Başbakan Erdoğan El Ezher Üniversitesi`nde Konuştu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye halkı Esad`a inanmıyor.
Halkını katleden bir lider, meşruiyetini kaybeder" dedi.
Mısır`daki temasları kapsamında Kahire`deki El Ezher Üniversitesi`nde bir konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Mısır; Hz. Musa`nın, Hz Yusuf`un ülkesi. Ummu`l dünya. Dünyanın anasıdır Mısır. Nil Nehrinin hayat verdiği bereketli topraklardır. Mısır; şair Ahmet Şevki`nin ve Mehmet Akif`in şiiri, Abdussamed`in sedası, Ümmü Gülsüm`ün sesidir. Mısır; İslam medeniyetinin kadim merkezlerindendir. Mısır; Türkiye`nin, Kahire İstanbul`un ebedi kardeşidir. Kur`an Mekke`de indi, Mısır`da okundu, İstanbul`dayazıldı. Değil mi ki yüzyıllar boyu bütün alimlerin, ariflerin, bilginlerin yolu illa ki Kahire`ye düştü. Gösterdiğiniz hüsnü kabulden teşekkürleri ifade ediyorum. Bölgemiz tarihi ve inkılabı bir değişim ve demokratik bir dönüşüm süreci yaşıyor. Mısır`da devletin önderliğinde kapsamlı bir yeniden doğuş yaşıyor. Yenilenme atılımı başlattığı önemli bir dönemden geçiyor. Böyle bir zamanda ülkenize gelip, tarihe birinci elden şahitlik etmenin tarifsiz sevinci içindeyiz. Bizim tarihimizde genç bir delikanlı, birkaranlık çağı kapattı, bir aydınlık çağı açtı. İstanbul`un fethine imza attı Fatih Sultan Mehmed Han. Çağ açıp çağ kapayan bir yerde o tür gençlerin ne olduğunu çok iyi biliriz. İşte Mısır`da da böyle bir gençlik var. Dolayısıyla Mısır`ın gençlerine, halkına selam olsun. Amerika`dan Afrika`ya tüm dünya adaletsiz sistemi sorgular hale geldi. Somali`nin hesabını kimse veremez. Kenya`nın hesabını veremezler. Bunların yaşam koşulları nedir, bunları sorgulamak herkesin görevidir. Bu sorgulamanın başlattığıdönüşüm demokrasi ve vicdan özlemi çeken tüm dünyada başladı. Tunus`ta başlayan, Tahrir`de dalga dalga yayılan, Trablus`tan Bahreyn`e tüm mazlumların umut ışığı oldu. Bu mesaj adaletin, hakkaniyetin mesajıdır. Halktan meşruiyet almayanlar, meşruiyet sahibi olamaz. Mısır`da gösteriler başladığında yaptığımız çağrının temelinde bu ahlaki temel vardır. Değişim karşısında direnmek yerine öncü olmak gerek" diye konuştu.
"Beklenen değişim, ancak demokratik taleplerin yerine getirilmesiyle sağlanacaktır. Halka dayalı bir iktidarla yeni bir milat oluşacaktır" diye devam eden Erdoğan, "Devrimden sonra Mısır`da yapılan anayasal halk oylamasında Mısır halkı, katılımcı demokrasiye ne kadar hazır olduğunu gösterdi. Mısır halkının demokratik değerlere verdiği önem, bütün halklara örnek olmuştur. Demokratik seçimlerden sonra Mısır daha güçlü olacaktır. Mısır halkının yönetimi şekillendirmesi çok önemlidir. Mısır güçlendikçe vedeğiştikçe ilişkilerimiz daha sağlam ilişkiler üzerinde güçlenecektir. İlişkilerimiz her alanda gelişecektir. Ticari hacmimiz 60 milyon dolardan 3 milyar dolara çıktı. Türk girişimcilerin yatırımları 1.5 milyar dolardır. Mısır`ın dış yatırıma ihtiyaç duyduğu bir dönemde Türkiye elinden geleni yapacaktır. Türkiye ile Mısır`ın müşterek bağları dikkat alındığında daha pek çok fırsat önümüzde duruyor. İki ülke toplam 150 milyon iş gücüne sahip. Toprak büyüklüğü 1 milyon 800 milyon kilometrekare. Ülkelerimizarasında sadece ticaret değil, siyasi, askeri, kültürel ve turizm alanlarında da önemli potansiyel var" ifadelerini kullandı
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad`ı eleştiren Başbakan Erdoğan, "Otokratik sistemlerin karşısındayız. Biz demokratik sistemlerin yanındayız. Suriye`de de ciddi olaylar oluyor. Halkına kurşun sıkan, tanklarla, toplarla şehirlere baskın yapan bir yönetimle kimse dost olmaz ve güvenmez. Suriye`nin her türlü reformu hızla yapmasını önerdik. Gereken her fırsatı sunduk. Gelinen aşamada sivil ölümler artarken, yapılması gereken reformların yapılmadığını görüyoruz. Buna inanmak mümkün değil. Suriye halkı Esad`ainanmıyor. Halkını katleden bir lider meşruiyetini kaybeder. Daha da ötesi insanlık vicdanında ebediyen mahkum olur. Kaba kuvvetle bu değişim sürecini bastırmak nafiledir. Bu Suriye`yle barış ve istikrar getirmez. Bunun bir an önce idrak edilmesi gerek.Hesaba çekilmeden evvel kendinizi hesaba çekin. Bu reçete bizi bütün felaketlerden koruyacak olan ebedi bir ölçü. Biz faniyiz Allah`a aitiz. Ona döneceğiz. Bu dünya Firavunlara kaldı mı, Nemrutlara kaldı mı. Musa bu toprakların insanı değil mi, bunu unutmayalım. Bu dünya bizden önce kimseye kalmadı. Bizden sonra da kalmayacak. Suriye bizim için herhangi bir ülke değildir. Aramızda 9 bin 910 kilometre var. Akrabalık var. Oranın ulusal birliği ve toprak bütünlüğü bizim için esastır. Zarar görmesine aslagönlümüz rıza göstermez. Kendi huzurumuz kadar önemsiyoruz. Mezhep çatışmasına doğru gidiyor. Aman uyanık olun, öyle bir bela geliyor. Geçmişte bu yapıldı" dedi.
