Anadolu’nun İlk Üniversitesi Restorasyona Alındı
Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Anadolu’nun en eski medresesi ve ilk üniversitesi olan Mesudiye Medresesi’ni kapsamlı bir restorasyona aldı.
Bir zamanlar matematik, geometri, tıp, kimya, astronomi, fzik, biyoloji, edebiyat, felsefe ve ilahiyat gibi derslerin öğretildiği tek mekan olan medrese, restorasyondan sonra ilim faaliyetlerinde kullanılacak.
Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, tarihi ve manevi yapının eski ihtişamına yeniden kavuşacağını söyledi. Evsen, önemli tarihi eserlerden biri olan Mesudiye Medresesi’nin yanı sıra Zinciriye Medresesi, Diyarbakır Ulu Camii, Eğil’deki peygamberler türbesi, İskender Paşa Konağı ve Hz. Süleyman Camii’nin restorasyonunun devam ettiğini söyledi. Çalışmalar hakkında bilgi veren Metin Evsen, Mesudiye ve Zinciriye medreselerinin Diyarbakır Ulu Camii’ne bitişik olmasından dolayı restorasyonun birlikte devam ettirildiğini kaydetti. Mesudiye’nin Diyarbakır’da yapılmış olan ilk büyük medrese olduğunu, 1198-1199 yılında Artuklu Melik’i Mesud Kutbeddin Ebu Muzaffer Sökman zamanında yapımına başlandığını ve 1223 yılında tamamlandığını kaydetti. Mesudiye Medresesi’nin İslami ve pozitif ilimlerin öğretildiği Anadolu’nun en eski ve ilk üniversitelerinden olduğunu anlatan Evsen, “Bu medresede matematik, geometri, tıp, kimya, astronomi, fizik, biyoloji, edebiyat, felsefe ve ilahiyat gibi dersler öğretilmiştir.” diye konuştu. Restorasyon çalışmaları kapsamında medresenin iç ve dış cephelerinde çimento esaslı derzler ve tamirat kalıntıları söküleceğini belirten Evsen, güney cephesi ve iç avludaki kitabelerde ve motifli taş yüzeylerde oluşan kalker ve kir tabakasının da kaldırılacağını vurguladı.
14 YIL VALİLİK YAPAN İSKENDER PAŞA KONAĞI ONARILIYOR
Sur ilçesinde bulunan İskender Paşa Konağı’nda 2009 yılında başlatılan restorasyon çalışmalarının da devam ettiğini dile getiren Bölge Müdürü Evsen, konağın 1551 yılında Diyarbakır Valiliği`ne atanan ve on dört yıl burada valilik yapan İskender Paşa tarafından yaptırıldığını söyledi. Evsen, “Konak tipik Diyarbakır ev mimarisini yansıtmaktadır. Birbirine yapışık dört blok halinde inşa edilmiştir. Yapıdaki süsleme elemanları tuzlardan ve boyalardan arındırılarak konservasyonu yapılmıştır. Tüm doğramalar ceviz olarak değiştirilmiş, çimento sıvalardan arındırılmış derzleme işlemleri gerçekleştirilmiştir. Yapının elektrik ve makine tesisatı son teknolojinin esere uyumlu imkanları kullanılarak yapılmıştır.” diye konuştu.
27 şehit sahabenin yan yana yattığı Hz. Süleyman Camii’nde de restorasyonun devam ettiğini dile getiren Evsen, çalışmalar kapsamında caminin üst örtüsü ile beden duvarları ve minare derzlerinin yenileceğini kaydetti. Evsen, “Ayrıca cami minberi yenilenecektir. Cami iç duvarlarında sıva ve boya raspaları yapılacak, raspa yapılan yerlere horasan sıva ve üstüne kireç badana yapılacaktır. Taş yüzeyleri tem izlenecektir. Boya katmanları altında bulunan kalem işlerinin yenilenmesi yapılacak, çiniler konsolide edilecektir.” ifadelerini kullandı.
ULU CAMİİ BAŞTAN SONA YENİLENİYOR
İslam dünyasının beşinci Harem-i Şerif’i olarak bilinen ve Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan Diyarbakır Ulu Camii’nin baştan sonra yenileneceğini belirten Evsen, caminin Hanefi, Şafii, batı maksure ve lavabolarında çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, yapılacak çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi: “Hanefiler bölümünde, şap kaldırılacak ve bazalt döşeme oluşturularak üzeri ahşapla kaplanacak ve halı serilecektir. Isınma amaçlı kullanılan radyatörler üflemeli sistemle değiştirilecektir. Çimento harçlar ve derzler raspa yapılarak horasan harcı ile değişecektir. Boyutları değiştirilmiş olan pencereler, gerekliyse, kaliteli ahşap malzeme kullanılarak yenilenecektir. Çatıdaki ahşap konstrüksiyonun fiziksel durumları kontrol edilerek, taşıyıcılık özelliğini kaybetmiş olanlar yenilenecektir. Süslemesi yok olmuş ahşap tavanlar, izler dikkate alınarak yeniden süslü hale getirilecektir. Kurşun kaplamalar gözden geçirilecektir. Mihrap üstü boya temizlenecek ve minber yenilenecek. Doğu ve batı yönünde açılan pencereler yenilenecektir. Şafiler bölümünde ise, ay şekilde şap döşeme kaplaması kaldırılacaktır. Avlu pencereleri büyütülecektir. Çimento sıvalar raspa edilerek horasan harç kullanılacaktır. Caminin batı ve doğu maksuresinde ise korent sütun başlıklar ve frizler bakım temizleme sonrası koruyucularla yıpranmaları engellenecektir. Yapının içinde yer alan çimento sıvalar raspa edilerek horasan harcıyla yeniden sıvanacaktır. Sonradan eklenmiş camekan kapatılacaktır.”
Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, tarihi ve manevi yapının eski ihtişamına yeniden kavuşacağını söyledi. Evsen, önemli tarihi eserlerden biri olan Mesudiye Medresesi’nin yanı sıra Zinciriye Medresesi, Diyarbakır Ulu Camii, Eğil’deki peygamberler türbesi, İskender Paşa Konağı ve Hz. Süleyman Camii’nin restorasyonunun devam ettiğini söyledi. Çalışmalar hakkında bilgi veren Metin Evsen, Mesudiye ve Zinciriye medreselerinin Diyarbakır Ulu Camii’ne bitişik olmasından dolayı restorasyonun birlikte devam ettirildiğini kaydetti. Mesudiye’nin Diyarbakır’da yapılmış olan ilk büyük medrese olduğunu, 1198-1199 yılında Artuklu Melik’i Mesud Kutbeddin Ebu Muzaffer Sökman zamanında yapımına başlandığını ve 1223 yılında tamamlandığını kaydetti. Mesudiye Medresesi’nin İslami ve pozitif ilimlerin öğretildiği Anadolu’nun en eski ve ilk üniversitelerinden olduğunu anlatan Evsen, “Bu medresede matematik, geometri, tıp, kimya, astronomi, fizik, biyoloji, edebiyat, felsefe ve ilahiyat gibi dersler öğretilmiştir.” diye konuştu. Restorasyon çalışmaları kapsamında medresenin iç ve dış cephelerinde çimento esaslı derzler ve tamirat kalıntıları söküleceğini belirten Evsen, güney cephesi ve iç avludaki kitabelerde ve motifli taş yüzeylerde oluşan kalker ve kir tabakasının da kaldırılacağını vurguladı.
14 YIL VALİLİK YAPAN İSKENDER PAŞA KONAĞI ONARILIYOR
Sur ilçesinde bulunan İskender Paşa Konağı’nda 2009 yılında başlatılan restorasyon çalışmalarının da devam ettiğini dile getiren Bölge Müdürü Evsen, konağın 1551 yılında Diyarbakır Valiliği`ne atanan ve on dört yıl burada valilik yapan İskender Paşa tarafından yaptırıldığını söyledi. Evsen, “Konak tipik Diyarbakır ev mimarisini yansıtmaktadır. Birbirine yapışık dört blok halinde inşa edilmiştir. Yapıdaki süsleme elemanları tuzlardan ve boyalardan arındırılarak konservasyonu yapılmıştır. Tüm doğramalar ceviz olarak değiştirilmiş, çimento sıvalardan arındırılmış derzleme işlemleri gerçekleştirilmiştir. Yapının elektrik ve makine tesisatı son teknolojinin esere uyumlu imkanları kullanılarak yapılmıştır.” diye konuştu.
27 şehit sahabenin yan yana yattığı Hz. Süleyman Camii’nde de restorasyonun devam ettiğini dile getiren Evsen, çalışmalar kapsamında caminin üst örtüsü ile beden duvarları ve minare derzlerinin yenileceğini kaydetti. Evsen, “Ayrıca cami minberi yenilenecektir. Cami iç duvarlarında sıva ve boya raspaları yapılacak, raspa yapılan yerlere horasan sıva ve üstüne kireç badana yapılacaktır. Taş yüzeyleri tem izlenecektir. Boya katmanları altında bulunan kalem işlerinin yenilenmesi yapılacak, çiniler konsolide edilecektir.” ifadelerini kullandı.
ULU CAMİİ BAŞTAN SONA YENİLENİYOR
İslam dünyasının beşinci Harem-i Şerif’i olarak bilinen ve Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan Diyarbakır Ulu Camii’nin baştan sonra yenileneceğini belirten Evsen, caminin Hanefi, Şafii, batı maksure ve lavabolarında çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, yapılacak çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi: “Hanefiler bölümünde, şap kaldırılacak ve bazalt döşeme oluşturularak üzeri ahşapla kaplanacak ve halı serilecektir. Isınma amaçlı kullanılan radyatörler üflemeli sistemle değiştirilecektir. Çimento harçlar ve derzler raspa yapılarak horasan harcı ile değişecektir. Boyutları değiştirilmiş olan pencereler, gerekliyse, kaliteli ahşap malzeme kullanılarak yenilenecektir. Çatıdaki ahşap konstrüksiyonun fiziksel durumları kontrol edilerek, taşıyıcılık özelliğini kaybetmiş olanlar yenilenecektir. Süslemesi yok olmuş ahşap tavanlar, izler dikkate alınarak yeniden süslü hale getirilecektir. Kurşun kaplamalar gözden geçirilecektir. Mihrap üstü boya temizlenecek ve minber yenilenecek. Doğu ve batı yönünde açılan pencereler yenilenecektir. Şafiler bölümünde ise, ay şekilde şap döşeme kaplaması kaldırılacaktır. Avlu pencereleri büyütülecektir. Çimento sıvalar raspa edilerek horasan harç kullanılacaktır. Caminin batı ve doğu maksuresinde ise korent sütun başlıklar ve frizler bakım temizleme sonrası koruyucularla yıpranmaları engellenecektir. Yapının içinde yer alan çimento sıvalar raspa edilerek horasan harcıyla yeniden sıvanacaktır. Sonradan eklenmiş camekan kapatılacaktır.”