“Görsel Yayıncılıktaki Dönüşüm Arap Baharı’na Doğrudan Etki Etti”
George Washington Üniversitesi'nde düzenlenen bir seminerde, Suriye ayaklanmasında sosyal medyanın etkisi değerlendirildi.
Seminerde konuşan Ortadoğu uzmanı Dr. Marc Lynch, görsel yayıncılıkta bir dönüşüm yaşandığını, Arap Baharı’nda bunun belirgin bir şekilde görüldüğünü ifade etti.
İki yıl önce Ortadoğu’da başlayan ve “Arap Baharı” olarak adlandırılan halk hareketleri, ayaklanmanın çıktığı ülkelerin birçoğunda iktidarların devrilmesine neden oldu. Son olarak Suriye’ye sıçrayan ve hala çatışmaların yaşandığı ülkedeki ayaklanmanın şiddetlenmesinden dolayı birçok yayın organı ülkede gazeteci bulundurmuyor. Bu sebepten ülkedeki gelişmeler büyük çoğunlukla sosyal medya üzerinden takip edilebiliyor.Ayaklanmanın bu yönünü ele alan Marc Lynch, akıllı telefonlar ile çekilen görüntü ve fotoğrafların vatandaş gazeteciliğinin başlamasına zemin hazırladığını söyledi.
“Herhangi biri yolda giderken bir protesto görüp çekiyor ve bunu Youtube benzeri sosyal paylaşım sitesine ekliyor. Bunlar çok dikkat çekici oluyor.” şeklinde konuşan Lynch, bunun sosyal medyanın politika ve medyayı bir kenara bırakarak “Bakın insanlar ne düşünüyor?” mesajını direkt verebilmesine yol açtığını belirtti.
Lynch ayrıca, görsel yayıncılıktaki dönüşümde en büyük etkiye akıllı telefonların sahip olduğunu söyledi.
“Suriye’den gelen bilgilerin kontrol edilebilme imkânını yok.” diyen Ortadoğu uzmanı, Suriye’de yaşananlar yüzünden bölgede çok az sayıda gazeteci olması, doğru bilgiye ulaşma konusunda sıkıntı doğuruyor dedi.
Programa konuşmacı olarak katılan medya uzmanı Sean Aday ise Suriye’de az sayıda gazeteciye rağmen gelen haberlerin yoğunluğuna dikkat çekti. Sean, “Eğer bir ülkede bir süredir tuttuğunuz gazeteciyi ülkeden çıkarırsanız önceki gibi bilgi edinemezsiniz. Ancak Suriye haberleri hala batılı medya tarafından sıklıkla geçiliyor. Yani ülkedeki gelişmeler bir şekilde öğreniliyor.” şeklinde konuştu.
İki yıl önce Ortadoğu’da başlayan ve “Arap Baharı” olarak adlandırılan halk hareketleri, ayaklanmanın çıktığı ülkelerin birçoğunda iktidarların devrilmesine neden oldu. Son olarak Suriye’ye sıçrayan ve hala çatışmaların yaşandığı ülkedeki ayaklanmanın şiddetlenmesinden dolayı birçok yayın organı ülkede gazeteci bulundurmuyor. Bu sebepten ülkedeki gelişmeler büyük çoğunlukla sosyal medya üzerinden takip edilebiliyor.Ayaklanmanın bu yönünü ele alan Marc Lynch, akıllı telefonlar ile çekilen görüntü ve fotoğrafların vatandaş gazeteciliğinin başlamasına zemin hazırladığını söyledi.
“Herhangi biri yolda giderken bir protesto görüp çekiyor ve bunu Youtube benzeri sosyal paylaşım sitesine ekliyor. Bunlar çok dikkat çekici oluyor.” şeklinde konuşan Lynch, bunun sosyal medyanın politika ve medyayı bir kenara bırakarak “Bakın insanlar ne düşünüyor?” mesajını direkt verebilmesine yol açtığını belirtti.
Lynch ayrıca, görsel yayıncılıktaki dönüşümde en büyük etkiye akıllı telefonların sahip olduğunu söyledi.
“Suriye’den gelen bilgilerin kontrol edilebilme imkânını yok.” diyen Ortadoğu uzmanı, Suriye’de yaşananlar yüzünden bölgede çok az sayıda gazeteci olması, doğru bilgiye ulaşma konusunda sıkıntı doğuruyor dedi.
Programa konuşmacı olarak katılan medya uzmanı Sean Aday ise Suriye’de az sayıda gazeteciye rağmen gelen haberlerin yoğunluğuna dikkat çekti. Sean, “Eğer bir ülkede bir süredir tuttuğunuz gazeteciyi ülkeden çıkarırsanız önceki gibi bilgi edinemezsiniz. Ancak Suriye haberleri hala batılı medya tarafından sıklıkla geçiliyor. Yani ülkedeki gelişmeler bir şekilde öğreniliyor.” şeklinde konuştu.