Arınç ve Yıldız, Akhisar'da Rüzgar Enerji Santrali Açılışına Katıldı
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Milletten aldığımızı son kuruşuna kadar milletimizin refahı, mutluluğu huzuru için harcayacağız.
Bu bizim görevimizdir'' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Manisa'nın Akhisar Rüzgar Enerji Santrali'nin (AKRES) açılışına katıldı. Açılış törenine Arınç ve Yıldız'ın yanı sıra TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz, Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, EPDK Başkanı Hasan Köktaş, AKRES Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, Nordex Enerji'nin Global Satış Direktörü Lars Bondo Krogsgaard, ilçe ve belde belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, sivil toplumkuruluşları ve bir çok vatandaş katıldı.
Türkiye'nin 2010 yılı büyüme hızında dünya üçünüsü, 2011'in ilk çeyreğinde ise dünya birincisi olduğunu ifade eden Arınç, ''Şüphesiz yüzde 11'lik büyüme hızı sürekli devam edecek değil. Etmemesi de lazım. Ama yüzde 6-7 lik bir büyüme hızının Türkiye için gerçek olduğunu düşünüyoruz ve bundan daha aşağıya düşmeyeceğine inanıyoruz'' diye konuştu. Türkiye'nin ihracat rakamlarının çok güzel olduğunu, global ekonomik krizin en etkin olduğu son 3 yılda 110 milyar dolarlık ortalama ihracat rakamınaulaşıldığını, şu anda ise 130-140 milyar dolara ulaşıldığını, işsizlik rakamlarının düştüğünü, enflasyonda iyi bir noktaya gelindiğini, büyümede, ihracatta iyi olunduğunu kaydeden Arınç şöyle konuştu: "Makro ekonomik göstergeler dendiği zaman, Türkiye'deki bu göstergelerin olumlu olduğunu söylemek herkes için toplu kanaat olacak. Şu anda Türkiye nerede, Yunanistan nerede. Fransa, İspanya, Portekiz nerede, Türkiye nerede. Biz çok şükür bu global ekonomik krizden en az zarar görmüş ve hatta bu riskleri fırsata çevirmiş bir ülkeyiz. Türkiye'de memur maaşları da, işçi maaşları da, emekli maaşları da gününde, hatta gününden önce ödeniyor. En yakınımızdaki Yunanistan'da maaşlar ödenemiyor. Bütün bunları altalta yazdığımız zaman bir mektup yazmış olursunuz. Ama bu yeterli değil. Bu mektubu çok güzel zarfın içine koyacaksınız, üzerine de Türkiye Cumhuriyeti hükümeti diye yazacaksınız. Bu başarının temelinde bu var. İyi bir ekonomik yönetim, iyi bir sosyal siyasal yönetim. Evet siyasi istikrar ekonomik istikrarı getirdi. İkisi siyam ikizleri gibi. Ayrılması mümkün değil. Türkiye'de siyasal istikrar olmasaydı bugünleri görmemiz mümkün değildi. Yaşı büyük olanlar bunu anlar diyeceğim ama yaşı küçük olanlar daanlar. 2000-2001'e baktığınız zaman bu sözümün ne anlama geldiğini göreceksiniz. Türkiye ekonomik krizlerden perişan olmuş durumdayken, eksi 9'luk büyüme hızlarından bugün artı 9'lara 10'lara çıkabildiyse bu işin bir sahibi var. Bu işin sahibi de hamdolsun Türkiye Cumhuriyeti hükümetidir. Türk halkı da buna gönülden inanıyor ki son seçimde iki seçmenden biri oyunu vererek 'Amenna ve sadakna' demiştir.'' "DEVLETİN DEĞİL, İNSANIN İŞİ" Arınç, ekonomik faaliyetlerin devletin değil, insanın işi olduğuna inandıklarını ifade etti. Arınç konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bir iki stratejik öneme haiz kurumun dışında her şey serbest piyasa koşulları içinde, girişimcilerimiz tarafından yapılacaktır. Devletin görevi onlara engel olmak değil, onların yolunu açmak, imkan hazırlamaktır. Türkiye büyüyecekse, gelişecekse, güçlenecekse enerjiye ihtiyacı var. Enerjiye