Beyin Göçüne Dikkat Çekilen Rapordan Açıklaması
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı'nın yayımladığı "En Az Gelişmiş Ülkeler 2012" raporunda, dünyanın yoksul ülkelerinin verdiği beyin göçüne ve işçi dövizlerine dikkat çekildi. Raporda, gelişmiş ülkelere göç eden "beyinlerin" kendi ülkelerine bilgi transferini ve yatırımları teşvik edebilecekleri bir mekanizma kurulması önerildi.
UNCTAD tarafından hazırlanan "Üretkenliği Artırmak için Sürdürülebilir İşçi Dövizi Akışı ve Diaspora Kapasitesi Arasında Ağlar ve İlişkiler Zinciri Oluşturulması" başlıklı 2012 En Az Gelişmiş Ülkeler Raporu, Birleşmiş Milletler'in Türkiye Temsilciliği'nde düzenlenen toplantıda açıklandı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan BM'nin Türkiye Koordinatörü Shahid Najam, Türkiye'nin, kalkınma alanında en az gelişmiş ülkelerin önemli bir ortağı konumuna geldiğini söyledi.
Mayıs 2011'de BM 4. En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nın İstanbul'da düzenlendiğini hatırlatan Najam, Türkiye'nin Somali'de yaptığı yatırımların da herkes tarafından bilindiğine işaret etti. Gelişmiş ülkelerin en az gelişmiş ülkelerle ilgili yükümlülüklerine dikkati çeken Najam, "Uluslararası toplum en az gelişmiş ülkelerin sorumluluğunu üstlenmeye devam etmelidir. O ülkelerin kalkınması aynı zamanda global kalkınmayı de beraberinde getirecektir" dedi.
-Beyin göçünün olumsuz etkisi-
Dünyanın en yoksul ülkelerinin sosyo-ekonomik yapılarının kapsamlı bir analizinin yapıldığı raporda, yoksul ülkelerin verdiği beyin göçüne dikkat çekildi. Göç nedeniyle kaybedilen vasıflı kimselerin yaşadıkları ülkelerden kendi ülkelerine bilgi ve yatırım transferindeki önemlerine vurgu yapılan raporda, en az gelişmiş ülkelerden yaklaşık 2 milyon vasıflı kişinin başka ülkelere göç ettiğine yer verildi.
En az gelişmiş ülkelerdeki üniversite mezunlarının 5'te 1'nin başka ülkelerde yaşadığının aktarıldığı raporda, gelişmiş ülkelerde ise bu oranın her 25 kişide 1 olduğuna vurgu yapıldı.
BM raporuna göre, gelişmekte olan ülkelerde beyin göçü üniversite mezunlarının yüzde 10'unu kapsarken, en az gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 18,4'e çıkmış durumda. Bura göre, Haiti, Samoa, Gambiya, Tuvalu ve Sierra Leone'de yaşayanların sayısı, bu ülkelerin yurt dışında yaşayan vatandaşlarından daha az. Üniversite mezunu olup başka ülkeye göç etmiş en az gelişmiş ülke vatandaşlarının sayısı 2000 yılı itibariyla 1,3 milyona ulaştı. Bu da 1990'dan 2000'e kadar geçen zamanda yüzde 58'lik artışı gösteriyor. Beyin göçünün bu denli yüksek olması ise, en az gelişmiş ülkelere her yıl milyarlarca dolarlık işçi dövizlerinin olumlu etkisini azaltıyor.
BM raporunda, yabancı ülkelerde yaşayan en az gelişmiş ülke vatandaşlarının bilgi ve birikimlerini kendi ülkelerine aktarmalarını ve ülkelerine yatırım çekebilmelerini teşvik edecek uluslararası destek mekanizması oluşturulması gerektiği de ifade edildi.
Beyin göçünün bugünkü boyutlarda devam etmesi durumunda en az gelişmiş ülkelerin elde ettikleri kalkınma hızını sürdürebilmelerinin mümkün görülmediği tespitine yer verilen raporda, bu göçün en fazla sağlık, eğitim, bilim ve teknoloji alanlarında yaşandığı kaydedildi.
-İşçi dövizleri önemli"
Raporda, kent nüfusunun hızla arttığı 48 en az gelişmiş ülkede; yatırım, küçük işletmeler ve istihdamın geliştirilmesi için işçi dövizlerinin iyi değerlendirilebileceği bir bankacılık ve finans sektörü oluşturulması gerektiğine vurgu yapıldı.
