Hristofyas'tan Troyka Heyetine Uzlaşı Çağrısı

Güney Kıbrıs'ta sözde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümü münasebetiyle tören düzenlendi.

Törene katılan Rum Yönetimi lideri Hristofyas, Güney Kıbrıs’ın destek mekanizmasına dahil olması amacıyla Troyka ile nihai müzakereler ışığında siyasi dinamiklerden ve sivil toplumdan uzlaşma istedi.Sözde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümü bu yıl 16 Ağustos yerine 1 Ekim'de kutlandı. Törene Rum lider Dimitris Hristofyas, Rum Başpiskoposu II. Hrisostomos ve diğer yetkililer katıldı.

Geniş güvenlik önlemleri altında törene iştirak eden Hristofyas, tören birliğini selamladı. Hristofyas daha sonra tören sonunda bazı açıklamalarda bulunarak, ekonomik konuların yanı sıra Kıbrıs sorununa da değindi.Hristofyas, hükümetin şu anda bütünlüklü tedbirler paketi hazırladığını ve inceleme altındaki bu paketin, siyasi partilere ve sivil topluma da sunulacağını ve müzakere edileceğini teyit etti.Temennilerinin, uzlaşma ve anlayışın sağlanması olduğunu söyleyen Hristofyas, Troyka ile imzalanacak memoranduma ilişkin önceliklerinin; ekonominin toparlanması, kalkınmanın desteklenmesi ve sosyal uyum olarak sıraladı.Alınacak tedbirlerin toplumsal bir bedele de sahip olacağını ifade eden Hristofyas ancak sosyal devletin ortadan kaldırılmasının da söz konusu olmadığını söyledi.

Hristofyas Güney Kıbrıs’a meşakkat çektiren ekonomik krizin, dünyadaki ve Yunanistan’daki ekonomik krizin sonucu olduğunu yineledi.Hristofyas açıklamasında ayrıca halkın; 1974’ün çok zor koşullarıyla başa çıkmak için halkın yaptığı fedakarlıkları anımsattı ve halkın, aynı sorumluluk bilincini şimdi de göstereceğine olan inancını dile getirdi.Doğalgaz yataklarından faydalanılması ve de Güney Kıbrıs’ın enerji merkezi haline dönüştürülmesi politikasına da değinen Hristofyas bunlara yatırım yapılmasına ve halkın olanaklarına duyduğu inancı dile getirdi.Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşunun sözde 52. yıldönümüne de değinen Hristofyas, bağımsızlığın, halkın en büyük kazanımı olduğunu savundu.Hristofyas sözlerinin devamında ülkenin, 1974’ten beridir içinde bulunduğu “işgal ve bölünmüşlüğün” halkın kazanımlarını tehdit ettiğini, bunun kendilerini ayrıca sağduyuya, teyakkuza ve düşünceye mecbur ettiğini söyledi.

Bölünmüşlüğün, Kıbrıs için felaket olduğunu ifade eden Hristofyas, yılların geçmesiyle birlikte koşulların çok daha kötüye doğru kaydığını belirtti.

Hristofyas, Türkiye’nin, toprağa ilişkin “işgal” oldubittilerinin desteklenmesi amacıyla zamanın geçmesinden faydalandığını savundu.Kıbrıs sorununa ilişkin müzakerelere de değinen Hristofyas, bir önceki Kıbrıs Türk toplumu lideri, Mehmet Ali Talat ile yürütülen doğrudan müzakereler sırasında önemli görüş birliklerinin sağlandığını, Eroğlu’nun Kıbrıs Türk toplumu liderliğini üstlenmesiyle, Kıbrıs’ta iki devlete ilişkin siyasi felsefeyi kafasına yerleştiren Eroğlu’nun tavrı nedeniyle müzakerelerde geriye dönüşün ortaya çıktığını ileri sürdü.Hristofyas Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin, durgunluğa ve çıkmaza sürüklendiğini savundu .