ihtiyacı olan ülkede de Allah'ın verdiği bu güzel nimetleri kinetik enerjiye dönüştürmek mecburiyetindeyiz. Eskiden 'Su akar Türk bakar' sözü vardı. İmkanlarımız başını almış gidiyor, biz de karşıdan bakıyoruz. Çokzengin bir ülkeyiz. Biz hamdolsun 4 iklimi aynı anda yaşayan zengin bir ülkeyiz. Suyumuz, güneşimiz toprağımız, rüzgarımız var ve bunlardan mutlaka istifade etmeliyiz. Bu dönemde bunlardan istifade etmeyi aklımıza getirdik.'' Türkiye'nin enerjiye ihtiyacı olduğunu, bunun temin edilmesi gerektiğini dile getiren Arınç, Alaşehir'de açılan 2 jeotermal kuyusundan birisindeki sıcaklık derecesinin 287 olduğunu ve burayı 50 milyon liranın üstünde bedelle sattıklarını söyledi. "BU BİZİM GÖREVİMİZ" AK Parti hükümetinin yaptığı çalışmaları aktaran Arınç, ''Biz milletten aldığımız emaneti götürmeye çalışıyoruz. Hizmetkar bir hükümetiz. Başbakanımız ve bakanlarımız çok başarılı. 9-10 yıldır Türkiye'nin hizmetindeyiz. Bu yollar bu dönemde yapıldı. Bu okullar bu dönemde yapıldı. Bu sanayi bu dönemde gelişti. Yüzlerce gölet yaptık. Sulama kanalları inşa ettik. Hepsi ülkemiz için. Ülkemizin refahı, mutluluğu için. Bu bir kıskançlık değil. Daha çok yapacağız daha iyisini daha güzelini yapacağız. Millettenaldığımızı son kuruşuna kadar milletimizin refahı mutluluğu huzuru için harcayacağız. Bu bizim de görevimizdir'' dedi. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, büyüyen, gelişen ve değişen Türkiye'nin büyümeyen, gelişmeyen ve değişmeyen bir enerji sektörünün olamayacağını söyledi. Bakan Yıldız, Türkiye'nin büyümeye ve bu büyümeyi özel sektör eliyle yapmaya karar verdiğini, liberalleşen, serbestleşen ve daha çok yatırımı sadece özel sektör yatırımlarıyla gerçekleştiren bir yapı kurduğunu anlattı. AK Parti hükümetlerinden önce enerji yatırımlarının büyük çoğunluğunun kamu eliyle yapıldığını, adalet, sağlık, eğitimgibi konulara ayrılan payın azaldığını, şimdi kamuda tamamen küçülerek enerji konusundaki yatırımların özel sektör eliyle yaptırıldığını belirten Bakan Yıldız, bu sayede sağlık, eğitim, adalet gibi yatırımlara daha çok pay ayrıldığını ve bu alandaki yatırımların kamu eliyle yapıldığını söyledi. Yatırımın özel sektör eliyle yapılmasının son derece önemli olduğuna vurgu yapan Baka perişan olmuş durumdayken, n Yıldız, ''Büyüyen, gelişen ve değişen Türkiye'nin büyümeyen, gelişmeyen ve değişmeyen bir enerji sektörü olmaz'' dedi. Türkiye'nin büyüme rakamlarının son derece etkileyeci olduğunu, Türkiye'nin ortalama büyüme hızından enerji sektörünün daha da büyümesi gerektiğini ifade eden Bakan Yıldız şöyle konuştu: ''Bakın rüzgarda alım garantisi verdiğimiz fiyat vardı, 7.3 dolar sent. Yani buradaki üretilen elektrik herhangi bir tüketiciye şu veya bu vesileyle satılamıyorsa devlet bunu 10 yıl süreyle 7.3 dolar sentten almaya taahhüt verdi. 2005 yılından bu tarafa bir defa olsun devlet garantisinden yararlanmak isteyen yatırımcı çıkmadı. Hepsi ürettikleri elektriği özel sektör marifetiyle sattılar. Ben inanıyorum ki burası da ürettiği elektriği satacak. Zaten tüketen sanayicilerimiz bu ihtiyaçlarını buradankarşılamış olacaklar. Türkiye'de şu anda 800 direk dikildi. Bunların sayısı her geçen gün artıyor. 1600 megavat civarındaki kurulu güç Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yıldönümünde 20 bin megavatları bulacak. Bu hemen hemen 35 bin adet direk demektir. Türkiye'nin fiziki görünümü açısından da son derece bu etkili olacak.
