Bağdat Caddesi'nde Kentsel Dönüşüm İçin İlk Kazma Vuruldu
Kadıköy Bağdat Caddesi’nde Kentsel Dönüşüm kapsamında 50 yıllık riskli bir bina yıkıldı.
Yıkım öncesinde konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk “Kadıköy’de 30 bin 500 binanın, 2 bin 800’ü 1998’den Sonra yapıldığına göre 27 bin binamız yıkılmaz demiyoruz ama risk taşıyor. İşin doğrusu yıkılır da diyemiyoruz. O bakımdan burdan geriye giderek yaklaşık 15 bin binanın hemen yenilenmesi gerekiyor” dedi.
Kadıköy Bağdat Caddesi’nde bulunan 50 yıllık Tevfik Bey Apartmanı, Kentsel Dönüşüm Yasası kapsamında, apartman sahiplerinin başvurusu üzerine özel bir firma tarafından depreme dayanıklı olup olmadığı yönünde incelendi. İnceleme Sonucunda 50 yıllık binanın deprem açısından büyük risk taşıdığı belirlendi. Kadıköy Belediyesi, rapor doğrultunda binanın tapusuna şerh koyarak binaya yıkım ruhsatı verdi. Bugünde özel bir firma tarafından 50 yıllık binanın yıkımı gerçekleştirildi.
Yıkım öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Son çıkarmış olduğu yasa ile depreme dayanıksız olan binaların önce rapor alıp Sonra yıkılmasına dair uygulamanın ilkini gerçekleştireceklerini belirterek “Bunun Bağdat Caddesi’ne rastlamış olması tamamen bir tesadüf. Kadıköy’ün tümündeki binaların durumu birbirlerinden farklı değil. Bugün yıkılacak bina, yaklaşık 50 yıl önce, elle karılan beton ile yapılmış. Dolayısıyla daha önce “Yerinde kalabilir” raporu verilebilen bir binaydı. Ancak Son çıkan yasa ile, bunun depreme dayanıklı olup olmadığına dair rapor alınıyor. Alınan raporlar neticesinde bu binanın depreme dayanıklı olmadığı tespit edilmiş ve yıkımına karar verilmiştir. Mal sahibine yapılan tebligat üzerine, mal sahibi kendisi yıkım firmasıyla birlikte bu binayı yıkacak. Şu ana kadar bunun gibi alınış 5-6 bina daha var. Ancak bundan Sonra bu olay çok daha hızlanacak. Kadıköy’de 30 bin 500 binanın, 2 bin 800’ü 1998’den Sonra yapıldığına göre 27 bin binamız yıkılmaz demiyoruz ama risk taşıyor. İşin doğrusu yıkılır da diyemiyoruz. O bakımdan buradan geriye giderek yaklaşık 15 bin binanın hemen yenilenmesi gerekiyor” dedi.
Bunun bir başlangıç olmasını dilediğini sözlerine ekleyen Öztürk, “İnşallah bize o süre tanınır. Çünkü depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz ama önümüzdeki süreç hızla binaların ve dolayısıyla kentin yenilendiği bir ortama geçeceğiz. Çünkü yeni yapılan binaların tümünün altında otoparklar olacak, bahçe alanları daha büyük olabilecek. Bazı apartmanlar birleştirildiği takdirde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na teklif ettiğimiz takdirde imar durumlarında farklılıklar olabilecek. Bu da vatandaşın daha kolay bina yapmasını sağlayabilecek. Tek eksiğimiz şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın arsaların birleşmeleri halinde ne kadar imar artışı vereceğine dair bir yönetmeliğin ve bir açıklamanın olmayışıdır. Bu da yapıldığı takdirde bu süreç hız kazanacaktır” şeklinde konuştu.
Binaların incelenmesi ile ilgili süreçten de bahseden Öztürk, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan onay alan özel firmalar var. Bunun yanı sıra belediyemizin firması da yetki aldı. Dolayısıyla belediyemize müracaat edenlerde, özel firmalara müracaat edenlerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan vize almış olmak kaydıyla test yaptırabiliyorlar. Zaten test yapılan bina da demirlerin durumuna bakıyorlar, zemin etüdüne ve projeye bakıyorlar. Tüm bunlara bakıldıktan Sonra bir rapor düzenliyorlar. Bu rapor hem Çevre İl Müdürlüğü’ne hem belediyeye geliyor. Eğer bu rapor olumsuzsa tapuya şerh ediliyor. O bina artık satılamıyor, el değiştiremiyor. Maliklere belediye tarafından tebligat yapılıyor, 60 gün içerisinde yıkılması için. Bu binada onlardan biri. Eğer vatandaşımız bu binayı yıkmasaydı makul bir süre verip, eğer içinde yaşayanlar varsa tahliye edip yıkıma devam edeceğiz. Dolayısıyla bundan Sonra süreç ve yol açık. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün verdiği bilgiye göre en çok başvuru İstanbul’da Kadıköy’de” şeklinde konuştu.
