Özgür-Der: Pkk, Ölümler Üzerinden Çözümsüzlüğü Dayatıyor

Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) Diyarbakır Şube Başkanı Serdar Bülent Yılmaz, cezaevlerinde başlatılan açlık grevleri ile ilgili olarak terör örgütü PKK’nın ölümler üzerinde çözümlüğü dayattığını söyledi.

Yılmaz, “Örgütün de hükümet gibi meseleye politik zafer ya da yenilgi ikileminden baktığı; kendi çözümünü hem devlete hem topluma dayattığı; müzakere edilebilecek olan konuları dahi müzakere dışı bıraktığı; ölümler üzerinden çözüm adı altında aslında çözümsüzlüğü dayattığı gerçeği bu sürecin görülmesi gereken bir başka boyutudur. İlgili taleplerin ölümle sonuçlanacak yöntemler dışında farklı yöntemlerle de dile getirilip hükümet üzerinde baskı kurulabileceğini bu yöntemi tercih edenler de biliyorlar ve birçok zaman uyguluyorlar. Hal böyle iken örgütün ısrarla ölümle sonuçlanabilecek yöntemleri tercih etmesini çözüme katkı anlamında doğru bulmadığımızı ifade etmek istiyoruz.” dedi.

Özgür-Der Diyarbakır Şube Başkanı Yılmaz, cezaevlerindeki açlık grevleriyle ilgili yaptığı açıklamada, PKK ve KCK davası tutuklu ve mahkûmlarının 12 Eylül tarihinde Türkiye’deki cezaevleri genelinde başlattığı süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi ölüm orucuna dönüştüğü ve 'kritik eşik'e geçilmiş olduğunu söyledi.

Ölüm orucu gibi eylemler de dâhil olmak üzere insanların hayatlarına mal olan pek çok eylemin Kürt sorununun çözüme kavuşturulamamış olmasından kaynaklandığını anlatan Yılmaz, “Bunun için de sorunun taraflarından hükümet ve örgütün meseleye insani bir bağlamda yaklaşması, iyi niyetli olması ve çözüme odaklanması elzemdir. Ne yazık ki, şu ana kadar taraflardan bu netlikte bir yaklaşım göremedik.” ifadelerini kullandı.Özgür-Der olarak eyleme konu olan talepleri haklı talepler olarak değerlendirdiklerini belirten Yılmaz şunları söyledi: “Bunların ölüm orucu eyleminden bağımsız olarak zaten acil çözüm gerektiren sorunlar olduğu açıktır. Ancak çözüm yöntemi olarak belirlenen ‘ölüm orucu’ eylemini çözüme katkı sunacak bir eylem olarak görmüyor ve desteklemiyoruz. Bu bağlamda, devlete de PKK’ya ölümler ve ‘ölü skorları’ üzerinden politik rant devşirmeye mebni tutumlarının kabul edilemez olduğunu hatırlatıyoruz. Ancak şu an yaşanan ve kritik eşiği aşmak üzere olan ölüm oruçları gibi çok hayatî bir olguyu bu mülahazaların ötesinde değerlendiriyoruz. Bu bağlamda hükümete bu yaşanan hayati mevzua karşı kör ve sağır kalmaktan vazgeçip ölümlerin önüne geçecek siyasi ve insani adımları atmasını örgüte de daha fazla kişinin durumu geri döndürülemez noktaya gelmeden eylemi sonlandırmasını öneriyoruz.”