Çin’de Tek Çocuk' Politikası Sorgulanıyor

Nüfus artışını kontrol altına almak için 1970'lerin sonlarında başlanan tek çocuk politikasının sürdüğü Çin'de bu uygulamanın devam etmemesi yönünde önemli uyarı geldi.

Çin hükümetinin önemli düşünce kuruluşlarından Çin Kalkınma Araştırma Kuruluşu (CDRF), ülke liderlerine çağrı yaparak, tek çocuk politikasından derhal vazgeçilmesi ve 2015 yılına kadar her ailenin iki çocuk yapmasına izin verilmesini istedi.
Bu çağrı ülkedeki tek çocuk politikasının olumsuz etkilerinin toplumda daha derinden hissedilmesinin ardından geldi. Kuruluşun basın sözcüsü Xie Meng, önerilerinin Son halinin birkaç hafta içinde yayımlanacağını söyledi.

Resmi Xinhua haber ajansı, raporda, bu yıldan itibaren ülkenin bazı bölgelerinde iki çocuk politikasına geçilmesini, bu politikanın 2015 yılına kadar tüm ülkeye yayılmasının önerildiğini duyurdu.
Düşünce kuruluşu ayrıca 2020 yılına kadar tüm doğum sınırlamalarının ortadan kaldırılmasını teklif etti. Çinli düşünce kuruluşu, yaşlanan nüfusun artan yükü ve yeni neslin sosyo-psikolojik sorunları sebebiyle yönetimin tek çocuk politikasında revizyona gitmek zorunda olduğuna dikkat çekti.
CDRF, 2020 yılına gelindiğinde nüfus planlamasının gerekli olmayacağını da savundu. Söz konusu politikanın 30 yıl öncekinden çok farklı olduğuna vurgu yapılırken, tek çocuk politikasının işgücü, yaşlılık, cinsiyet dengesizliği gibi olumsuz etkilerine parmak basıldı. 1950 yılında 550 milyon olan Çin’in nüfusu 50 yıl içerisinde ikiye katlanarak 1.3 milyara ulaşmıştı.
Dünyadaki doğrum oranının 2.7, Çin’de ise 1.5 olduğuna dikkat çekilirken, 1.5’ten düşük olan doğum oranının gelecek neslin bir öncekinden yüzde 30 daha az olması anlamına geldiği vurgulandı.
Çin’in 20 milyonun üzerinde nüfusları olan Pekin ve Şanghay’daki doğrum oranının en düşük olduğu belirtiliyor. Kuruluşun raporunda söz konusu tek çocuk politikasının nüfusun hızlı artışını engellediği, ekonomik gelişmeye ve ‘’nüfus kalitesini’’ ilerletmeye yardımcı olduğu da bahsedildi. Raporda buna karşılık ‘’ Ancak Çin, sosyal çatışma, yüksek yönetim maliyeti ve dolaylı olarak uzun vadeli cinsiyet eşitsizliği gibi büyük siyasi ve sosyal hesap ödedi’’ denildi. Raporda ayrıca nüfusun yaşlanmasına da dikkat çekilerek, iş gücünün yetersizliğine işaret edildi. Çin Sosyal Bilimler Akademisi’ne bağlı Nüfus ve Çalışma Ekonomisi Enstitüsü Direktörü Cai Fang, devlet medyasına yaptığı açıklamada, bunun Çin'in gelecekteki ekonomik kalkınma için sınırsız işgücü arzına güvenmemesi gerektiği anlamına geldiğini ve bunun yerine, toplam faktör verimliliğini (TFV) artırması gerektiğini ifade etti.