Öztürk’ün açıklamalarının ardından 50 yıllık binanın yıkımı özel bir firma tarafından gerçekleştirildi.
Kaynak: İHA
Kadıköy Bağdat Caddesi’nde bulunan 50 yıllık Tevfik Bey Apartmanı, Kentsel Dönüşüm Yasası kapsamında, apartman sahiplerinin başvurusu üzerine özel bir firma tarafından depreme dayanıklı olup olmadığı yönünde incelendi. İnceleme Sonucunda 50 yıllık binanın deprem açısından büyük risk taşıdığı belirlendi. Kadıköy Belediyesi, rapor doğrultunda binanın tapusuna şerh koyarak binaya yıkım ruhsatı verdi. Bugünde özel bir firma tarafından 50 yıllık binanın yıkımı gerçekleştirildi.
Yıkım öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Son çıkarmış olduğu yasa ile depreme dayanıksız olan binaların önce rapor alıp Sonra yıkılmasına dair uygulamanın ilkini gerçekleştireceklerini belirterek “Bunun Bağdat Caddesi’ne rastlamış olması tamamen bir tesadüf. Kadıköy’ün tümündeki binaların durumu birbirlerinden farklı değil. Bugün yıkılacak bina, yaklaşık 50 yıl önce, elle karılan beton ile yapılmış. Dolayısıyla daha önce “Yerinde kalabilir” raporu verilebilen bir binaydı. Ancak Son çıkan yasa ile, bunun depreme dayanıklı olup olmadığına dair rapor alınıyor. Alınan raporlar neticesinde bu binanın depreme dayanıklı olmadığı tespit edilmiş ve yıkımına karar verilmiştir. Mal sahibine yapılan tebligat üzerine, mal sahibi kendisi yıkım firmasıyla birlikte bu binayı yıkacak. Şu ana kadar bunun gibi alınış 5-6 bina daha var. Ancak bundan Sonra bu olay çok daha hızlanacak. Kadıköy’de 30 bin 500 binanın, 2 bin 800’ü 1998’den Sonra yapıldığına göre 27 bin binamız yıkılmaz demiyoruz ama risk taşıyor. İşin doğrusu yıkılır da diyemiyoruz. O bakımdan buradan geriye giderek yaklaşık 15 bin binanın hemen yenilenmesi gerekiyor” dedi.
Bunun bir başlangıç olmasını dilediğini sözlerine ekleyen Öztürk, “İnşallah bize o süre tanınır. Çünkü depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz ama önümüzdeki süreç hızla binaların ve dolayısıyla kentin yenilendiği bir ortama geçeceğiz. Çünkü yeni yapılan binaların tümünün altında otoparklar olacak, bahçe alanları daha büyük olabilecek. Bazı apartmanlar birleştirildiği takdirde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na teklif ettiğimiz takdirde imar durumlarında farklılıklar olabilecek. Bu da vatandaşın daha kolay bina yapmasını sağlayabilecek. Tek eksiğimiz şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın arsaların birleşmeleri halinde ne kadar imar artışı vereceğine dair bir yönetmeliğin ve bir açıklamanın olmayışıdır. Bu da yapıldığı takdirde bu süreç hız kazanacaktır” şeklinde konuştu.
Binaların incelenmesi ile ilgili süreçten de bahseden Öztürk, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan onay alan özel firmalar var. Bunun yanı sıra belediyemizin firması da yetki aldı. Dolayısıyla belediyemize müracaat edenlerde, özel firmalara müracaat edenlerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan vize almış olmak kaydıyla test yaptırabiliyorlar. Zaten test yapılan bina da demirlerin durumuna bakıyorlar, zemin etüdüne ve projeye bakıyorlar. Tüm bunlara bakıldıktan Sonra bir rapor düzenliyorlar. Bu rapor hem Çevre İl Müdürlüğü’ne hem belediyeye geliyor. Eğer bu rapor olumsuzsa tapuya şerh ediliyor. O bina artık satılamıyor, el değiştiremiyor. Maliklere belediye tarafından tebligat yapılıyor, 60 gün içerisinde yıkılması için. Bu binada onlardan biri. Eğer vatandaşımız bu binayı yıkmasaydı makul bir süre verip, eğer içinde yaşayanlar varsa tahliye edip yıkıma devam edeceğiz. Dolayısıyla bundan Sonra süreç ve yol açık. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün verdiği bilgiye göre en çok başvuru İstanbul’da Kadıköy’de” şeklinde konuştu.
Öztürk’ün açıklamalarının ardından 50 yıllık binanın yıkımı özel bir firma tarafından gerçekleştirildi.