Dtk`dan Süreç Değerlendirmesi

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) adına açıklama yapan BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, yaşanan siyasal süreç ve gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Dtk`dan Süreç Değerlendirmesi
DTK, son dönemde gelişen siyasi olaylar ve gündem ile ilgili soruları yanıtlamak üzere bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına BDP grubu adına Batman Milletvekili Ayla Akat Ata katılırken, açıklamayı da kendisi yaptı. Çok sayıda STK temsilcisinin katıldığı basın toplantısında açıklama yapan Ayla Akat Ata, DTK Koordinasyon Kurulu; Siyasal süreç, Demokratik Özerklik İnşa Çalışmaları, Ulusal Konferans Çalışmaları, Kürt Sorununa Demokratik Çözüm ve Öcalan`a Özgürlük İnisiyatifi gündemleriyle düntoplantı yaptığını ve aşağıdaki kararları aldıklarını belirterek, "Bilindiği üzere gerek İmralı Cezaevi`nde bulunan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile gerekse de Kürt Halkı`nın legal siyasal temsilcileriyle Kürt Sorunu`nun Demokratik Çözümü ekseninde bir buçuk yılı aşkın süredir devam eden görüşmeler 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri sonrasında askıya alınmış, çözümsüzlük politikası devreye sokulmuştur. Öcalan`ın Kürt Sorunu`nun barışçıl ve demokratik yollarla çözümü konusunda sergilediği çaba ve arayışlarkamuoyu tarafından bilinmektedir. 1999 yılından bu yana Sayın Öcalan tarafından yoğunlaştırılan barış ve demokratik çözüm çabaları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`ne sunulan savunmaların bir parçası olarak kaleme alınan, yol haritasıyla önemli bir boyut kazanmasına rağmen AK Parti Hükümeti`nin buna karşı tutumu yol haritasını engelleme olmuştur. DTK, BDP, sivil toplum örgütleri ve sorunun demokratik yöntemlerle çözümünden yana olan çevrelerin demokratik çözüme şans tanıma talepleri üzerine Öcalan`ıneylemsizlik çağrısına PKK olumlu yanıt vermiş ve 12 Eylül 2010 yılında gerçekleştirilen Referandum öncesinden günümüze dek tek taraflı eylemsizlik hali devam etmiştir. Bu süre zarfında Abdullah Öcalan ve devlet yetkilileri arasında gerçekleşen görüşmeler, tartışılan üç protokol sonrasında Barış Konseyi ve Demokratik Anayasa Konseyi`nin kurulması noktasına kadar varmıştır" dedi.

"Demokratik Özerkliğin doğru anlatılması kadar inşası da önümüzde duran temel demokratik görevdir" diyen Ayla Akat Ata, "Bu amaçla Daimi Meclis bünyesinde yürütülen tartışmalar sonucunda belli kararlaşmalar yaşanmıştır. Koordinasyon Kurulu olarak daimi meclisin yürüttüğü tartışmalar temelinde açığa çıkan altı aylık çalışma programı şöyle oluşturulmuştur. Demokratik Özerklik statüsünün içeriğinin doldurulması ve yeni anayasada yer alma şeklinin tanımlanması amacıyla başta halkımızla olmak üzere ilgili tümkesimler, akademisyenler ve siyasi çevrelerle toplantıların düzenlenmesi, bu toplantıların bir konferansla sonuçlandırılarak hazırlanan metnin DTK Genel Kurulu`na sunulması, kolektif bir hak olarak kullanılması engellenen ve asimilasyon politikaları ile yok edilmeye çalışılan Kürtçe`nin halkımız tarafından yaşamın her alanında, devlet kurumları da dahil olmak üzere yaygın bir şekilde kullanılması, halkın kendi öz gücüne dayanak oluşturacağı eğitim merkezlerinde anadilde eğitim ve öğretimin sağlanması, ÇocukEğitim Merkezleri kurularak bu merkezlerde anadilde eğitim çalışmalarının yürütülmesi, ücretsiz ve anadilde sağlık hizmetinin sağlanabilmesi için olanakların yaratılarak Halk Sağlığı Merkezleri`nin kurulması, Demokratik Özerklik`te izlenecek ekonomi politiğin belirlenmesi amacıyla bir ekonomi ve istihdam konferansının düzenlenmesi, kooperatifçiliğin geliştirilmesi amacıyla kırsal alanlarda belirlenen pilot merkezlerde çalışmaların yürütülmesi. Spor faaliyetlerinin özüne uygun, halkın sağlık ve kültürelgelişimine hizmet edecek şekilde yeniden düzenlenmesi, geleneksel oyunların araştırılarak bilinir ve uygulanır kılınması, demokratik özerklik bünyesinde spor liglerinin kurulması, devlet tarafından geliştirilen ve açlıkla terbiye etme politikasına dönüştürülen yoksullukla; mücadele edilmesi, bu amaçla politikalar geliştirilmesi, dayanışma kültürünü yaygınlaştıracak mücadele merkezlerinin kurulması, Gerek enerji, gerek sulama, gerekse de güvenlik amaçlı yapılan ve doğal yaşam alanlarını yok eden, çoğuzaman tarihi ve kültürel dokuyu da zarar veren HES`lerin yapımına karşı halkın b österilerde 3 bin`e yakın gözaltı, bin`e yakın tutuklama, ilinçlendirilerek mücadele edilmesi, Kürt Ulusal Konferansı çalışmalarının hızlandırılması, bu amaçla 10-11 Eylül 2011 tarihlerinde Diyarbakır`da Konferans Hazırlık Toplantısı`nın yapılması, Kürt Sorununa Demokratik Çözüm ve Öcalan`a Özgürlük İnisiyatif`inin kurularak çalışmalarına başlanması kararları alınmıştır" diye konuştu

"SİYASİ VE ASKERİ OPERASYONLARLA BU SORUNU ÇÖZMEK MÜMKÜN DEĞİL" Milletvekili Ayla Akat Ata yaptığı açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Son günlerde yaşananlar, Başbakanın açıklamalarından sonra BDP ve DTK bu sürecin dışına mı itildi?" sorusuna Ata, "Şunu ifade etmek gerekir. Süreci sadece savaş diliyle, siyasi iktidarın güç ve nimetlerinden yararlanarak, muhalefetin dışarıda bırakılması, Kürt sorununu çözmek mümkün değildir. Halkımızın en üst organı olan DTK ve BDP`nin sürecin dışına bırakılarak, tehdit ederek, bu sorunu çözmek ve başarıyaulaşmak mümkün değil. Sınır dışında veya sınır içerisinde gerçekleştirilen siyasi ve askeri operasyonlarla bu sorunu çözmek mümkün değildir. Yeni bir süreci eski yöntemlerle başlatmak, siyasi iktidarın gafletidir. Süreç ne yazık ki iyimser olmayı gerektirecek bir süreç değildir. Bu coğrafyada yaşanan zulüm, bugün itibariyle yazılmaya, çizilmeye ve dillendirilmeye başlanmıştır. Hem Diyarbakır Cezaevi`nde yaşananları, hem de köy yakmaları, kayıpları, faili meak statüsünün içeriğinin doldurulması ve yenianaçhullerin, işkencelerin süreci ne hale getirdiği ortadadır. Çağrımız Türkiye halkınadır, eşit ve özgürlükten yana olan herkesedir. Başbakan ve Cumhurbaşkanı`nadır. Özerklik projemizi Dünya`ya, Türkiye`ye ilan edeceğiz. 1 Eylül`de Diyarbakır`da miting yapacağız, kimin varsa bir projesi paylaşabilir" diye cevap verdi.
Kaynak: İHA