İşçi dövizi üzerindeki havale ve EFT masraflarının azaltılmasının tavsiye edildiği raporda, "Yıllık işçi dövizi transferlerinin yüzde 12'si masraflara gidiyor. Bu da dünya ortalamasından üçte bir oranında daha fazla seviyeye denk geliyor. 2010 yılında Aşağı Sahra'ya gönderilen işçi dövizlerinden transfer masrafı alınmasaydı, burada yaşayanların eline 6 milyar dolar daha fazla para geçecekti" ifadeleri kullanıldı.
İşçi dövizlerinin kalkınma amacıyla kullanılabilmesi için bir dizi yasal düzenleme gerektiği uyarısında bulunan raporda dikkat çeken diğer noktalar ise şöyle:
-Dünya genelinde başka ülkelere göç eden nüfusun yüzde 13'ünü en az gelişmiş ülke vatandaşları oluşturuyor.
-En az gelişmiş ülkelerden göç edenlerin 5'te 4'ü gelişmekte olan ülkelerde yaşıyor.
-İşçi dövizleri 1990-2001 döneminde 8 kat artışla 3,5 milyar dolardan 27 milyar dolara ulaştı.
-2011'de işçi dövizleri, en az gelişmiş ülkelere yapılan doğrudan yabancı yatırımları geçti. Ancak, resmi kalkınma yardımlarının gerisinde kaldı.
-En az gelişmiş ülkelerde işçi dövizleri gayrı safi yurt içi hasılanın yüzde 4,4'ünü, ihracat gelirlerinin ise yüzde 15'ini oluşturuyor.
-2009-2011 arasında, Nepal ve Haiti'nin işçi dövizlerinden elde ettiği döviz miktarı, ihracattan elde ettiği döviz miktarını aştı.
-Beyin göçü oranı 48 en az gelişmiş ülkenin 30'unda yoğun olarak yaşanıyor. Yüksek vasıflı kişilerin en az yüzde 20'si yabancı ülkelere göç ediyor.
-Üniversite mezunu en az gelişmiş ülke vatandaşlarının üçte biri ABD'de yaşıyor.
-En az gelişmiş ülkelerin 2011 yılı ortalama büyüme oranı yüzde 4,2. Oysa bu oran küresel durgunluğun en etkili olduğu dönemde dahi yüzde 4,9 seviyesindeydi.
Muhabir: Erkan Avcı
Yayıncı: Ogün Duru
Kaynak: AA
Toplantının açılış konuşmasını yapan BM'nin Türkiye Koordinatörü Shahid Najam, Türkiye'nin, kalkınma alanında en az gelişmiş ülkelerin önemli bir ortağı konumuna geldiğini söyledi.
Mayıs 2011'de BM 4. En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nın İstanbul'da düzenlendiğini hatırlatan Najam, Türkiye'nin Somali'de yaptığı yatırımların da herkes tarafından bilindiğine işaret etti. Gelişmiş ülkelerin en az gelişmiş ülkelerle ilgili yükümlülüklerine dikkati çeken Najam, "Uluslararası toplum en az gelişmiş ülkelerin sorumluluğunu üstlenmeye devam etmelidir. O ülkelerin kalkınması aynı zamanda global kalkınmayı de beraberinde getirecektir" dedi.
-Beyin göçünün olumsuz etkisi-
Dünyanın en yoksul ülkelerinin sosyo-ekonomik yapılarının kapsamlı bir analizinin yapıldığı raporda, yoksul ülkelerin verdiği beyin göçüne dikkat çekildi. Göç nedeniyle kaybedilen vasıflı kimselerin yaşadıkları ülkelerden kendi ülkelerine bilgi ve yatırım transferindeki önemlerine vurgu yapılan raporda, en az gelişmiş ülkelerden yaklaşık 2 milyon vasıflı kişinin başka ülkelere göç ettiğine yer verildi.
En az gelişmiş ülkelerdeki üniversite mezunlarının 5'te 1'nin başka ülkelerde yaşadığının aktarıldığı raporda, gelişmiş ülkelerde ise bu oranın her 25 kişide 1 olduğuna vurgu yapıldı.
