Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş:
Sağlık çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarının araştırılması için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’nda konuşan Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, hasta-çalışan arasında ciddi bir iletişim sorunu olduğunu Hasta İletişim Merkezleri’nin kurularak bu sorunun aşılması gerektiğini belirtti.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, halihazırda hastanelerde uygulanan “Hasta Hakları Birimi”nin etkisiz kaldığını belirterek yerine “Hasta İletişim Merkezleri”nin kurularak faaliyete geçirilmesini teklif etti. Hasta-çalışan arasında ciddi bir iletişim sorunu yaşandığına dikkati çeken Memiş, şu anki birimin bu iletişimi sağlamada Son derece yetersiz kaldığını söyleyerek, faaliyete geçirilecek “Hasta İletişim Merkezleri”nin yaşanan iletişim sorununu ortadan kaldıracağını ve sağlıklı bir şekilde hizmet vereceğine inandıklarını kaydetti.
Memiş, yaptığı sunumda, Son yıllarda gerek küresel ölçekte gerekse de Türkiye sağlık ortamında hasta ve hasta yakınları ile sağlık çalışanları arasındaki şiddet olaylarında bir artış gözlendiği belirtti.
Hemen her gün şiddete uğrayan bir doktorun ya da hemşirenin görüntüsünün medyaya yansıdığını, hastanelerdeki şiddetin ulaştığı boyut anlamıyla başhekimlerin makam odalarında tehdit edilerek saldırıya uğradıklarını belirten Memiş, özellikle de acil servislerde hasta yakınları tarafından şiddete maruz kalan sağlık çalışanlarının artık bu durumu kanıksadıklarını söyledi.
Sağlık çalışanlarının büyük fedakarlıkla görevlerini yürüttüklerini buna karşın yıpratıcı süreçlerle karşılaştıklarını ifade eden Memiş, Türkiye'de halkın sağlık hizmetlerinden memnuniyetinin üst seviyelere çıktığı bir dönemde sağlık çalışanlarına uygulanan şiddetin asla kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Bu süreçte çözüm adına, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere, sendikalara, meslek örgütlerine, hasta ve yakınlarına ait sivil toplum örgütlerine ve medyaya önemli görevler düştüğünün altını çizen Genel Başkan Metin Memiş, “Hasta - çalışan iletişimini ve hizmet sunum sürecini olumsuz etkileyen, şiddeti tetikleyen tüm nedenleri inceleyerek, sorunun çözümüne yönelik eylem planları geliştirilmeli ve bunun önlenmesi adına çalışma yapılmalıdır. Daha önce yaptığımız araştırma ve çalışmalarla, İstanbul’da düzenlediğimiz ‘Emeğe Saygı Şiddete Sıfır Tolerans’ sempozyumu ile biz Sağlık-Sen olarak üzerimize düşen görevi yerine getirdiğimize inanıyoruz ve getirmeye de devam edeceğiz” dedi.
Sağlıkta şiddetin panzehirinin sağlıklı iletişim ve etkileşim alanlarının oluşturulmasından geçtiğini kaydeden Memiş, sağlık çalışanı, hasta ve hasta yakını, devlet ve medya dörtlüsünün, şiddetle mücadeleyi yüksek özgüvenle ve öncelikle kendinden başlayarak çözme niyetini ve kararlılığını ortaya koyması gerektiğini sözlerine ekledi.
Sağlık Bakanlığı’nın, yetki, imkan ve güç açısından bu sosyal problemle mücadeleyi yönetecek ve sosyal partnerlerine özgüven aşılayacak, inisiyatif ve riskleri göğüsleyebilecek kurum kimliğiyle hareket etmesi gerektiğini de ifade eden Memiş, çalışanların tarafı ve Türkiye’nin hizmet kolundaki en büyük yetkili sendikası olarak, sağlıkta şiddet konusunda da toplumun bilinçlendirilmesi ve şiddetin önlenmesine yönelik çeşitli sempozyum, panel, konferans ve dikkat çekici yayınlarla da inisiyatif alarak üzerlerine düşen görevi yerine getirdiklerini söyledi .
Kaynak: İHA
Memiş, yaptığı sunumda, Son yıllarda gerek küresel ölçekte gerekse de Türkiye sağlık ortamında hasta ve hasta yakınları ile sağlık çalışanları arasındaki şiddet olaylarında bir artış gözlendiği belirtti.
Hemen her gün şiddete uğrayan bir doktorun ya da hemşirenin görüntüsünün medyaya yansıdığını, hastanelerdeki şiddetin ulaştığı boyut anlamıyla başhekimlerin makam odalarında tehdit edilerek saldırıya uğradıklarını belirten Memiş, özellikle de acil servislerde hasta yakınları tarafından şiddete maruz kalan sağlık çalışanlarının artık bu durumu kanıksadıklarını söyledi.
Sağlık çalışanlarının büyük fedakarlıkla görevlerini yürüttüklerini buna karşın yıpratıcı süreçlerle karşılaştıklarını ifade eden Memiş, Türkiye'de halkın sağlık hizmetlerinden memnuniyetinin üst seviyelere çıktığı bir dönemde sağlık çalışanlarına uygulanan şiddetin asla kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Bu süreçte çözüm adına, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere, sendikalara, meslek örgütlerine, hasta ve yakınlarına ait sivil toplum örgütlerine ve medyaya önemli görevler düştüğünün altını çizen Genel Başkan Metin Memiş, “Hasta - çalışan iletişimini ve hizmet sunum sürecini olumsuz etkileyen, şiddeti tetikleyen tüm nedenleri inceleyerek, sorunun çözümüne yönelik eylem planları geliştirilmeli ve bunun önlenmesi adına çalışma yapılmalıdır. Daha önce yaptığımız araştırma ve çalışmalarla, İstanbul’da düzenlediğimiz ‘Emeğe Saygı Şiddete Sıfır Tolerans’ sempozyumu ile biz Sağlık-Sen olarak üzerimize düşen görevi yerine getirdiğimize inanıyoruz ve getirmeye de devam edeceğiz” dedi.
Sağlıkta şiddetin panzehirinin sağlıklı iletişim ve etkileşim alanlarının oluşturulmasından geçtiğini kaydeden Memiş, sağlık çalışanı, hasta ve hasta yakını, devlet ve medya dörtlüsünün, şiddetle mücadeleyi yüksek özgüvenle ve öncelikle kendinden başlayarak çözme niyetini ve kararlılığını ortaya koyması gerektiğini sözlerine ekledi.
Sağlık Bakanlığı’nın, yetki, imkan ve güç açısından bu sosyal problemle mücadeleyi yönetecek ve sosyal partnerlerine özgüven aşılayacak, inisiyatif ve riskleri göğüsleyebilecek kurum kimliğiyle hareket etmesi gerektiğini de ifade eden Memiş, çalışanların tarafı ve Türkiye’nin hizmet kolundaki en büyük yetkili sendikası olarak, sağlıkta şiddet konusunda da toplumun bilinçlendirilmesi ve şiddetin önlenmesine yönelik çeşitli sempozyum, panel, konferans ve dikkat çekici yayınlarla da inisiyatif alarak üzerlerine düşen görevi yerine getirdiklerini söyledi .