Belindeki Tümör İlk Kez Uygulanan Yöntemle Çıkarılan Balıkesirli Mehmet Eryılmaz Adlı Hasta Yaşama Döndü
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastahanesi Nöroşirurji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kamil Sucu başkanlığındaki ekip İzmir ve Ege Bölgesi’de ilk kez uygulanan bir yöntemle bel omurunda tümör saptanan Mehmet Eryılmaz’ı yeniden yaşama döndürdü.
Doç. Dr. Kamil Sucu ve ekibi, üçüncü bel omurunda tümör saptanan hastaya Japon bir hekimin geliştirdiği yöntemi uyguladı. Doç. Sucu, sürekli bel ağrısı çeken ve bel fıtığı şüphesiyle kendilerine gönderilen Mehmet Eryılmaz adlı Balıkesirli hastaya önce kemik iğnesiyle biyopsi yaptı.
Biyopsi sonucunda hastanın omurunda kordoma adlı bir tümör çıktı. Doç. Sucu, hasta Mehmet Eryılmaz’ın omurundaki tümörü bugüne kadar uygulanan tümörün parça parça çıkarılması yöntemi yerine Japon hekimin geliştirdiği yöntemi uygulama kararı aldı.
Sucu, yeni yöntemi uygulayarak, hastanın omurunun çevresindeki sağlam dokuları bırakıp, tümörlü bölümü tek parça halinde çıkardı ve Mehmet Eryılmaz adlı genç hasta sağlığına kavuştu.
Hastasının düzenli olarak kontrollerini yapan Doç. Sucu, “Hastanın çekilen MR filminde üçüncü bel omurunda bir kordoma adlı tümör saptandı. Hastamız bu yöntemi uygulayarak yaptığımız ilk vakaydı. Kendisi dört yıl içinde hiçbir sorun yaşamadı ve sağlığına kavuştu. Kontrollerimizdeki sonuç da yüz güldürücü.Hasta tüm işlerini kendi yapabilir duruma geldi. Bu da bizi çok mutlu eden bir sonuç” dedi.
Bu yönteme kadar omurganın içinde omurilik olduğu için omurganın tek parça halinde çıkarılmasının mümkün olmadığını anlatan Doç. Dr. Sucu, şu bilgileri verdi: “Bu tümörü etrafındaki sağlam dokuyla birlikte tümörün içine girmeden girebilirseniz, hastaların şifa bulabildiği, tamamen iyileşebildiği; fakat içine girerseniz yani parça parça çıkarmaya çalışırsanız hemen hemen yüzde yüz tekrarlayan ve bu tekrarlar sonucunda da hastanın ölümüne neden olur. Omurganın içinde omurilik olduğu için omurgayı tek parça halinde çıkarmak yakın zamana kadar mümkün değildi. Japon bir doktorun geliştirdiği bir yöntemle ilk önce omurun arka parçasını alıp, ön parçasını tek parça halinde etrafındaki sağlam dokuyla birlikte çıkarmak mümkün olabiliyor. Ancak zor bir yöntem. Her yerde ve her kişi tarafından yapılamıyor. Bizde de ilk defa yapılan bir vakaydı.” Eşi Ferdan Eryılmaz ile birlikte Balıkesir’den kontrole gelen Mehmet Eryılmaz ise çektiği dayanılmaz sırt ağrılarının ardından kendisine önce bel fıtığı teşhisi konulduğunu ancak artan ağrıları nedeniyle sevk edildiği İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastahanesi’nde tümör saptandığını, yeni yöntemin uygulanmasıyla da sağlığına tekrar kavuştuğunu söyledi.
Doktoru Doç. Sucu ve ekibine minnettar olduğunu belirten Eryılmaz, “Ağrım sızım yok arık çok şükür. 28 saat sürdü ameliyat. Ameliyat sonrası birkaç ay ayağa kalkamadım, sonra yavaş yavaş iyileştim. Artık çok iyiyim.Hocalarıma teşekkür ederim. Eski yöntemle tümör alınsaydı, tekrarlayabilirmiş, hatta ölebilirmişim. Allah hocalarımızdan razı olsun” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Biyopsi sonucunda hastanın omurunda kordoma adlı bir tümör çıktı. Doç. Sucu, hasta Mehmet Eryılmaz’ın omurundaki tümörü bugüne kadar uygulanan tümörün parça parça çıkarılması yöntemi yerine Japon hekimin geliştirdiği yöntemi uygulama kararı aldı.
Sucu, yeni yöntemi uygulayarak, hastanın omurunun çevresindeki sağlam dokuları bırakıp, tümörlü bölümü tek parça halinde çıkardı ve Mehmet Eryılmaz adlı genç hasta sağlığına kavuştu.
Hastasının düzenli olarak kontrollerini yapan Doç. Sucu, “Hastanın çekilen MR filminde üçüncü bel omurunda bir kordoma adlı tümör saptandı. Hastamız bu yöntemi uygulayarak yaptığımız ilk vakaydı. Kendisi dört yıl içinde hiçbir sorun yaşamadı ve sağlığına kavuştu. Kontrollerimizdeki sonuç da yüz güldürücü.Hasta tüm işlerini kendi yapabilir duruma geldi. Bu da bizi çok mutlu eden bir sonuç” dedi.
Bu yönteme kadar omurganın içinde omurilik olduğu için omurganın tek parça halinde çıkarılmasının mümkün olmadığını anlatan Doç. Dr. Sucu, şu bilgileri verdi: “Bu tümörü etrafındaki sağlam dokuyla birlikte tümörün içine girmeden girebilirseniz, hastaların şifa bulabildiği, tamamen iyileşebildiği; fakat içine girerseniz yani parça parça çıkarmaya çalışırsanız hemen hemen yüzde yüz tekrarlayan ve bu tekrarlar sonucunda da hastanın ölümüne neden olur. Omurganın içinde omurilik olduğu için omurgayı tek parça halinde çıkarmak yakın zamana kadar mümkün değildi. Japon bir doktorun geliştirdiği bir yöntemle ilk önce omurun arka parçasını alıp, ön parçasını tek parça halinde etrafındaki sağlam dokuyla birlikte çıkarmak mümkün olabiliyor. Ancak zor bir yöntem. Her yerde ve her kişi tarafından yapılamıyor. Bizde de ilk defa yapılan bir vakaydı.” Eşi Ferdan Eryılmaz ile birlikte Balıkesir’den kontrole gelen Mehmet Eryılmaz ise çektiği dayanılmaz sırt ağrılarının ardından kendisine önce bel fıtığı teşhisi konulduğunu ancak artan ağrıları nedeniyle sevk edildiği İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastahanesi’nde tümör saptandığını, yeni yöntemin uygulanmasıyla da sağlığına tekrar kavuştuğunu söyledi.
Doktoru Doç. Sucu ve ekibine minnettar olduğunu belirten Eryılmaz, “Ağrım sızım yok arık çok şükür. 28 saat sürdü ameliyat. Ameliyat sonrası birkaç ay ayağa kalkamadım, sonra yavaş yavaş iyileştim. Artık çok iyiyim.Hocalarıma teşekkür ederim. Eski yöntemle tümör alınsaydı, tekrarlayabilirmiş, hatta ölebilirmişim. Allah hocalarımızdan razı olsun” diye konuştu.