"İsrail hukuk ve kural tanımıyor. Bütün tahammül sınırlarını aştı. Stratejik körlük içinde kendisine tanınan fırsatları heba etti" diye devam eden Erdoğan, "İsrail`e bu şekilde devam edemeyeceğini anlatmak gerek. 15 ay önce sivil konvoya uluslararası sularda gerçekleştirdikleri planlı silahlı saldırı sonucu 9 Türk vatandaşımız şehit oldu. Türkiye, İsrail`e şans tanıdı. Ödediği bedel Türkiye ile ilişkilerini kaybetmek oldu. İsrail resmen özür dileyerek masum kurbanların ailelerine tazminat ödemedikçe,Gazze`ye ablukayı kaldırmadıkça onlara karşı koyduğumuz tedbirler artacaktır" ifadelerini kaydetti.
Bu ay sona ermeden Filistin`i çok farklı bir statüde göreceklerini söyleyen Erdoğan, "Türkiye daima Filistin`in yanındadır. Gazzeli kardeşlerime sesleniyorum; bu seyahatimde sizi ziyaret etmek en büyük hasretimdi. Bulunduğumuz şu koşullar sebebiyle mümkün olmadı" diye konuştu. Erdoğan, Filistinliler`in aralarındaki sorunları çözmesi gerektiğine de vurgu yaptı.
Öte yandan Başbakan Erdoğan`ın, Mısır`da Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ile görüşmesi bekleniyor.
Kaynak: İHA
Mısır`daki temasları kapsamında Kahire`deki El Ezher Üniversitesi`nde bir konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Mısır; Hz. Musa`nın, Hz Yusuf`un ülkesi. Ummu`l dünya. Dünyanın anasıdır Mısır. Nil Nehrinin hayat verdiği bereketli topraklardır. Mısır; şair Ahmet Şevki`nin ve Mehmet Akif`in şiiri, Abdussamed`in sedası, Ümmü Gülsüm`ün sesidir. Mısır; İslam medeniyetinin kadim merkezlerindendir. Mısır; Türkiye`nin, Kahire İstanbul`un ebedi kardeşidir. Kur`an Mekke`de indi, Mısır`da okundu, İstanbul`dayazıldı. Değil mi ki yüzyıllar boyu bütün alimlerin, ariflerin, bilginlerin yolu illa ki Kahire`ye düştü. Gösterdiğiniz hüsnü kabulden teşekkürleri ifade ediyorum. Bölgemiz tarihi ve inkılabı bir değişim ve demokratik bir dönüşüm süreci yaşıyor. Mısır`da devletin önderliğinde kapsamlı bir yeniden doğuş yaşıyor. Yenilenme atılımı başlattığı önemli bir dönemden geçiyor. Böyle bir zamanda ülkenize gelip, tarihe birinci elden şahitlik etmenin tarifsiz sevinci içindeyiz. Bizim tarihimizde genç bir delikanlı, birkaranlık çağı kapattı, bir aydınlık çağı açtı. İstanbul`un fethine imza attı Fatih Sultan Mehmed Han. Çağ açıp çağ kapayan bir yerde o tür gençlerin ne olduğunu çok iyi biliriz. İşte Mısır`da da böyle bir gençlik var. Dolayısıyla Mısır`ın gençlerine, halkına selam olsun. Amerika`dan Afrika`ya tüm dünya adaletsiz sistemi sorgular hale geldi. Somali`nin hesabını kimse veremez. Kenya`nın hesabını veremezler. Bunların yaşam koşulları nedir, bunları sorgulamak herkesin görevidir. Bu sorgulamanın başlattığıdönüşüm demokrasi ve vicdan özlemi çeken tüm dünyada başladı. Tunus`ta başlayan, Tahrir`de dalga dalga yayılan, Trablus`tan Bahreyn`e tüm mazlumların umut ışığı oldu. Bu mesaj adaletin, hakkaniyetin mesajıdır. Halktan meşruiyet almayanlar, meşruiyet sahibi olamaz. Mısır`da gösteriler başladığında yaptığımız çağrının temelinde bu ahlaki temel vardır. Değişim karşısında direnmek yerine öncü olmak gerek" diye konuştu.