BM raporuna göre, gelişmekte olan ülkelerde beyin göçü üniversite mezunlarının yüzde 10'unu kapsarken, en az gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 18,4'e çıkmış durumda. Bura göre, Haiti, Samoa, Gambiya, Tuvalu ve Sierra Leone'de yaşayanların sayısı, bu ülkelerin yurt dışında yaşayan vatandaşlarından daha az. Üniversite mezunu olup başka ülkeye göç etmiş en az gelişmiş ülke vatandaşlarının sayısı 2000 yılı itibariyla 1,3 milyona ulaştı. Bu da 1990'dan 2000'e kadar geçen zamanda yüzde 58'lik artışı gösteriyor. Beyin göçünün bu denli yüksek olması ise, en az gelişmiş ülkelere her yıl milyarlarca dolarlık işçi dövizlerinin olumlu etkisini azaltıyor.
BM raporunda, yabancı ülkelerde yaşayan en az gelişmiş ülke vatandaşlarının bilgi ve birikimlerini kendi ülkelerine aktarmalarını ve ülkelerine yatırım çekebilmelerini teşvik edecek uluslararası destek mekanizması oluşturulması gerektiği de ifade edildi.
Beyin göçünün bugünkü boyutlarda devam etmesi durumunda en az gelişmiş ülkelerin elde ettikleri kalkınma hızını sürdürebilmelerinin mümkün görülmediği tespitine yer verilen raporda, bu göçün en fazla sağlık, eğitim, bilim ve teknoloji alanlarında yaşandığı kaydedildi.
-İşçi dövizleri önemli"
Raporda, kent nüfusunun hızla arttığı 48 en az gelişmiş ülkede; yatırım, küçük işletmeler ve istihdamın geliştirilmesi için işçi dövizlerinin iyi değerlendirilebileceği bir bankacılık ve finans sektörü oluşturulması gerektiğine vurgu yapıldı.
İşçi dövizi üzerindeki havale ve EFT masraflarının azaltılmasının tavsiye edildiği raporda, "Yıllık işçi dövizi transferlerinin yüzde 12'si masraflara gidiyor. Bu da dünya ortalamasından üçte bir oranında daha fazla seviyeye denk geliyor. 2010 yılında Aşağı Sahra'ya gönderilen işçi dövizlerinden transfer masrafı alınmasaydı, burada yaşayanların eline 6 milyar dolar daha fazla para geçecekti" ifadeleri kullanıldı.
İşçi dövizlerinin kalkınma amacıyla kullanılabilmesi için bir dizi yasal düzenleme gerektiği uyarısında bulunan raporda dikkat çeken diğer noktalar ise şöyle:
-Dünya genelinde başka ülkelere göç eden nüfusun yüzde 13'ünü en az gelişmiş ülke vatandaşları oluşturuyor.
-En az gelişmiş ülkelerden göç edenlerin 5'te 4'ü gelişmekte olan ülkelerde yaşıyor.
-İşçi dövizleri 1990-2001 döneminde 8 kat artışla 3,5 milyar dolardan 27 milyar dolara ulaştı.
-2011'de işçi dövizleri, en az gelişmiş ülkelere yapılan doğrudan yabancı yatırımları geçti. Ancak, resmi kalkınma yardımlarının gerisinde kaldı.
-En az gelişmiş ülkelerde işçi dövizleri gayrı safi yurt içi hasılanın yüzde 4,4'ünü, ihracat gelirlerinin ise yüzde 15'ini oluşturuyor.
-2009-2011 arasında, Nepal ve Haiti'nin işçi dövizlerinden elde ettiği döviz miktarı, ihracattan elde ettiği döviz miktarını aştı.
-Beyin göçü oranı 48 en az gelişmiş ülkenin 30'unda yoğun olarak yaşanıyor. Yüksek vasıflı kişilerin en az yüzde 20'si yabancı ülkelere göç ediyor.
-Üniversite mezunu en az gelişmiş ülke vatandaşlarının üçte biri ABD'de yaşıyor.
-En az gelişmiş ülkelerin 2011 yılı ortalama büyüme oranı yüzde 4,2. Oysa bu oran küresel durgunluğun en etkili olduğu dönemde dahi yüzde 4,9 seviyesindeydi.
Muhabir: Erkan Avcı
Yayıncı: Ogün Duru