Bakan Yıldız, vatandaşlara çağrıda bulunarak, "Biz gerek cari açıkla ilgili hususta gerekse yerli ve yenilebilir enerji konusunda önemli bir atılım yapıyoruz ve yapmaya devam ediyoruz. Bize sayın başbakanımızın talimatı bu. Geçen hafta bizim yalnızca Alaşehir bölgesinde yaklaşık 52 milyon dolarlık bir jeotermal alanımızı, kaynağımızı özel sektöre ihale yoluyla devrettik. Su, rüzgar, güneş, jeotormel gibi kaynakların önünü açmamız lazım. Eline tencere tavayı alanların, bir kısım manipülatif davrananlaraalet olmaması lazım. Benim iyi niyetli tencereyle yürüyen vatandaşım aslında gazla ilgili ithalatımızı zımmen de olsa destekliyor demektir. Bilinçli davranıp yerli kaynakları kullanalım.'' EPDK BAŞKANI KÖKTAŞ EPDK Başkanı Hasan Köktaş, Akres'in 165 milyon kilovatsaat elektrik üretimi yapacağını, artık Türkiye'nin her yerinde rüzgar enerji santrallerinin görüldüğünü kaydetti. Türkiye'nin rüzgar enerjisini sevdiğini, özellikle son 5 yılda ülkenin her yerinde rüzgar santrallerinin devreye alındığını kaydeden Köktaş,"Ülkemizde sadece yılbaşından bu güne kadar 15 adet rüzgar santrali işletmeye geçmiş bulunmaktadır. Ülke çapında rüzgar santrallerinin sayısı 72'ye ulaşmıştır. AKRES ile birlikte Türkiye'nin kurulurüzgar gücü 1600 megavatı tesislere yapılan yatırımlar da 1.6 milyar avroyu bulmuştur. Bugün Türkiye'nin her yerinde rüzgar türbinlerinin pervaneleri dönmektedir. Buradan elde edilen elektrik konutlarda sanayi tesislerinde ticarethanelerde kullanılmaktadır. Son bir kaç yılda esen rüzgar bile büyük bir bereketle işe aşa yatırıma ve katma değere dönüşmektedir'' dedi.
EPDK'ya 1 Kasım 2007 yılından bu yana 802 elektrik üretim lisansı başvurusunda bulunulduğu, bu konuda son aşamaya gelindiği bilgisini veren Köktaş, rüzgar enerjisi yatırımları konusunda tüm mevzuatın sektörün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tamamlandığını ifade etti. Türkiye'nin rüzgar yatırımlarının tamamlanması konusunda dünyadaki birçok ülkeye göre daha hızlı davrandığını dile getiren Köktaş, ''Artık top ö perişan olmuş durumdayken, zel sektörümüzdedir. Özel sektörü düşen sorumluluğu yerinegetirerek bu tesisleri tamamlaması bizlerin temel beklentisidir'' dedi. "ENERJİ İHTİYACI VAR" TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin enerjiye ihtiyacının giderek artacağını, 10 yıl içerisinde 100 milyar dolarlık bir enerji yatırımına ihtiyaç duyulduğunu söyledi. İş adamlarını enerji alanında yatırım yapmaya çağıran Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye güçlü bir ekonomiye sahip olacaksa, zengin bir ülke olacaksa kaliteli bir demokrasisi olmadan olmaz'' diye konuştu.
AKRES Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı da, Best-Karesi Enerji Topluluğu tarafından yaptırılan rüzgar enerjisi santralinin 200 dönüm üzerine 1 yıl içerisinde kurulduğunu, 18 kuleden oluştuğunu, her bir kulenin 1250 ton ağırlığında olduğunu söyledi. Yırcalı, 18 kulenin 100 bin konutluk elektrik üretimi gerçekleştireceğini kaydetti. Akres Rüzgar Santrali'nin türbin tedarikçisi ve kurulumcusu olan Nordex Enerji'nin Global Satış Direktörü Lars Bondo Krogsgaard, Best A.Ş tarafından hayata geçirilentesisleri Türkiye'de anahtar teslimi olarak yaptıkları için mutlu olduklarını belirtti.
Konuşmaların ardından Başbakan Yardımcısı Arınç, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, EPDK Başkanı Köktaş, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Akres Yönetim Kurulu Başkanı Yırcalı ve bazı protokol üyeleri butona basarak rüzgar pervanelerini döndürdü. Yırcalı, Arınç, Yıldız ve Hisarcıklıoğlu'na plaket takdim etti.
