Reform Paketi, Aihm Kararlarına Yönelik Olacak
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan 4.Reform Paketi'nin Nisan ayından sonra kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi. Ergin, 4. paketin Avrupa İnsan Hakları Mahkamesi kararları ve ifade özgürlüğü alanlarında hazırlanacağını belirtti.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Reform İzleme Grubu Toplantısı'nın ardından düzenlenen basın toplantısında soruları cevapladı. Gazetecilerin, medyada yer alan, 3. Yargı Reform Paketi'nin geçmesi halinde, aralarında Ergenekon, Balyoz, KCK sanıkları gibi pek çok tutuklunun serbest kalacağı yönündeki haberleri hatırlatması üzerine Ergin, parlamentoda bulunan yargıyı hızlandırma paketi içerisinde değişik düzenlemeler yer aldığını söyledi. Ergin, bunun içerisinde, Türk Ceza Yasası 'nda, Ceza Usul Yasası 'nda, Terörle Mücadele Yasası 'nda çeşitli değişiklikler öngörüldüğünü aktardı. Hazırlıklar yapılırken 'Şu kadar dosya bundan etkilensin.', 'Falanca dosyalar bundan istifade etsin. ' gibi bir bakış açıları olmayacağını ifade eden Bakan Şahin, “Yasama faaliyetleri ortaya çıkan ihtiyaçlardan, değişen şartlardan yeni konseptlere bakılarak yapılır. Bu anlamda, 'Bundan kaç kişi istifade eder?', 'Şu davanın tarafları istifade eder. ' gibi bir çalışma tarafımızda yok. Onun için, bizim genel olarak yargı reformu stratejisi çerçevesinde yapmış olduğumuz bir çalışmadır.” diye konuştu.
Nisan ayına kadar, yargıda reform çalışmaları kapsamında hazırlanacak 4. paketin ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 'nin, Türkiye aleyhine vermiş olduğu ihlal kararlarının sonuçlarını ortadan kaldırmaya yönelik olacağını bildiren Şahin, 'Bundan kaç kişinin istifade edeceğine dair bilgi yok. ' dedi.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ EYLEM PLANI 4. PAKETTE
Gazetecilerin soruları üzerine paketin içeriği ile ilgili bilgi veren Ergin, çalışmanın Adalet Bakanlığı ile Avrupa Komisyonu arasında yürütülen ortak bir çalışma olduğunu dile getirdi. Adalet Bakanlığı görevlilerinin bu çerçevede, Avrupa 'da iyi uygulama örnekleri olan 6 ülkede değerlendirmeler yaptığını söyleyen Ergin, “15-17 Kasım tarihlerinde, bildiğiniz gibi Ankara 'da AİHM 'in Türkiye aleyhine verdiği ihlal kararlarının masaya yatırıldığı 3 günlük bir çalıştayımız oldu. Bu çalıştayın sonuç raporlarıyla, konseyle yürüttüğümüz diğer çalışma birlikte değerlendiriliyor. Bu konuda, Türkiye aleyhine ihlal kararları verilen kararlar da baz alınmak üzere, iyi uygulama örneklerinden de istifade edilerek bir ifade özgürlüğü eylem planı hazırlığı var. Bir de genel anlamda insan hakları ihlallerinin önlenmesi için ayrı bir çalışmamız var.” dedi. Ergin, konunun Nisan ayı içerisinde Bakanlar Kurulu 'nda değerlendirildikten sonra kamuoyuyla paylaşılacağını aktardı.
TUTUKLU YAKINLARININ ARANMASI KURALLAR GEREĞİ
Basın mensuplarının, Dink cinayetiyle ilgili, ailenin avukatlarının kamu görevlilerinin yargılanması yönündeki açıklamalarını hatırlatması üzerine Ergin, konunun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gündeminde olduğunu belirtti.
Gazetecilerin tutuklu yakınlarının cezaevi girişlerinde yapılan aramalardan şikayetçi olduğu yönündeki sorusu üzerine de uygulamanın, 'Ceza Güvenlik Tedbirleri İnfazı ' hakkındaki yasada belirlenen prosedür olduğunu söyledi. Bu uygulamanın cezaevine girenlerin tamamına yönelik olduğunu aktaran Ergin, prosedürün dışında, bir ayrımcılık ifade eden uygulama varsa onun da ayrıca değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Bakan Ergin şöyle konuştu: “Burada yaşana bir takım hadiseler, olaylar aktarılırken insani olarak hepimiz etkileniyoruz. Ama cezaevlerinde şu anda 130 bin civarında tutuklu ve hükümlü var. Buraların güvenliğinin sağlanması açısından da öteden beri uygulanan kurallar var. Kuralların uygulanmasından kaynaklı sorunlarla uğramamız gerekir, ama kuralların kendisi uzun tecrübeler sonucunda uygulanmış kurallardır. Ama kuralı aşan konular varsa bunlara ilişkin gelen talepler olduğunda en titiz şekilde değerlendiriliyor.”