"Beklenen değişim, ancak demokratik taleplerin yerine getirilmesiyle sağlanacaktır. Halka dayalı bir iktidarla yeni bir milat oluşacaktır" diye devam eden Erdoğan, "Devrimden sonra Mısır`da yapılan anayasal halk oylamasında Mısır halkı, katılımcı demokrasiye ne kadar hazır olduğunu gösterdi. Mısır halkının demokratik değerlere verdiği önem, bütün halklara örnek olmuştur. Demokratik seçimlerden sonra Mısır daha güçlü olacaktır. Mısır halkının yönetimi şekillendirmesi çok önemlidir. Mısır güçlendikçe vedeğiştikçe ilişkilerimiz daha sağlam ilişkiler üzerinde güçlenecektir. İlişkilerimiz her alanda gelişecektir. Ticari hacmimiz 60 milyon dolardan 3 milyar dolara çıktı. Türk girişimcilerin yatırımları 1.5 milyar dolardır. Mısır`ın dış yatırıma ihtiyaç duyduğu bir dönemde Türkiye elinden geleni yapacaktır. Türkiye ile Mısır`ın müşterek bağları dikkat alındığında daha pek çok fırsat önümüzde duruyor. İki ülke toplam 150 milyon iş gücüne sahip. Toprak büyüklüğü 1 milyon 800 milyon kilometrekare. Ülkelerimizarasında sadece ticaret değil, siyasi, askeri, kültürel ve turizm alanlarında da önemli potansiyel var" ifadelerini kullandı
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad`ı eleştiren Başbakan Erdoğan, "Otokratik sistemlerin karşısındayız. Biz demokratik sistemlerin yanındayız. Suriye`de de ciddi olaylar oluyor. Halkına kurşun sıkan, tanklarla, toplarla şehirlere baskın yapan bir yönetimle kimse dost olmaz ve güvenmez. Suriye`nin her türlü reformu hızla yapmasını önerdik. Gereken her fırsatı sunduk. Gelinen aşamada sivil ölümler artarken, yapılması gereken reformların yapılmadığını görüyoruz. Buna inanmak mümkün değil. Suriye halkı Esad`ainanmıyor. Halkını katleden bir lider meşruiyetini kaybeder. Daha da ötesi insanlık vicdanında ebediyen mahkum olur. Kaba kuvvetle bu değişim sürecini bastırmak nafiledir. Bu Suriye`yle barış ve istikrar getirmez. Bunun bir an önce idrak edilmesi gerek.Hesaba çekilmeden evvel kendinizi hesaba çekin. Bu reçete bizi bütün felaketlerden koruyacak olan ebedi bir ölçü. Biz faniyiz Allah`a aitiz. Ona döneceğiz. Bu dünya Firavunlara kaldı mı, Nemrutlara kaldı mı. Musa bu toprakların insanı değil mi, bunu unutmayalım. Bu dünya bizden önce kimseye kalmadı. Bizden sonra da kalmayacak. Suriye bizim için herhangi bir ülke değildir. Aramızda 9 bin 910 kilometre var. Akrabalık var. Oranın ulusal birliği ve toprak bütünlüğü bizim için esastır. Zarar görmesine aslagönlümüz rıza göstermez. Kendi huzurumuz kadar önemsiyoruz. Mezhep çatışmasına doğru gidiyor. Aman uyanık olun, öyle bir bela geliyor. Geçmişte bu yapıldı" dedi.
"İsrail hukuk ve kural tanımıyor. Bütün tahammül sınırlarını aştı. Stratejik körlük içinde kendisine tanınan fırsatları heba etti" diye devam eden Erdoğan, "İsrail`e bu şekilde devam edemeyeceğini anlatmak gerek. 15 ay önce sivil konvoya uluslararası sularda gerçekleştirdikleri planlı silahlı saldırı sonucu 9 Türk vatandaşımız şehit oldu. Türkiye, İsrail`e şans tanıdı. Ödediği bedel Türkiye ile ilişkilerini kaybetmek oldu. İsrail resmen özür dileyerek masum kurbanların ailelerine tazminat ödemedikçe,Gazze`ye ablukayı kaldırmadıkça onlara karşı koyduğumuz tedbirler artacaktır" ifadelerini kaydetti.
Bu ay sona ermeden Filistin`i çok farklı bir statüde göreceklerini söyleyen Erdoğan, "Türkiye daima Filistin`in yanındadır. Gazzeli kardeşlerime sesleniyorum; bu seyahatimde sizi ziyaret etmek en büyük hasretimdi. Bulunduğumuz şu koşullar sebebiyle mümkün olmadı" diye konuştu. Erdoğan, Filistinliler`in aralarındaki sorunları çözmesi gerektiğine de vurgu yaptı.
Öte yandan Başbakan Erdoğan`ın, Mısır`da Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ile görüşmesi bekleniyor.