Türk At Yarış Tarihi Boyunca Hipodromlardaki Pistlere ''Altın Nal'' İzlerini Bırakan, Safkan Arap Atları, Eskişehir'de Yetiştiriliyor
Mürsel Çetin - Oktay Özden - Türk at yarış tarihi boyunca hipodromlardaki pistlere ''altın nal'' izlerini bırakan en değerli safkan Arap atları, Eskişehir'de yetiştiriliyor.
Mahmudiye ilçesinde bulunan ve Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün en büyük işletmelerinden biri olan Anadolu Tarım İşletmesi Müdürlüğü, 197 yıllık geçmişiyle Türk at yarışı tarihinin en önemli Arap atlarını yetiştirme ve şeceresini tutma özelliğine sahip. İşletmenin haralarında, yarış tarihine adını altın harflerle yazdırmış olan safkan Arap atlarıyla, aynı ırktan geleceğin şampiyonları yetiştiriliyor.
Anadolu Tarım İşletmesi Müdürü Zafer Öz, AA muhabirine, işletmede 1815 yılından itibaren ''Çiftlikat-ı Hümayun'' adıyla ordunun at ihtiyacını karşılamaya yönelik faaliyetlerin yapıldığını anımsattı. Öz, zamanla teknolojinin ilerlemesiyle çiftliğin, geleneksel ata sporu olan at yarışları için Arap atı yetiştiriciliğine dönüştüğünü anlattı.
Şimdi 7 kan hattından 11 aygırın işletmedeki tavlalarda bulunduğunu belirten Öz, ''İşletmemizde, 104'ü de kısrak olmak üzere yaklaşık 300 Arap atı var. 2012 yılında, 65 safkan tayın satışından 4 milyon 250 bin lira satış geliri elde ettik'' dedi.
Öz, Anadolu Tarım İşletmesi Müdürlüğü'nün, kurulduğu günden itibaren sürdürdüğü faaliyetler, istihdam sahası, ürettiği ürünler ve meydana getirdiği katma değerlerle bölge ve ülke ekonomisine katkı sağladığını kaydetti.
Özellikle işletmenin ülke atçılığına kazandırdığı Arap atlarıyla bu alanda en yüksek katkıyı sağladığını vurgulayan Öz, şöyle konuştu:
''Türkiye'deki Arap atlarının en önemli kan hatları, işletmemizde korunmakta ve geliştirilmektedir. İşletmemizde yetiştiriciliği yapılan Arap atı, dünyanın başka ırklarla karışmamış safkan tek ırkıdır. Doru ve kır, nadir olarak yağız donlu olup, bu özelliklerini yavrularına intikal ettirebilen yüksek genetik karakterli bir attır. Arap atı gelişmesini 4 yaşında tamamlar ve bu yaşta dişiler ve erkekler damızlıkta kullanılabilir. Erkek ve dişi tayların koşu hayatı 3 yaşında başlar.''
Öz, ayrıca daha önce satılan tayların sahalarda gösterdiği yarış performanslarından dolayı bu yıl sonuna kadar 3 milyon 500 bin liralık yetiştiricilik priminden gelir beklediklerini de sözlerine ekledi.
Yayıncı: Hüseyin Doğru
Kaynak: AA
Anadolu Tarım İşletmesi Müdürü Zafer Öz, AA muhabirine, işletmede 1815 yılından itibaren ''Çiftlikat-ı Hümayun'' adıyla ordunun at ihtiyacını karşılamaya yönelik faaliyetlerin yapıldığını anımsattı. Öz, zamanla teknolojinin ilerlemesiyle çiftliğin, geleneksel ata sporu olan at yarışları için Arap atı yetiştiriciliğine dönüştüğünü anlattı.
Şimdi 7 kan hattından 11 aygırın işletmedeki tavlalarda bulunduğunu belirten Öz, ''İşletmemizde, 104'ü de kısrak olmak üzere yaklaşık 300 Arap atı var. 2012 yılında, 65 safkan tayın satışından 4 milyon 250 bin lira satış geliri elde ettik'' dedi.
Öz, Anadolu Tarım İşletmesi Müdürlüğü'nün, kurulduğu günden itibaren sürdürdüğü faaliyetler, istihdam sahası, ürettiği ürünler ve meydana getirdiği katma değerlerle bölge ve ülke ekonomisine katkı sağladığını kaydetti.
Özellikle işletmenin ülke atçılığına kazandırdığı Arap atlarıyla bu alanda en yüksek katkıyı sağladığını vurgulayan Öz, şöyle konuştu:
''Türkiye'deki Arap atlarının en önemli kan hatları, işletmemizde korunmakta ve geliştirilmektedir. İşletmemizde yetiştiriciliği yapılan Arap atı, dünyanın başka ırklarla karışmamış safkan tek ırkıdır. Doru ve kır, nadir olarak yağız donlu olup, bu özelliklerini yavrularına intikal ettirebilen yüksek genetik karakterli bir attır. Arap atı gelişmesini 4 yaşında tamamlar ve bu yaşta dişiler ve erkekler damızlıkta kullanılabilir. Erkek ve dişi tayların koşu hayatı 3 yaşında başlar.''
Öz, ayrıca daha önce satılan tayların sahalarda gösterdiği yarış performanslarından dolayı bu yıl sonuna kadar 3 milyon 500 bin liralık yetiştiricilik priminden gelir beklediklerini de sözlerine ekledi.
Yayıncı: Hüseyin Doğru