TEK ÇOCUK UYGULAMASI KÜRTAJA DA SEBEP OLUYORÇin'de tek çocuk politikası sıkı takip ediliyor ve Pekin, bu uygulamayla nüfusun 400 milyon artışını önlediğini savunuyor. Birçok aile yaşlanacakları dönemde erkek çocukları kendileri için sigorta olarak görüyor. Tek çocuk uygulamasının ortaya çıkardığı sorunlardan biri ise kürtaj. Çin'de halk genelde erkek çocuğu tercih ettiğinden, kız çocukların kürtajla alınması vakaları oldukça yaygın. Resmi rakamlara göre her yıl 13-50 yaş aralığındaki 100 kadından üçü değişik sebeplerden ötürü kürtaj oluyor. Doğumda erkek çocuk tercih edilmesi Çin'deki kadın erkek nüfus dengesizliği olumsuz olarak etkiliyor. Çin'de doğan bebeklerdeki erkek-kız oranı 118'e 100. Hamilelikte ultraSon cihazıyla cinsiyet tespiti yaptırılarak istenmeyen bebeğin kürtajla aldırılması girişimleri var ve bu da cinsiyet orantısızlığının yüksek olmasına neden oluyor. Bunun önüne geçmek isteyen Çin yönetimi, bazı yasaklar getiriyor. Örneğin hastanelerde doğumdan önce cinsiyet öğrenme yasak. Çin'de, tıbbi gereklilik olmadıkça bu tür muayenelerin yapılması yasak. Kuralı ihlal eden kişi yada birimler ciddiyetle cezalandırılıyor, çalışma ruhsatları geri alınıyor, dereceleri düşürülüyor ve görevlerinden uzaklaştırılıyor.Çin'de 1990'dan beri kadınlara evli olup olmadıklarına bakılmaksızın yasal olarak kürtaj yapmalarına izin veriliyor. Aksi halde tek çocuk politikasının sürdürülebilirliği tehlikeye girecek. Ülkede sadece cinsiyete göre kürtaj yapmak yasak.
1,3 milyarlık Çin'de resmi rakamlara göre yılda ortalama 13 milyon kişi kürtaj yaptırıyor. Bunun yanı sıra ülkede yılda 10 milyon kürtaj hapı satılıyor. Öte yandan her yıl resmi olmayan kliniklerde kürtaj yapıldığı belirtiliyor. 2007'de gebeliği Sonlandıranların sayısı ise 12 milyon.NÜFUS YAŞLANDI
Dünyanın en kalabalık ülkesi konumunda yer alan Çin’de, yaşlı nüfusun 2033 yılına kadar 400 milyonu aşması bekleniyor.
Dünyada 60 yaş ve üzeri nüfusu 100 milyonu aşan tek ülke olma özelliğini taşıyan ülkede, yaşlı nüfusunun her yıl büyük bir hızla arttığı belirtildi. 2009 Sonu itibariyle yaşlı nüfusun 185 milyon kişiye ulaştığı Çin’de, yaşı 80'in üzerindeki yaşlı nüfusu da 20 milyonu geçti.
Çin’de 2013 yılı Sonuna kadar 60 yaş ve üzeri nüfusun 200 milyonu aşması öngörülürken, bu rakamın 2023’te 300 milyonu ve 2033’te ise 400 milyonu aşmasının beklendiği açıklanmıştı.
Çin Milli Yaşlanma Komitesi Başkanı Li Liguo, 2015 yılına kadar yaşlı nüfusun 43 milyon daha artmasının beklendiğini belirtti.

Öte yandan Çin Milli İstatistik Bürosu Başkanı Ma Jiantang, doğum oranlarının azalması ve yaşlı nüfusun hızla artmasından dolayı Çin'de 2020 yılından itibaren çalışabilecek işçi nüfusunda ciddi azalmalar olacağı kanısında bulundu. Ülkede 60 yaşını aşanların 2050 yılında nüfusun yüzde 31,1'ini oluşturacağı tahmin ediliyor. Ülkede her 10 yılda 60 yaş ve üzeri nüfusun ortalama 100 milyon artması bekleniyor.
Çin’de yapılan tahminlerin gerçekleşmesi ile 2050 yılında nüfusun yaklaşık üçte birinin yaşlı olacağına ve bunun da sosyal sorunları beraberinde getireceği yorumları yapılıyor.
Uzmanlar, tek çocuk politikasıyla nüfusun hızlı artışını önlendiğine dikkat çekerken, nüfus piramidinde ciddi sorunlar yaşanmaya başlandığı biliniyor. Yaşlı nüfusunun giderek arttığı Çin'de, hükümet yetkilileri yaşlıların yaşam koşullarını arttırmak için özen çalışmalar yapıyor .