Kaynak: İHA
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Manisa'nın Akhisar Rüzgar Enerji Santrali'nin (AKRES) açılışına katıldı. Açılış törenine Arınç ve Yıldız'ın yanı sıra TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz, Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, EPDK Başkanı Hasan Köktaş, AKRES Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, Nordex Enerji'nin Global Satış Direktörü Lars Bondo Krogsgaard, ilçe ve belde belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, sivil toplumkuruluşları ve bir çok vatandaş katıldı.
Türkiye'nin 2010 yılı büyüme hızında dünya üçünüsü, 2011'in ilk çeyreğinde ise dünya birincisi olduğunu ifade eden Arınç, ''Şüphesiz yüzde 11'lik büyüme hızı sürekli devam edecek değil. Etmemesi de lazım. Ama yüzde 6-7 lik bir büyüme hızının Türkiye için gerçek olduğunu düşünüyoruz ve bundan daha aşağıya düşmeyeceğine inanıyoruz'' diye konuştu. Türkiye'nin ihracat rakamlarının çok güzel olduğunu, global ekonomik krizin en etkin olduğu son 3 yılda 110 milyar dolarlık ortalama ihracat rakamınaulaşıldığını, şu anda ise 130-140 milyar dolara ulaşıldığını, işsizlik rakamlarının düştüğünü, enflasyonda iyi bir noktaya gelindiğini, büyümede, ihracatta iyi olunduğunu kaydeden Arınç şöyle konuştu: "Makro ekonomik göstergeler dendiği zaman, Türkiye'deki bu göstergelerin olumlu olduğunu söylemek herkes için toplu kanaat olacak. Şu anda Türkiye nerede, Yunanistan nerede. Fransa, İspanya, Portekiz nerede, Türkiye nerede. Biz çok şükür bu global ekonomik krizden en az zarar görmüş ve hatta bu riskleri fırsata çevirmiş bir ülkeyiz. Türkiye'de memur maaşları da, işçi maaşları da, emekli maaşları da gününde, hatta gününden önce ödeniyor. En yakınımızdaki Yunanistan'da maaşlar ödenemiyor. Bütün bunları altalta yazdığımız zaman bir mektup yazmış olursunuz. Ama bu yeterli değil. Bu mektubu çok güzel zarfın içine koyacaksınız, üzerine de Türkiye Cumhuriyeti hükümeti diye yazacaksınız. Bu başarının temelinde bu var. İyi bir ekonomik yönetim, iyi bir sosyal siyasal yönetim. Evet siyasi istikrar ekonomik istikrarı getirdi. İkisi siyam ikizleri gibi. Ayrılması mümkün değil. Türkiye'de siyasal istikrar olmasaydı bugünleri görmemiz mümkün değildi. Yaşı büyük olanlar bunu anlar diyeceğim ama yaşı küçük olanlar daanlar. 2000-2001'e baktığınız zaman bu sözümün ne anlama geldiğini göreceksiniz. Türkiye ekonomik krizlerden perişan olmuş durumdayken, eksi 9'luk büyüme hızlarından bugün artı 9'lara 10'lara çıkabildiyse bu işin bir sahibi var. Bu işin sahibi de hamdolsun Türkiye Cumhuriyeti hükümetidir. Türk halkı da buna gönülden inanıyor ki son seçimde iki seçmenden biri oyunu vererek 'Amenna ve sadakna' demiştir.'' "DEVLETİN DEĞİL, İNSANIN İŞİ" Arınç, ekonomik faaliyetlerin devletin değil, insanın işi olduğuna inandıklarını ifade etti. Arınç konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bir iki stratejik öneme haiz kurumun dışında her şey serbest piyasa koşulları içinde, girişimcilerimiz tarafından yapılacaktır. Devletin görevi onlara engel olmak değil, onların yolunu açmak, imkan hazırlamaktır. Türkiye büyüyecekse, gelişecekse, güçlenecekse enerjiye ihtiyacı var. Enerjiye ihtiyacı olan ülkede de Allah'ın verdiği bu güzel nimetleri kinetik enerjiye dönüştürmek mecburiyetindeyiz. Eskiden 'Su akar Türk bakar' sözü vardı. İmkanlarımız başını almış gidiyor, biz de karşıdan bakıyoruz. Çokzengin bir ülkeyiz. Biz hamdolsun 4 iklimi aynı anda yaşayan zengin bir ülkeyiz. Suyumuz, güneşimiz toprağımız, rüzgarımız var ve bunlardan mutlaka istifade etmeliyiz. Bu dönemde bunlardan istifade etmeyi aklımıza getirdik.'' Türkiye'nin enerjiye ihtiyacı olduğunu, bunun temin edilmesi gerektiğini dile getiren Arınç, Alaşehir'de açılan 2 jeotermal kuyusundan birisindeki sıcaklık derecesinin 287 olduğunu ve burayı 50 milyon liranın üstünde bedelle sattıklarını söyledi. "BU BİZİM GÖREVİMİZ" AK Parti hükümetinin yaptığı çalışmaları aktaran Arınç, ''Biz milletten aldığımız emaneti götürmeye çalışıyoruz. Hizmetkar bir hükümetiz. Başbakanımız ve bakanlarımız çok başarılı. 9-10 yıldır Türkiye'nin hizmetindeyiz. Bu yollar bu dönemde yapıldı. Bu okullar bu dönemde yapıldı. Bu sanayi bu dönemde gelişti. Yüzlerce gölet yaptık. Sulama kanalları inşa ettik. Hepsi ülkemiz için. Ülkemizin refahı, mutluluğu için. Bu bir kıskançlık değil. Daha çok yapacağız daha iyisini daha güzelini yapacağız. Millettenaldığımızı son kuruşuna kadar milletimizin refahı mutluluğu huzuru için harcayacağız. Bu bizim de görevimizdir'' dedi. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, büyüyen, gelişen ve değişen Türkiye'nin büyümeyen, gelişmeyen ve değişmeyen bir enerji sektörünün olamayacağını söyledi. Bakan Yıldız, Türkiye'nin büyümeye ve bu büyümeyi özel sektör eliyle yapmaya karar verdiğini, liberalleşen, serbestleşen ve daha çok yatırımı sadece özel sektör yatırımlarıyla gerçekleştiren bir yapı kurduğunu anlattı. AK Parti hükümetlerinden önce enerji yatırımlarının büyük çoğunluğunun kamu eliyle yapıldığını, adalet, sağlık, eğitimgibi konulara ayrılan payın azaldığını, şimdi kamuda tamamen küçülerek enerji konusundaki yatırımların özel sektör eliyle yaptırıldığını belirten Bakan Yıldız, bu sayede sağlık, eğitim, adalet gibi yatırımlara daha çok pay ayrıldığını ve bu alandaki yatırımların kamu eliyle yapıldığını söyledi. Yatırımın özel sektör eliyle yapılmasının son derece önemli olduğuna vurgu yapan Baka perişan olmuş durumdayken, n Yıldız, ''Büyüyen, gelişen ve değişen Türkiye'nin büyümeyen, gelişmeyen ve değişmeyen bir enerji sektörü olmaz'' dedi. Türkiye'nin büyüme rakamlarının son derece etkileyeci olduğunu, Türkiye'nin ortalama büyüme hızından enerji sektörünün daha da büyümesi gerektiğini ifade eden Bakan Yıldız şöyle konuştu: ''Bakın rüzgarda alım garantisi verdiğimiz fiyat vardı, 7.3 dolar sent. Yani buradaki üretilen elektrik herhangi bir tüketiciye şu veya bu vesileyle satılamıyorsa devlet bunu 10 yıl süreyle 7.3 dolar sentten almaya taahhüt verdi. 2005 yılından bu tarafa bir defa olsun devlet garantisinden yararlanmak isteyen yatırımcı çıkmadı. Hepsi ürettikleri elektriği özel sektör marifetiyle sattılar. Ben inanıyorum ki burası da ürettiği elektriği satacak. Zaten tüketen sanayicilerimiz bu ihtiyaçlarını buradankarşılamış olacaklar. Türkiye'de şu anda 800 direk dikildi. Bunların sayısı her geçen gün artıyor. 1600 megavat civarındaki kurulu güç Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yıldönümünde 20 bin megavatları bulacak. Bu hemen hemen 35 bin adet direk demektir. Türkiye'nin fiziki görünümü açısından da son derece bu etkili olacak.
