Gizli Tanık Poyraz, Ergenekon Sanıklarının 'şifreli' Konuşmalarını Açıkladı

Ergenekon ana davasında gizli tanık Poyraz`a, bir dönem Alaattin Çakıcı ve Sedat Peker`in yanında mafya olarak adlandırılan illegal faaliyetler yaptığını anlatması üzerine bahsettiği döneme ilişkin birçok soru yöneltildi.

  Peker ve Çakıcı`nın adamlarının her emri yerine getirdiğini söyleyen Poyraz , " Eğer `falanca kişinin romatizması azmış , bacakları ağrıyor , hap ver` denildiğinde bacaklarına sıkılması talimatı anlamına gelir . Eğer `başı ağrıyor , daha keskin bir ağrı kesici verin` denilirse de kafasına sıkılması talimatı verilmiş demektir . " dedi .


İstanbul 13 . Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Ergenekon ana davasının 213 . duruşmasında Veli Küçük , Doğu Perinçek ve Muzaffer Tekin`in de aralarında bulunduğu 18 tutuklu sanık hazır bulundu . Mehmet Zekeriya Öztürk , Alparslan Arslan , Mehmet Fikri Karadağ , Hayrettin Ertekin , Ergün Poyraz ve Seyhun Zaim ise duruşmaya katılmadı . 23 Ocak 2012 tarihli oturumda duruşma huzurunu bozan hareket sergiledikleri ve olay çıkardıkları için duruşmalardan men edilen Osman Yıldırım , Bedrettin Şinal , Erhan Timuroğlu , İsmail Sağır ve Özkan Kurt da gelmedi .


Kimlik yoklamasının ardından önceki oturum ifadesi yarım kalan gizli tanık Poyraz`ın ifadesinin alınmasına devam edilerek duruşmaya başlandı . Üye Hakim Nihat Topal , bazı soruları olduğunu belirterek Ziya Pehlivan ve Mustafa Ok`u tanıyıp tanımadığını sordu . Poyraz , Ziya Pehlivan`ı tanıdığını ve Sedat Peker`in yanında çalıştığını söyledi . Nihat Topal , " Yaptıkları bir telefon konuşmasında Ziya Pehlivan , Veli paşanın şoförü Emin Caner Yiğit`e ve ailesine 1 milyar aylık verileceğini söylüyor . Bu yardımlara kim karar verirdi? " diye sordu . Poyraz da bu yardımlara Sedat Peker`in karar verdiğini , o ay zarf ile yardım dağıtma görevi kimdeyse yardımı da o kişinin yaptığını söyledi .


Hakim Topal`ın " Gelirler nasıl elde ediliyordu? " şeklindeki sorusuna ise Poyraz , ihalelere girecek olan bazı kişilerin engellenmesi gibi illegal faaliyetler ile bazı tahsilatlardan yüklü paralar aldıklarını söyledi . Topal`ın , bu paraların nasıl paylaşıldığı şeklindeki sorusuna ise Poyraz , " Paylaşma diye bir şey yok . Sedat Peker , kim ne kadar harcayacak diye hesap yapıp ona göre bir haftalık ayarlar ve bu paralar da zarflarla dağıtılırdı . O hafta sonunda cebimde ya 20 milyon ya 30 milyon lira kalırdı . Sedat Peker bu kadar para vererek adamların devamlı kendine bağımlı olmasını sağlardı . " diye cevap verdi .


Hakim Topal , " İfadeniz sırasında arabanın bagajında çata dolusu para ile Kocaeli`ye Veli Küçük`ün yanına gittiğinizi ve burada paranın verildiğini söylediniz . Para verilmesini gördünüz mü? " diye sordu . Gizli tanık Poyraz , kendilerinin Veli Küçük`ün yazıhanesinde oturdukları sırada Küçük`ün şoförü ya da korumasının otomobile gidip bagajdan poşetle bir şeyler aldıklarını söyledi . Hakim Topal`ın para alışverişi yapıldığını net olarak görüp görmediğini sorması üzerine Poyraz , cevabını yineleyerek poşetlerin götürüldüğünü söyledi .


İfadesinde Bayramoğlu`nda Sedat Peker tarafından alınan bir villadan bahsettiği hatırlatılan Poyraz , " Evet , jandarma bölgesi olduğu için bizim bölgemizdi . Silahla rahat rahat dolaşabiliyor , istediğimiz adamı oraya getirebiliyorduk . " dedi . Hakim Topal`ın , " Orada Veli Küçük , Muzaffer Tekin ve Mehmet Fikri Karadağ`ın toplantı yaptıklarına şahit oldun mu? " şeklindeki sorularına ise " Görmedim " diye karşılık verdi .


Bu sırada tutuklu sanık Sedat Peker söz alarak soruda geçen ve kendisine ait olduğu belirtilen Bayramoğlu`ndaki villanın , tanığın iddiasının tam tersine polis bölgesinde olduğu açıklamasını yaptı .


Daha sonra da tutuklu sanık Veli Küçük`ün avukatı Zeynep Küçük , bazı soruları olduğunu belirterek söz istedi . Küçük`ün , paraları otomobilin bagajından kimin aldığını net olarak söylemesini istemesi üzerine gizli tanık Poyraz , " Beni tuzağa düşürmeyin . Para alışverişi yapıldığını söylemedim ben . " dedi . Avukat Küçük`ün , " Eğer orada para alışverişi yapılıyor olsa , toplanan paralar Veli Küçük`e veriliyor olsa Küçük`ün bayan sekreteri bu durumu görür müydü? " diye sordu . Bu soruya da Poyraz , " Ben bayan sekreter görmedim . " diye cevap verdi . Bunun üzerine Avukat Küçük`ün , iki kolunu yana doğru açarak sorularını tamamladığını belirtti .


Avukat Küçük`ün ardından da Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese , gizli tanık Poyraz`a " İfadenizde Sedat Peker ve Alaattin Çakıcı`nın yanında çalıştığınızı söylediniz . O döneme ilişkin sorularım var . " dedi . Özese , bir dönem Emlakbank Genel Müdürü Engin Civan`ın kurşunlanmasında tetikçi olan Davut Yıldız , Alaattin Çakıcı`nın öldürttüğü iddia edilen eşi Uğur Çakıcı`nın tetikçisi Abdurrahman Keskin`in de aralarında bulunduğu çok sayıda isim sayarak tanıyıp tanımadığını sordu . Gizli tanık Poyraz , bu isimlerden birçoğu için " Güzel insandı " , " Çok samimi arkadaşımdı " , " İyi bilirim " karşılığını vererek bu kişilerden Peker ve Çakıcı`nın yanında hangi görevlerle çalıştıklarını söyledi . Gizli tanık Poyraz , kendisine yöneltilen bazı isimleri ise hatırlayamadığını söyledi .


Başkan Özese , isimleri bazı kurşunlama ve cinayet olaylarına karıştığı belirtilen isimleri sayarak , " Bu kişiler adam vurma işi yaparlar mıydı? Tam olarak görevleri neydi? " diye sordu . Gizli tanık Poyraz ise Peker ve Çakıcı`nın yanında çalışan kişilerin , kendilerine ne iş verilse yapan kişiler olduğunu söyledi . Poyraz , daha sonra da , " Eğer `falanca kişinin romatizması azmış , bacakları ağrıyor , hap ver` denildiğinde bacaklarına sıkılması talimatı anlamına gelir . Eğer `başı ağrıyor , daha keskin bir ağrı kesici verin` denilirse de kafasına sıkılması talimatı verilmiş demektir . " açıklamasını yaptı .