'chp 10 Kasım'da Gerekeni Yapacak'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, 29 Ekim’deki yanlıştan iktidarın vazgeçmesi gerektiğini belirterek, "10 Kasım'da Atatürk'ü gerektiği gibi anacağız.

Engellesinler de görelim" dedi.

Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, Bursa’da basın mensuplarının sorularını cevapladı. CHP’nin erken seçimlerden kaçmadığını ifade eden Koç, “Kaçmak, göçmek yok. Yapılan hatalardan bir tanesi Cumhurbaşkanın yaptığıdır. 330 ile 367 arasında kaldığında bu anayasa değişikliğini ilgilendiren yasa tasarısıdır. Cumhurbaşkanın yetkilerine baktığınızda, yasayı ikinci sefer Meclis'e gönderebilir ama bu sayılar arasında kaldığında yasayı geri gönderme hakkı yok. Seçimden kaçan kim, göçen kim? Gelin referandum yapalım. MHP'yi almışsınız koltuğunuzun altına. CHP tek başına girsin, yanına istediğini al. Numan'ı da aldın. Bahçeli'yi de al. Kim kaçıyor seçimden? Ben sizin takdirinize bırakıyorum” dedi.

MHP’nin Meclis'teki tutumunu sert dille eleştiren Koç, “MHP önce kongresini yapsın. Hangi kayığa binecek, hangi denizde gidecek görelim. 'MHP barajı geçsin, AK Parti güçlü olmasın' diyen insanların döneminden geçiyoruz. MHP'nin Meclis'te yaptığı durumu bir siyasetçi olarak affetmiyorum. MHP'nin, 'Küçük seçmen tabanına ben de mesaj vereyim' tablosunu hatırlamak istemiyorum” ifadeleri kullandı.

"KIZILCAHAMAM KAMPI'NDA DIŞARIDA KONUŞAN MİLLETVEKİLLERİ SUSAR" Hükümetin Kızılcahamam’da kampa girmesini de değerlendiren Koç, “Kızılcahamam Kampı'nda dışarıda konuşan milletvekilleri susar. Başbakan orada egosunu boşaltır. Herkes birer Recep Tayyip Erdoğan olup Meclis'e öyle gelir. Herkesin kaderinin oradaki 3-5 kişinin dudağının arasından belirlendiği süreçle seçilen milletvekillerinin önemi yok. Meclis'te milletvekili olmasına gerek yok. Oraya 325 tane Recep Tayyip Erdoğan fotoğrafı koyarsınız. Meclis Başkanının eline buton verisiniz olur biter. O da basar. CHP tabanla iç içe olacak” diye konuştu.

Koç, Bursa’da meydana gelen olaylarla alakalı olarak ise, “Türkiye uzun yıllardır bu tür toplumsal sınavdan geçiyor. Yurttaşlarımız bu tür olaylara kapılmıyor. Türkiye sağduyusunu koruyor. Çok çabaladılar, yine çabalayacaklar ama Türkiye'yi tuzağa çekemeyecekler. Bursa'daki olaylar aşılıyor. Hep beraber ortak sağduyu göstermek zorundayız. Çok acı çeken, bedel ödeyen toplumuz. Türkiye'deki vatandaşlar bu duruma bu zamana kadar izin ermedi, vermeyecektir. Türkiye inatla duracaktır” şeklinde konuştu.

“ARINÇ BURSA’DAKİ TÜM İŞSİZLERE İŞ BULMAK ZORUNDADIR” TÜİK’in açıkladığı işsizlik rakamları hakkında da açıklamada bulunan Koç, sözlerini şöyle sürdürdü: “TÜİK rakamları gittikçe tartışma çıkacak rakamlar oluyor. İşsizlik konusunda yaşanan gerçek var. İnsanlar normal prosedür içerisinde yetiştikleri alandan iş edinemiyor. Onun için siyasetçilere aracılık teklif ediliyor. TÜİK rakamları ile hayatın gerçekleri arasında çelişkiler olduğunu söylüyorum. Bursa’dayız. Bülent Arınç’ın özel yeğeni olduğunu ben biliyorum. Arınç, kendi yeğenine paraşütle iş bulduğu gibi Bursa’daki bütün işsizlere iş bulmakla yükümlüdür. Kendi öz yeğenine devlet kademesinde iş ayarlayan Arınç, Bursa’daki bütün işsizlere iş ayarlamak zorundadır. Arınç, hafta sonlarında Bursa'da ağlamalı toplantılar yapacağına herkese iş bulmalıdır. Gelip Bursa’da duygu sömürüsü yapacaksın, kendi ailenden birini işe yerleştireceksin. Tüm işsizlerin iki eli Bülent Arınç’ın elinde olmalıdır. Belki TÜİK rakamlarını Arınç Bursa’da üste çeker." “BDP'NİN TERÖR ÖRGÜTÜ KUMANDASINDAN ÇIKIP SİYASİ PARTİ OLMASI GEREKİR” Terör ile Kürt meselesinin ayrı olduğunu söyleyen Koç, “Terör örgütünün hedefi belli. Ne verirseniz verin, silah bırakmaları mümkün değil. Terör örgütü ayrı, Kürt sorunu ayrıdır. Binlerce Kürt vatandaşımız var. Türkiye bütün yetkilerini kullanarak terör örgütü ile mücadele etmelidir. Al takke ver, külah pazarlık yapılmaz. Biz buna karşı çıkıyoruz. Türkiye kendi problemini kendi çözmelidir. Tüm taleplerini meşru zeminde TBMM'de seçilmişlerle tartışmak zorundadır. Tartışma yeri TBMM'dir. BDP'nin terör örgütü kumandasından çıkıp siyasi parti olması gerekir. Terörün gölgesinde siyaset yapıyor. Onların mutlaka çizgi benimsemeleri gerekir” dedi.

10 Kasım'da CHP’nin sergileyeceği tavrı da açıklayan Koç, “İktidar inşallah yasaklama girişiminden ders çıkarmıştır. Umarım bu yanlıştan vazgeçerler. Umarım bu durumdan bir siyasi ders çıkarmışlardır. 29 Ekim bir kırılma noktası oldu. Bunu görsünler. Hala yasaklanacaksa bütün CHP’liler Anıtkabir başta olma üzere 10 Kasım'da Atatürk'ü anma gününde o görevlerini yerine getirecektir. Çeksinler bandı, engellesinler de görelim bakalım. Eskiden 10 Kasımlar iyi geçerdi. Zorla yasak derseniz, etki-tepki olur” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA