Aç olan mideniz mi beyniniz mi?

Beynimiz istediği için mi yoksa midemiz istediği için mi yemek yediğimizi nasıl anlayabiliriz?

Aç olan mideniz mi beyniniz mi?
Açlıktan kıvranmak, yiyecek bir şeyler bulmak ve sonra da yemek… Bu sıralamada anormal bir şey yok. Ama şimdi sorgulayacağımız mesele “açlıktan kıvranma” aşaması. Zira merak ettiğimiz ve araştırdığımız husus, aç hissetmemizin sebebi midemiz mi yoksa zihnimiz mi?

Uzmanlar, obezitenin toplumda her geçen gün arttığı konusunda uyarıyorlar. İşte bu nedenle yeme davranışından çok bizi bu davranışa neyin ittiğini bilmemiz gerekiyor. Peki, beynimiz istediği için mi yoksa midemiz istediği için mi yemek yediğimizi nasıl anlayabiliriz?

Mide açlığı

Aç olan midenizse bu, gerçek açlıktır. Açlıktan kıvranma anında midenizin gerçekte yiyeceğe ihtiyacı vardır. En son yemek yemenizin üzerinden geçen zaman miktarı arttıkça seviyesi yükselen bir açlıktır bu. Beyninizdeki hipotalamusa (beynin öteki bölgeleriyle ve bütün iç organlarla sinir lifleri aracılıyla iletişimde bulunan merkezi sinir sistemi parçası), kan şekeri seviyenize, vücudunuzdaki hormon seviyesine ve midenizin ne kadar boş olduğuna bağlıdır. Fiziksel açlık; yorgun hissetme, hırçınlaşma, baş ağrısı, odaklanmakta zorlanma gibi semptomlara yol açar.

Zihinsel açlık

Psikolojik açlık olarak adlandırılan durum daha çok stres, hüzün, sıkıntı ama bazen de mutluluk hissiyle birlikte gelir. Fizyolojik olarak aç değilsinizdir ama normalden daha çok yemeye meyillisinizdir ve yeme halini ne zaman durduracağınızı bilemezsiniz. Üzüntüden de sevinçten de yemeğe sarılabilirsiniz.

İşte bu hırsla yemeğe sarılma duygusunu kontrol altına almayı öğrenmek gerekir. Yağlı ve şekerli yiyecekler kan dolaşımımızda uyuşturucu özellikli kimyasalları açığa çıkarır. Bu kimyasallar, “iyi hissetme” duygusunu yaşatır. Bu nedenle yeme hırsımızı kontrol altına almamız gerekir.

Zihinsel açlığın üstesinden nasıl gelebilirsiniz?

Zihinsel açlıkla mide açlığını ayırt etmek ve hissettiğinizin hangisi olduğunu tespit etmek için işte bu saydığımız belirtileri gözetmek gerekir. Bir başka yol da açlık seviyenizi kendi kendinize ölçmektir. Yani açlık seviyenize 1-10 skalasında puan vermekten söz ediyoruz. Açlık seviyeniz 1-2 değil, 3-4 civarındaysa yemek yiyor olmanız gerekir. Çünkü bu, açsınız anlamına gelir. 5-6 skalasına geldiyseniz yemek yerken kendinizi durdurun. Çünkü bu açlık seviyesinde tok hissetmek için normalden çok daha fazla yemeniz gerektiğine inandırabilirsiniz kendinizi. Bu da size rahatsızlık verir.

Yeme haline ara verip açlık durumunuza tekrar dikkat kesilin ve tok hissedip hissetmediğinizi anlamaya çalışın. Tokluğu hissedebilmek için yemeği televizyon karşısında ya da bilgisayar kullanırken yemeyin. Çünkü başka bir yere odaklanmışken neyi ne kadar yediğinize dikkat etmeniz çok zordur.

Kendinizi yeme hırsı içinde hissediyorsanız yemeye başlamadan önce su içmeyi deneyin. Çünkü o açlık zannettiğiniz şey aslında susamış olmanızdan kaynaklanabilir.

Yavaş yemeye gayret edin. Unutmayın, midenizin beyninize “doydum” sinyalini iletmesi yaklaşık 20 dakikayı alır. Öğün sayısını artırarak sık yemek yeme alışkanlığı sizi gün boyu tok tutar. Tüm bunlara küçük porsiyonlar halinde yemeyi de eklerseniz açlık skalasında nerede olduğunuzu daha kesin bir şekilde izleyebilirsiniz.