Odatv Davası sanıklarından Nedim Şener ve Doğan Yurdakul 'un kızlarının, arama noktasında yaşadıklarıyla ilgili anlattıklarını hatırlatan Bakan Ergin, “O kişileri rencide etmek için yapılmış bir uygulama varsa bunların gereği yapılır ama mevzuattaki bir kuralı uyguladığı için de görevliye bir şey söyleme imkanımız yok. Burada olayın oluş biçimi insani açıdan hepimizi etkileyen bir anlatım da var. Ancak özel kabinlerde bu kontroller yapılıyor. Şayet xray cihazı ötmeye devam ediyorsa ben gittiğim taktirde de ordan geçiyorum bakan olarak, milletvekilleri de oradan geçiyor, cezaevinin güvenliği açısından herkes için genel geçer uygulanan bir kuraldır, prensiptir. Bu anlamda avukatlarımız gittiğinde de benzer kurallara tabi oluyorlar. Ama olaylardaki münferit oluşları genel bir sunum içinde taktim etmenin doğru olmadığını düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Nisan ayına kadar, yargıda reform çalışmaları kapsamında hazırlanacak 4. paketin ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 'nin, Türkiye aleyhine vermiş olduğu ihlal kararlarının sonuçlarını ortadan kaldırmaya yönelik olacağını bildiren Şahin, 'Bundan kaç kişinin istifade edeceğine dair bilgi yok. ' dedi.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ EYLEM PLANI 4. PAKETTE
Gazetecilerin soruları üzerine paketin içeriği ile ilgili bilgi veren Ergin, çalışmanın Adalet Bakanlığı ile Avrupa Komisyonu arasında yürütülen ortak bir çalışma olduğunu dile getirdi. Adalet Bakanlığı görevlilerinin bu çerçevede, Avrupa 'da iyi uygulama örnekleri olan 6 ülkede değerlendirmeler yaptığını söyleyen Ergin, “15-17 Kasım tarihlerinde, bildiğiniz gibi Ankara 'da AİHM 'in Türkiye aleyhine verdiği ihlal kararlarının masaya yatırıldığı 3 günlük bir çalıştayımız oldu. Bu çalıştayın sonuç raporlarıyla, konseyle yürüttüğümüz diğer çalışma birlikte değerlendiriliyor. Bu konuda, Türkiye aleyhine ihlal kararları verilen kararlar da baz alınmak üzere, iyi uygulama örneklerinden de istifade edilerek bir ifade özgürlüğü eylem planı hazırlığı var. Bir de genel anlamda insan hakları ihlallerinin önlenmesi için ayrı bir çalışmamız var.” dedi. Ergin, konunun Nisan ayı içerisinde Bakanlar Kurulu 'nda değerlendirildikten sonra kamuoyuyla paylaşılacağını aktardı.
TUTUKLU YAKINLARININ ARANMASI KURALLAR GEREĞİ
Basın mensuplarının, Dink cinayetiyle ilgili, ailenin avukatlarının kamu görevlilerinin yargılanması yönündeki açıklamalarını hatırlatması üzerine Ergin, konunun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gündeminde olduğunu belirtti.
Gazetecilerin tutuklu yakınlarının cezaevi girişlerinde yapılan aramalardan şikayetçi olduğu yönündeki sorusu üzerine de uygulamanın, 'Ceza Güvenlik Tedbirleri İnfazı ' hakkındaki yasada belirlenen prosedür olduğunu söyledi. Bu uygulamanın cezaevine girenlerin tamamına yönelik olduğunu aktaran Ergin, prosedürün dışında, bir ayrımcılık ifade eden uygulama varsa onun da ayrıca değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Bakan Ergin şöyle konuştu: “Burada yaşana bir takım hadiseler, olaylar aktarılırken insani olarak hepimiz etkileniyoruz. Ama cezaevlerinde şu anda 130 bin civarında tutuklu ve hükümlü var. Buraların güvenliğinin sağlanması açısından da öteden beri uygulanan kurallar var. Kuralların uygulanmasından kaynaklı sorunlarla uğramamız gerekir, ama kuralların kendisi uzun tecrübeler sonucunda uygulanmış kurallardır. Ama kuralı aşan konular varsa bunlara ilişkin gelen talepler olduğunda en titiz şekilde değerlendiriliyor.”
Odatv Davası sanıklarından Nedim Şener ve Doğan Yurdakul 'un kızlarının, arama noktasında yaşadıklarıyla ilgili anlattıklarını hatırlatan Bakan Ergin, “O kişileri rencide etmek için yapılmış bir uygulama varsa bunların gereği yapılır ama mevzuattaki bir kuralı uyguladığı için de görevliye bir şey söyleme imkanımız yok. Burada olayın oluş biçimi insani açıdan hepimizi etkileyen bir anlatım da var. Ancak özel kabinlerde bu kontroller yapılıyor. Şayet xray cihazı ötmeye devam ediyorsa ben gittiğim taktirde de ordan geçiyorum bakan olarak, milletvekilleri de oradan geçiyor, cezaevinin güvenliği açısından herkes için genel geçer uygulanan bir kuraldır, prensiptir. Bu anlamda avukatlarımız gittiğinde de benzer kurallara tabi oluyorlar. Ama olaylardaki münferit oluşları genel bir sunum içinde taktim etmenin doğru olmadığını düşünüyorum.” şeklinde konuştu.