Babacan: Birleşmiş Milletler Değişmezse Meşruiyetini Kaybedecek

BM’nin varlığını sürdürebilmesi için Dünya Bankası ve IMF gibi değişmesinin zorunlu olduğunu vurgulayan Babacan, "Aksi halde zaman içinde etkinliğini yitirmiş bir BM göreceğiz.” dedi.

Düşünce ve kültür alanında uluslararası faaliyetlerde bulunan Diyalog Avrasya Platformu (DAP)'nun düzenlediği 'Küresel Ekonomik Düzeni Yeniden Düşünmek' başlıklı forum Antalya Tekirova Rixos Otel'de başladı.

Geçtiğimiz yıllarda DAP tarafından sosyal meseleler hakkında üç kez düzenlenen uluslararası buluşmalar, bu yıl ‘Antalya Forum’ ismiyle yapılıyor. 21 ülkeden 400 ekonomi, siyaset, felsefe ve iletişim bilimlerini temsil eden bilim insanın bir araya geldiği Antalya Forumu’nda; gelir dağılımındaki adaletsizlikten yoksulluk ve yolsuzluğa, istihdamdan ekonomik krizlere, üretim ve rekabet sorunlarından ekonomideki ahlaki değerlere kadar farklı konularda fikir tartışmaları yapılıyor. Konuklar, 'Küresel Ekonomik Düzeni Yeniden Düşünmek', 'Küresel Ekonominin Sorunları', 'Küresel Ekonomiye Yeni Yaklaşımlar', 'Küresel Kurumların Yeniden Yapılandırılması', 'Ekonomi ve Ahlaki Değerler' başlıklı panellerde fikir alışverişinde bulunuyor. Forumda 16 tebliğ sunularak daha insani küresel ekonomik düzen için katkıda bulunulacak. Antalya Forumu’nda her geçen gün kendini değişen dünya düzeni ile birlikte yenileyen, farklı ve yenilikçi fakat bir o kadar da alt yapısı sağlam olan yaklaşımlar ele alınıyor. Küresel ekonomide, günümüz perspektifinden ileriye yönelik izlenen politikaların etkileri değerlendiriliyor. Antalya Forumu’na Türkiye’den temsilcilerin yanı sıra Almanya, ABD, Azerbaycan, Belarus, Birleşik Arap Emirlikleri, Çin, Estonya, Gürcistan, Fransa, Hindistan, Japonya, Kazakistan, Kırgızistan, Moldova, Mısır, Polonya, Rusya Federasyonu, Tacikistan, Türkmenistan, Ukrayna’dan alanında önemli isimler katılıyor. BABACAN: FORUM, KÜRESEL FİNANS SİSTEMİYLE İLGİLİ TEDAVİDE YOL GÖSTERİCİ DAP Antalya Forumu’nun açılışına katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, konuşmasına forumun, ufuk açıcı, küresel finans sistemiyle ilgili teşhis ve tedavide yol gösterici olacağına inancını ifade ederek başladı.

2008’den bu yana dünyayı etkisine alan küresel krizin faz değiştirerek devam ettiğine değinen Babacan, krizin bu fazında devletlerin kredibilitesinin sorgulandığına işaret etti. Babacan, krizin ilk fazında bankaları kurtarmak için atılan devlet imzalarının bugün değerinin düştüğünü ifade etti.

ABD’de hala ciddi sorunlar bulunduğuna, bu ülkenin krizi aşmak adına yaptığı tek şeyin karşılığı olmayan para basmak olduğuna vurgu yapan Babacan, "Bu parasal genişlemenin ne zaman nasıl normale döneceğiyle ilgili kimsenin fikri yok. Maliye politikalarında ciddi belirsizlik var.” dedi.

Babacan, dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD’nin ‘öngörülemez olma’ gibi bir lüksünün bulunamayacağını söyledi.