Bakan Yıldız, vatandaşlara çağrıda bulunarak, "Biz gerek cari açıkla ilgili hususta gerekse yerli ve yenilebilir enerji konusunda önemli bir atılım yapıyoruz ve yapmaya devam ediyoruz. Bize sayın başbakanımızın talimatı bu. Geçen hafta bizim yalnızca Alaşehir bölgesinde yaklaşık 52 milyon dolarlık bir jeotermal alanımızı, kaynağımızı özel sektöre ihale yoluyla devrettik. Su, rüzgar, güneş, jeotormel gibi kaynakların önünü açmamız lazım. Eline tencere tavayı alanların, bir kısım manipülatif davrananlaraalet olmaması lazım. Benim iyi niyetli tencereyle yürüyen vatandaşım aslında gazla ilgili ithalatımızı zımmen de olsa destekliyor demektir. Bilinçli davranıp yerli kaynakları kullanalım.'' EPDK BAŞKANI KÖKTAŞ EPDK Başkanı Hasan Köktaş, Akres'in 165 milyon kilovatsaat elektrik üretimi yapacağını, artık Türkiye'nin her yerinde rüzgar enerji santrallerinin görüldüğünü kaydetti. Türkiye'nin rüzgar enerjisini sevdiğini, özellikle son 5 yılda ülkenin her yerinde rüzgar santrallerinin devreye alındığını kaydeden Köktaş,"Ülkemizde sadece yılbaşından bu güne kadar 15 adet rüzgar santrali işletmeye geçmiş bulunmaktadır. Ülke çapında rüzgar santrallerinin sayısı 72'ye ulaşmıştır. AKRES ile birlikte Türkiye'nin kurulurüzgar gücü 1600 megavatı tesislere yapılan yatırımlar da 1.6 milyar avroyu bulmuştur. Bugün Türkiye'nin her yerinde rüzgar türbinlerinin pervaneleri dönmektedir. Buradan elde edilen elektrik konutlarda sanayi tesislerinde ticarethanelerde kullanılmaktadır. Son bir kaç yılda esen rüzgar bile büyük bir bereketle işe aşa yatırıma ve katma değere dönüşmektedir'' dedi.
EPDK'ya 1 Kasım 2007 yılından bu yana 802 elektrik üretim lisansı başvurusunda bulunulduğu, bu konuda son aşamaya gelindiği bilgisini veren Köktaş, rüzgar enerjisi yatırımları konusunda tüm mevzuatın sektörün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tamamlandığını ifade etti. Türkiye'nin rüzgar yatırımlarının tamamlanması konusunda dünyadaki birçok ülkeye göre daha hızlı davrandığını dile getiren Köktaş, ''Artık top ö perişan olmuş durumdayken, zel sektörümüzdedir. Özel sektörü düşen sorumluluğu yerinegetirerek bu tesisleri tamamlaması bizlerin temel beklentisidir'' dedi. "ENERJİ İHTİYACI VAR" TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin enerjiye ihtiyacının giderek artacağını, 10 yıl içerisinde 100 milyar dolarlık bir enerji yatırımına ihtiyaç duyulduğunu söyledi. İş adamlarını enerji alanında yatırım yapmaya çağıran Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye güçlü bir ekonomiye sahip olacaksa, zengin bir ülke olacaksa kaliteli bir demokrasisi olmadan olmaz'' diye konuştu.
AKRES Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı da, Best-Karesi Enerji Topluluğu tarafından yaptırılan rüzgar enerjisi santralinin 200 dönüm üzerine 1 yıl içerisinde kurulduğunu, 18 kuleden oluştuğunu, her bir kulenin 1250 ton ağırlığında olduğunu söyledi. Yırcalı, 18 kulenin 100 bin konutluk elektrik üretimi gerçekleştireceğini kaydetti. Akres Rüzgar Santrali'nin türbin tedarikçisi ve kurulumcusu olan Nordex Enerji'nin Global Satış Direktörü Lars Bondo Krogsgaard, Best A.Ş tarafından hayata geçirilentesisleri Türkiye'de anahtar teslimi olarak yaptıkları için mutlu olduklarını belirtti.
Konuşmaların ardından Başbakan Yardımcısı Arınç, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, EPDK Başkanı Köktaş, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Akres Yönetim Kurulu Başkanı Yırcalı ve bazı protokol üyeleri butona basarak rüzgar pervanelerini döndürdü. Yırcalı, Arınç, Yıldız ve Hisarcıklıoğlu'na plaket takdim etti.