Türkiye yaptırımlara başlıyor
Ankara, Esad'a karşı ikinci aşamaya geçiyor. MGK'da görüşülecek yol haritasında izolasyon, yaptırım ve uluslararası müdahale ele alınacak.
Ankara'nın "Derhal dur" ikazlarına uymayan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın kanlı operasyonlarına devam etmesi üzerine Türkiye, artık Şam yönetimine tepkisini göstermek için ikinci aşamaya geçiyor. Ankara'nın belirlediği yol haritası yarın düzenlenecek Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) ele alınacak. MGK'ya Şam Büyükelçisi Ömer Önhon da katılacak. Asker ve siviller, Suriye'ye yönelik iç ve dış güvenlik konusunda Türkiye'nin bundan sonraki yol haritasına nihai şeklini verecek. Ardından da izolasyon, yaptırım ve operasyonların yer aldığı üç aşamalı planın safhaları ele alınacak.
İLK ADIM: Esad yönetiminin uluslararası toplumdan izolasyonu için düğmeye basılacak. İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Ligi, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler'in alacağı kararlarla siyasi arenada dışlanacak. Türkiye'nin Şam Büyükelçisini çekmesi, elçiliği kapatması, Başkonsolosluğun kapatılması opsiyonlar arasında. Ancak bunların zamanlamasına Esad'ın atacağı adımlar yön verecek.
İKİNCİ ADIM: Türkiye, BM kararına paralel olarak ekonomik yaptırımları uygulayacak. BM kararlarının uygulanmasında Suriye halkının mahrum edilmemesini isteyen Ankara'nın atabileceği bazı ikili adımlar ise şöyle:
Türkiye, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'ni askıya alabilir.
Vizesiz geçişler askıya alınabilir ancak Türkiye, Esad rejiminden kaçanlara karşı kapılarını açık tutmakta kararlı.
Tren, uçak seferleri azaltılabilir.
Esad ailesinin Türkiye'deki mal varlıklarının dondurulması
TBMM Türkiye-Suriye Dostluk grubunun devre dışı kalması
ÜÇÜNCÜ ADIM: Uluslararası toplumun müdahale kararı alması ihtimali çok düşük de olsa, Ankara bu olasılığı da değerlendirecek.
KAYGI, AZAR AZAR ÖLDÜRMESİ
Ankara, Esad'ın, babası Hafız Esad'ın 1982'de yaptığı gibi binlerce insanı aynı anda öldürmesini beklemiyor. Bu da Esad'a yönelik yaptırımların an be an arttırılmasını gerektiriyor. Suriye'de bir iç savaşın çıkması ve Esad'ın direnmesi halinde Türkiye yeni kamplar hazırlayacak.
KAN SIÇRARSA
Ankara'nın en büyük kaygılarından biri de Suriye'de çıkacak olası bir iç savaşın, Lübnan'da zorlukla kurulan hükümeti de etkilemesi ve Hizbullah'ın burada kontrolü ele alması. Suriye'deki karışıklığın Irak'a da yansıması bekleniyor. Irak'ta uzun süredir etnik ve dini çatışmadan endişe eden Türkiye, başta Suriye Kürtlerinin tutumunu yakından izliyor.
5 BİN FİLİSTİNLİ LAZKİYE'Yİ TERK ETTİ
Suriye'de muhalif hareketin 5 ay önce başlamasından bu yana Devlet Başkanı Beşar Esad birliklerinin ilk kez savaş gemileri kullandığı Lazkiye'de bilanço giderek ağırlaşıyor. Dört gündür iki savaş gemisi ve tanklarla ateş açılan kentte ölenlerin sayısı 35'e yükseldi. Birleşmiş Milletler'in Filistinli mültecilere yardım kuruluşunun sözcüsü, bombardımana maruz kalan Ramel kampından 5 bin Filistinli mültecinin kaçmak zorunda kaldığını belirtti. Sözcü, "10 bin Filistinli mültecinin kaldığı kamptan ayrılanların nereye sığındıklarını bilmiyoruz" dedi. El Cezireye konuşan kent sakinlerinden İsmail ise "Cesetler kentin ana meydanına toplanıyor" dedi. Bir başka görgü tanığı da "Sivil kıyafetli askerler kentte Esad lehine tezahüratlar atıyor. Tutuklanan binlerce kişi de Şehir Stadyumu'nda tutuluyor" diye konuştu. Londra Merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Grubu, Esad rejiminin muhalifleri susturmak için nasıl bir yol izlediğini rapor haline getirdi. Rapora göre, Esad'a bağlı birlikler muhalifleri aileleri ile birlikte cezalandırıyor.
TÜRKİYE SÖYLERSE GÖRMEZDEN GELEMEZ
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, ABD'nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın gitmesi gerektiğini söylemesi halinde, bunun tek başına etkili olmayacağını dile getirerek, "Eğer bunu Türkiye söylerse, Kral Abdullah söylerse, diğer insanlar söylerse, Esad rejimi bunu görmezden gelemez" dedi. Clinton, Savunma Bakanı Leon Panetta ile birlikte Ulusal Savunma Üniversitesi'nde katıldığı panelde Suriye konusundaki soruya yanıt verirken, Türkiye'nin, Esad rejimi üzerindeki etkisini kullanmaya yoğun biçimde çalıştığını ve bunun da kayda değer olduğunu söyledi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarını hatırlatan Clinton, bir soru üzerine "ABD'nin Esad'ın gitmesi gerektiğini söylemesi halinde, bunun tek başına çok etkili olmayacağını" dile getirerek, "Bildiğiniz gibi geçmişten gelen problemler nedeniyle Suriye ile bizim çok ilişkimiz yok" dedi.