AB’yi ise ‘krizin deprem üssü’ olarak tarif eden Babacan, birlik ülkelerini sorunlarını kamuoyuna açık ve yüksek sesle tartıştıkları için eleştirdi.

Krizin Japonya, Çin, Brezilya, Hindistan gibi ülkeleri de etkilediğine ve büyüme oranlarının düştüğüne işaret eden Babacan, “Bu krizden sonra küresel ekonomiyle ilgili, finans ve ekonomi kurumlarıyla ilgili yeni baştan tasarımlar gerekecek. Dünyada güç dengeleri hızla değişiyor. Ekonomik güç batından doğuya kaymakta. Gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kayan hız söz konusu.” diye konuştu.

Her ülkenin krize kendi ulusal perspektifinden bakması halinde çözümün mümkün olamayacağını belirten Babacan, bu durumda herkesin kaybedeceğini kaydetti.

"BM DEĞİŞMEZSE MEŞRUİYETİNİ YİTİRECEK" Krizin IMF ve Dünya Bankası’nın yönetim yapılarında önemli değişime yol açtığını, gelişmekte olan ülkelerin ağırlığının arttığına dikkat çeken Babacan, 2. Dünya Savaşı galibi devletlere göre şekillenen BM’nin de değişmesi gerektiğini vurguladı. BM’nin bugünkü yapısının dünya gerçekleriyle uyuşmadığını ifade eden Babacan, savaş galibi ülkelerin özel imtiyazlarının sorun oluşturduğunu söyledi.

Babacan, “Dünya değişti, 21. yüzyılda çok daha farklı anlayışa ihtiyacımız var. Eğer BM, mevcut yapısında ısrar ve inat ederse meşruiyeti ciddi şekilde sorgulanmaya başlar. IMF ve Dünya Bankası’ndaki değişiklik bu kurumların meşruiyetini korumak adına yapıldı. Aynı gerekçe BM için de geçerli.” şeklinde konuştu.

Babacan, BM güvenlik konseyinin de adil bir temsil yapısına kavuşması gerektiğini vurgulayarak, kamu vicdanı ve insanlık adına haykırışların mutlaka orada alanına kararlara yansıması gerektiğini dile getirdi. Babacan, “Aksi halde zaman içinde etkinliğini yitirmiş bir BM göreceğiz.” ifadelerini kullandı. "ADİL BİR DÜNYA DİYALOG, ÖN YARGISIZ TARTIŞMA VE ORTAK AKILLA KURULABİLİR" CHP Genel Başkan Yardımıcısı Faik Öztırak da uluslararası kuruluşlarda temsil ve meşruiyet sorununa yönelik çalışmaları önemsediklerini ve desteklediklerini dile getirdi. Dünyaya hâkim olan ideolojik dogmaların artık küresel düzlemde de tartışılmaya başlandığını belirten Öztırak, “Daha adil bir dünya ancak diyalog, ön yargısız bir tartışma ve ortak akılla kurulabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
"TÜRKİYE’NİN SOSYAL DAVOS'U" Antalya Forum’un sivil toplum yansımasında başka bir şey olmadığını anlatan DAP Dönem Başkanı Vladimir Sergeychuk, özellikle üzerinde durdukları konunun kültürel yaklaşım ve işbirliği olduğunu söyledi.

Medeniyetler çatışmasını değil medeniyetlerin diyalogunu kurmak istediklerini dile getiren Sergeychuk, “Medeniyetler birbirini daha iyi tanısın. Kültürel yaklaşımlar önceliğimizdir. Siyasi yaklaşımlar değil. Amacımız bütün diyaloglara uygun platformlar hazırlamaktır.” şeklinde konuştu.

Sergeychuk, forumda tartışılacak konuların insanların yaşamını daha yüksek bir düzeye getirmek için olduğunu söyledi.

Açılış bölümünün sonunda bugüne kadar DAP’ın kurulmasında emeğe bulunan isimlere Ali Babacan tarafından onur ödülü verildi.

Bakan Babacan’a ise Türkmen halısı hediye edildi.