(özel Haber) 12 Eylül İddianamesinin Kabul Edilmesi

12 Eylül 1980`de Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş İl Başkanı olan Mehmet Tanır, "Bana göre sadece konseyin o 5 üyesi ya da o 5 üyeden geriye kalanlar değil, o idam kararlarına el kaldıran o günkü kurucu meclisin üyeleri de suçludur ve takibe uğramalıdırlar" dedi.

(özel Haber) 12 Eylül İddianamesinin Kabul Edilmesi
12 Eylül Askeri Darbesi`ne ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile yine dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya`nın şüpheli olarak yer aldığı iddianame, Ankara 12. Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti

Hayatta olan konsey üyelerine yargı yolunun gözükmesinin ardından 12 Eylül 1980`de MHP Kahramanmaraş İl Başkanlığı görevini yürüten Mehmet Tanır, bir başka noktaya dikkat çekti. 12 Eylül yönetiminin bir denge politikası izleyerek sağcı veya solcu gözetmeksizin pek çok insanı alelacele idam ettiğini kaydeden Tanır, şöyle konuştu: "12 Eylül yönetiminin yaptığı büyük hatalardan bir tanesi daha önceden suç işledikleri iddiasıyla tutuklanmış, mahkemelerde yargılanmakta olan davalar 12 Eylülün sonucunda sıkıyönetim mahkemelerine aktarılmak suretiyle çok kısa bir sürede sonuçlandırıldı. Suçlu suçsuz, haklı haksız aranmaksızın alelacele idam edildi. Bunların içerisinde Mustafa Pehlivanoğlu ve diğerlerini sayabiliriz. Mahkemelerin verdiği idam kararları önce kurucu meclis diye 12 Eylül rejimi tarafından kurulan meclisteki milletvekilleritarafından onandı, daha sonra da konsey tarafından tasdik edildi ve idam edildi, haksızlıklar yapıldı. Bir denge politikası uygulandı. `Bir sağdan, bir soldan asalım asayişi temin edelim` dendi. Aslında yapılmakta olan asayişten ziyade Türkiye`nin dönüştürülmesiydi. 12 Eylül sayesinde Türkiye dönüştürüldü ve işte bu günde o günün sıkıntıları devam ediyor. Bana göre sadece konseyin o 5 üyesi ya da o 5 üyeden geriye kalanlar değil, o idam kararlarına el kaldıran, o günkü kurucu meclisin üyeleri de suçludur vetakibe uğramalıdırlar." SAĞCILARA SOLCULAR, SOLCULARA SAĞCILAR İŞKENCE YAPTI 12 Eylül döneminin en çok tartışılan işkence konusuna da değinen Tanır, ihtilalin ardından sağcı güvenlik kuvvetlerinin solculara, solcu güvenlik kuvvetlerinin ise sağcılara işkence yaptığını öne sürdü. Tanır, sözlerini şöyle tamamladı: "Hepinizin malumu olduğu gibi ihtilal öncesinde ülke tamamen bölünmüştü. Bu ortamda polis, milli eğitim, güvenlik güçleri arasında korkunç bir mücadele başlamıştı. Her gün onlarca insan öldürülüyordu. Artık cenaze kaldırmaktan siyasi faaliyetleri yapamaz hale gelmiştik. 12 Eylül 1980 gecesi Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koyduğunu ilan etti ve ertesi günden itibaren silahlar sustu, kan durdu. Kırsalda bazı direnmeler olduysa da onlar da kısa zamanda bertaraf edildi. Daha sonra gözaltına alınmalar,baskılar, yıldırmalar yani 12 Eylül müdahalesine itiraz edebilecek lider noktasındaki insanlar yıldırılmak üzere gözaltına alındı. Bir takım psikolojik işkencelere maruz bırakıldı. Daha sonra da 12 Eylül kurumları yerleştirildi. Bu arada bir takım işkence haberlerini çok yakından duyduk ve tanık olduk. İşkenceleri kimin yaptığı konusuna gelince benim tespitime göre Ülkücü olarak tutuklanan, gözaltına alınanlara o günkü POL-DER`li polisler ve sol görüşlü güvenlik güçleri sorgulamalar yaptı ve aşırıişkenceler uyguladı. Solculara da Ülkücü olarak bilinen güvenlik görevlilerini vermek suretiyle onlar üzerinde de baskılar uygulandı."
Kaynak: İHA