İLK ADIM: Esad yönetiminin uluslararası toplumdan izolasyonu için düğmeye basılacak. İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Ligi, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler'in alacağı kararlarla siyasi arenada dışlanacak. Türkiye'nin Şam Büyükelçisini çekmesi, elçiliği kapatması, Başkonsolosluğun kapatılması opsiyonlar arasında. Ancak bunların zamanlamasına Esad'ın atacağı adımlar yön verecek.
İKİNCİ ADIM: Türkiye, BM kararına paralel olarak ekonomik yaptırımları uygulayacak. BM kararlarının uygulanmasında Suriye halkının mahrum edilmemesini isteyen Ankara'nın atabileceği bazı ikili adımlar ise şöyle:
Türkiye, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'ni askıya alabilir.
Vizesiz geçişler askıya alınabilir ancak Türkiye, Esad rejiminden kaçanlara karşı kapılarını açık tutmakta kararlı.
Tren, uçak seferleri azaltılabilir.
Esad ailesinin Türkiye'deki mal varlıklarının dondurulması
TBMM Türkiye-Suriye Dostluk grubunun devre dışı kalması
ÜÇÜNCÜ ADIM: Uluslararası toplumun müdahale kararı alması ihtimali çok düşük de olsa, Ankara bu olasılığı da değerlendirecek.
KAYGI, AZAR AZAR ÖLDÜRMESİ
Ankara, Esad'ın, babası Hafız Esad'ın 1982'de yaptığı gibi binlerce insanı aynı anda öldürmesini beklemiyor. Bu da Esad'a yönelik yaptırımların an be an arttırılmasını gerektiriyor. Suriye'de bir iç savaşın çıkması ve Esad'ın direnmesi halinde Türkiye yeni kamplar hazırlayacak.
KAN SIÇRARSA
Ankara'nın en büyük kaygılarından biri de Suriye'de çıkacak olası bir iç savaşın, Lübnan'da zorlukla kurulan hükümeti de etkilemesi ve Hizbullah'ın burada kontrolü ele alması. Suriye'deki karışıklığın Irak'a da yansıması bekleniyor. Irak'ta uzun süredir etnik ve dini çatışmadan endişe eden Türkiye, başta Suriye Kürtlerinin tutumunu yakından izliyor.
5 BİN FİLİSTİNLİ LAZKİYE'Yİ TERK ETTİ
Suriye'de muhalif hareketin 5 ay önce başlamasından bu yana Devlet Başkanı Beşar Esad birliklerinin ilk kez savaş gemileri kullandığı Lazkiye'de bilanço giderek ağırlaşıyor. Dört gündür iki savaş gemisi ve tanklarla ateş açılan kentte ölenlerin sayısı 35'e yükseldi. Birleşmiş Milletler'in Filistinli mültecilere yardım kuruluşunun sözcüsü, bombardımana maruz kalan Ramel kampından 5 bin Filistinli mültecinin kaçmak zorunda kaldığını belirtti. Sözcü, "10 bin Filistinli mültecinin kaldığı kamptan ayrılanların nereye sığındıklarını bilmiyoruz" dedi. El Cezireye konuşan kent sakinlerinden İsmail ise "Cesetler kentin ana meydanına toplanıyor" dedi. Bir başka görgü tanığı da "Sivil kıyafetli askerler kentte Esad lehine tezahüratlar atıyor. Tutuklanan binlerce kişi de Şehir Stadyumu'nda tutuluyor" diye konuştu. Londra Merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Grubu, Esad rejiminin muhalifleri susturmak için nasıl bir yol izlediğini rapor haline getirdi. Rapora göre, Esad'a bağlı birlikler muhalifleri aileleri ile birlikte cezalandırıyor.
TÜRKİYE SÖYLERSE GÖRMEZDEN GELEMEZ
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, ABD'nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın gitmesi gerektiğini söylemesi halinde, bunun tek başına etkili olmayacağını dile getirerek, "Eğer bunu Türkiye söylerse, Kral Abdullah söylerse, diğer insanlar söylerse, Esad rejimi bunu görmezden gelemez" dedi. Clinton, Savunma Bakanı Leon Panetta ile birlikte Ulusal Savunma Üniversitesi'nde katıldığı panelde Suriye konusundaki soruya yanıt verirken, Türkiye'nin, Esad rejimi üzerindeki etkisini kullanmaya yoğun biçimde çalıştığını ve bunun da kayda değer olduğunu söyledi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarını hatırlatan Clinton, bir soru üzerine "ABD'nin Esad'ın gitmesi gerektiğini söylemesi halinde, bunun tek başına çok etkili olmayacağını" dile getirerek, "Bildiğiniz gibi geçmişten gelen problemler nedeniyle Suriye ile bizim çok ilişkimiz yok" dedi.